Kadın ve Feminzm
Dünyada ve Türkiye 'de Feminizm(Feminizm' in Tarihçesi)
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki Feministik düşünceyle tanışmam Üniversite yıllarıma dayanır. "Kadın ne değildir? "in tanımını bana öğreten yine kadınlar olmuştur. Fakat gördüğüm kadarıyla kadının ve kadın haklarının tüm dünyada geri plana atılmasının en büyük
Sadece bugün içindeki çocuğu mutlu et.
"İçindeki çocuk hiç ölmez
Çocuk hep oradadır
Deneyimlerle sarmalanır
Ergenlikle sarmalanır
Sonra gençlik
Sonra orta yaş ve yaşlılık ama çocuk hep oradadır..."
Günter Grass, 79 yaşında yazdığı bu otobiyografik romanı ile şimşekleri üzerine çekmişti. O yaşına kadar aktif politikada Sosyal Demokrat görüşleri ile yer almış hayranlık verici “Teneke Trampet”in yazarı Grass’ın, 17 yaşında bir Nazi topçusu olarak 2. Dünya Savaşı’na katıldığı ve savaş sonunda Amerikalıların yönetimindeki esir kampında bir
" Gençlik ve güzelliklerine çok güvenerek ve bunun ebedi olacağı yanılgısıyla başka yönlerini geliştirmek için bir çaba göstermemiş kişiler orta yaş bunalımından en çok nasibini alanlar oluyor."
" Gençlik ve güzelliğin arzu edilebilir olmakla eş değer tutulduğu günümüzde, erkekler orta yaş döneminde 'olgunlaşıyorlar', kadınlar ise 'yaşlanıyorlar.' "
Anıkolik (Confessions of a Memory Eater) / (Bir Anı Yiyicinin İtirafları)
Dikkat, sürpriz bozan (Spoiler) içerir.
Kitap ile ilgili incelemeye başlamadan önce yazarımızdan biraz bahsetmek isterim:
Pagan Kennedy 7 Eylül 1962 A.B.D. doğumlu. 2012/2013 yıllarında New York Times Magazin’ de köşe yazarlığı yapıyor. Fanzin dünyasının iyi tanınan çağımızın Çehov’ u olarak adlandırılan yazar. Pagan ismi ile Şamanizme bağlanıp oradan Türklüğe atıfta bulunabileceğime dair internette kısa bir araştırma yapsam da bir sonuç elde edemediğimi belirtmek isterim.
Kitapta orta yaş krizinde olan baş karakterimiz Win Duncan’ ın yaşadıkları anlatılıyor. 40 yaşına geldiğinde rutin giden bir hayatı eski bir arkadaşından gelen bir telefon ile değişiyor. Yeni bir ilaç bulunmuştur ve bu ilaç sayesinde geçmişteki anılarımızın olduğu ana gidip, yeniden bu zamanı yaşayabiliyorsunuz.
Bu bağlamda geçmişte olan tutkularımızın, enerjimizin 40’ lı yaşlarına gelindiğinde ne durumda olduğunu sorguluyorsunuz. Çoğumuz bir rutin içine girip ömrümüzü tüketiyoruz, işte bu kitapta genç yaşlarımızdaki ideallerimizi, hedeflerimizi yeniden düşünmemize sebep oluyor. En azından bende bunları uyandırdı, çok akıcı ilerleyen bir kitap oldu benim için. Özellikle ilk gençlik evresini bitirmiş orta yaşlılık dönemlerine giren arkadaşlara tavsiye edebileceğim bir kitap.