Zerdüşt yaşama ve yaşamın sunduklarına çok büyük bir sevgi besliyor. Hayatı bu kadar olumlayan tek mistik odur. Herhangi bir şeyden feragat etmeye yer yok, hayat varoluşun bir armağanıdır. Bundan keyif almayı öğrenin! Tadını çıkarın. Ağaçlarla dans edin, yıldızlarla dans edin. Kıskançlık yapmadan sevin. Rekabet etmeden yaşayın. Herkesi yargılamadan öylece kabul edin. O zaman Tanrı'ya gerek olmaz. O zaman cennete de gerek olmaz. Yaşadığımız bu hayat kutsallığın bir ifadesi haline gelebilir.
4- Dresten Kodeksi’nde ayrıca; Merkür, Jüpiter, Satürn ve Mars’a ait çeşitli bilgilere de yer verilmiştir. Dresten Kodeksi’nin içindekiler bunlarla da bitmiyor. Gezegenlerin birbirlerine karşı, hatta onların dünyaya karşı olan o anki durumunu bile vurgulamışlardır... Sözünü ettiğimiz bütün bu hesaplamaları, kafadan atarak bulabilmiş olmalarının mümkün olmadığı ortadadır. Ayrıca şunu bir kez daha belirtelim ki; bu kadar kesin sonuçların günümüzde dahi elde edilebilmesi, ancak uzay araştırmalarında kullanılmış olan son model elektronik aletler sayesinde mümkün olabilmiştir.
Reklam
İnsanın cenneten kovuluşuyla ilgili benzer yaklaşımların, İslam Geleneği’nde ve Kur’an-ı Kerim’de de yer aldığını görmekteyiz. Kur’an-ı Kerim de cennetten bahseder. Orada da bir ağaç vardır. Ve ağacın meyvesi yasaklanmıştır. Adem ile Havva’nın yasaklanmış meyveyi yemesi onların oradan kovuluş sebebi olmuştur... Kur’an-ı Kerim’de bu konu Taha Suresi’nde dile getirilmiştir.
Elbette bir takım şeylerin hakimiyeti altına girecekti... Ve girmiştir de... O şimdi adına dünya dediğimiz bir yapının kölesidir artık... O artık; “Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim alemi, kâh inerim yeryüzüne seyreder alem beni” sözünü hiç hatırlayamamaktadır. O artık kendisini seyretmekte olanları da hatırlayamamaktadır. Ancak onu hâlâ birileri bir yerlerden seyretmeye devam etmektedir. Ve bir gün o da, gök yüzüne çıkacak ve unutmuş olduğu gerçek benliğine kavuştuktan sonra yeniden yer yüzünü seyretmeye devam edecektir... Ta ki yeniden doğuncaya kadar...
Manayı kaybettik. Manaya yer bulamayacak derecede bu dünyanın cümbüşüyle mest olmuş bir çağda, sun'i coşkunluklarla kaygılar arasında savrularak tüketiyoruz ömrü. Varlığa tamamen nüfuz etmiş latîf nimetlerden ve gizli hakikatlerden haberimiz yok.
Sayfa 14 - KetebeKitabı okudu
Vahşi Kadın bütün kadınların sağlığıdır.
Kaç kere yasaklanmış, ezilmiş, önü kesilmiş, sulandırılmış, eziyete uğramış; güvenilmez, tehlikeli, çılgın gibi sayısız aşağılamalarla yaftalanmış olursa olsun, kadınların içinde yukarıya doğru öyle bir çıkar ki, en sakin, en çekingen kadın bile ona gizli bir yer ayırır.
Sayfa 23
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.