Felsefe, başlangıçtaki kaostan düzen üretmektir;
bu yüzden, felsefe kağıda dökülürken, felsefe yapan
kişinin duyduğu, önce huzursuz bir dengesizlik duygusu
sonra belirsiz bir tamamlanmamışlık duygusudur.
Yaşamın ne denli yük olduğunu biliyorsun; bileceksin
- bu yükü omuzlarından atmadığına, atamadığına,
ya da atmak istemediğine, isteyemediğine göre de,
onu taşımalısın, taşımak zorundasın, taşıyacaksın-
ki, zaten, işte, taşıyorsun…
Varoluşunun sorumluluğunu üst sistemlerin egemenliğine terk etmiş çağdaş insan, kişisel trajedilerin yaşanamamasının yüzeyselliğinden kaynaklanan kolektif bir trajedinin parçası olabilir yalnızca.