Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Çok yükseleceksin, yumurcak. Adının Jose olması boşuna değil. Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak.” Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım. “Anlayamazsın,” dedi. “Hazreti Yusuf’un Mısır’daki Hikâyesi bu. Büyüdüğünde anlatırım.”
Küçük atımı aldım ve yeniden Edmundo Dayımın boynuna atıldım. O ara çenemi tuttu, titrek bir sesle şöyle dedi: "Çok yükseleceksin, yumurcak. Adının José olması boşuna değil. Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak." Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım. "Anlayamazsın," dedi. "Hazreti Yusuf'un Mısır'daki Hikâyesi bu. Büyüdüğünde anlatırım." Hikâyelere bayılıyordum. Ne kadar karışık olursa o kadar seviyordum anlatılan hikâyeyi. Küçük atımı uzun süre okşadım, sonra başımı Edmundo Dayıma çevirip sordum: "Sizce, gelecek hafta büyümüş olur muyum?.."
Sayfa 23 - Can, 2001Kitabı okudu
Reklam
Pauline Harmange Erkeklerden Nefret Ediyorum
Ben erkek düşmanlığında bir çıkış yolu görüyorum. Dikenlerle kaplı patikanın dışında bir varoluş biçimi, her nefes alıp verişimizde HAYIR demenin bir yolu. Toplumsal bir grup ve çoğunlukla da bireyler olarak erkeklerden nefret etmek bana neşe veriyor. Üstelik sadece kedili ve kafadan kontak bir cadı olduğum için değil. Hepimiz erkek düşmanı olsaydık ne kadar büyük bir güzel bir şamata çıkardı. Belki başta biraz sancılı olurdu ama erkeklere gerçekten de ihtiyacımız olmadığını anlardık Beklenmedik bir güç boşanabilirdi zincirlerimizden: Erkeklerin beklentilerinden ve onların gözündeki yerimizden çok daha yukarılara doğru süzülürken kendimizi göstermenin, kanıtlamanın gücü.
OKUMANIN VE OKUYABİLMENİN BELLİ BİR YAŞI YOKTUR.
“İşte küçük atın. Şimdi görelim bakalım,” dedi Edmundo Dayı. Gazeteyi açtı ve bana bir ilaç reklamındaki cümleyi gösterdi. “Bu ilaç, bütün eczanelerde ve ecza depolarında bulunur,” diye okudum.
5 yaşında olmak ve okuyor olabilmek hemde okumayı öğrenmemişken! Büyük bir yetenek ve mücize.Kitabı okuyor
bir yusuf olmak...
“Çok yükseleceksin, yumurcak. Adının Jose olması boşuna değil. Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak.” Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım. “Anlayamazsın,” dedi. “Hazreti Yusuf’un Mısır’daki Hikâyesi bu. Büyüdüğünde anlatırım.”
Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım.
Reklam
“Çok yükseleceksin, yumurcak. Adının Jose olması boşuna değil. Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak.” Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım. “Anlayamazsın,” dedi. “Hazreti Yusuf’un Mısır’daki Hikâyesi bu. Büyüdüğünde anlatırım.”
Sorunlu bir çocuk muyum? Eh, öyle diyebilirsiniz. Bunu kanıtlamak için şu kısacık, sefil yaşamımdaki herhangi bir anı anlatabilirim. Ama işler esas geçen Mayıs ayında, altıncı sınıflar için Manhattan’a bir araştırma gezisi düzenlediklerinde, gerçekten kötü gitmeye başladı. Her biri kafadan kontak, yirmi sekiz tane çocuk ve iki öğretmen sarı renkli okul otobüsümüze atlamış, antik Yunan ve Roma şeylerine bakmak için Metropolitan Sanat Müzesi’ne gitmiştik.
Her şey bu cıva yüzünden başladı zaten. Irmaklarda, göllerde, derelerde cıva oranını ölçerken başladı sanrı görmelerim. Oranlar her yerde çok yüksekti, balıklar ölüyordu, çocuklarda sedefimsi hastalıklar görülüyordu. Hükümet ise bu olayların hiçbir şeyle ilintili olmadığını savunuyordu. Tek başıma bir kampanya başlattım. Hani gazetelerde okursunuz ya, kadının biraz kafadan kontak ama zararsız olduğu ifade edilir. Nasıl olsa işin ucunu bırakacağınızı, yaşlanacağınızı, bıkıp usanacağınızı düşünürler. İşin ucunu bırakmadım. Bütün bunların bana olan bedeli yüksekti. Sık sık bunalıma giriyor, ödediğim bedelin çok fazla olduğunu düşünüyordum. İşin kötü yanı şu: çoğunluk edilgen ve bananeci oldu mu, benim gibi sıradan kişiler dertlerini anlatabilmek için çok ileri gitmek, hayatlarını kaydırmak, alay konusu olmak zorunda kalıyorlar. Evimde, kendi eşyalarımın arasında oturacağıma, su kirliliği taşıyan bir ırmağın kıyısında kamp kurmayı yeğlediğime mi inanıyorlardı gerçekten? İnsanlar her şeye inanır. Galiba doğru olandan başka her şeye.
Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım.
Reklam
Harry ve Ron bir ağızdan, "Hadi canım!" dediler ama, Hermione omuz silkmekle yetindi. "Siz bilirsiniz. Ama ben bazen Ron'un annesinin haklı olduğunu düşünüyorum. Sirius gerçekten de seni babanla karıştırıyor, Harry." Harry ateşli ateşli, "Yani kafadan kontak mı demek istiyorsun?" diye sordu. "Hayır, " dedi Hermione sakin sakin. "Sadece uzun süre yapayalnız kaldığını düşünüyorum."
"Çok yükseleceksin ,yumurcak.Adının Jose olması boşuna değil.Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak." Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım.
Sayfa 22
Sen bir güneş olacaksın ve yıldızlar çevrende parlayacak.” Onun gerçekten kafadan kontak olduğunu düşünerek, yüzüne anlamadan baktım. “Anlayamazsın,” dedi. “Hazreti Yusuf’un Mısır’daki Hikâyesi bu.
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.