LATİN ALFABESİ ve...
- " (...) Bugün harf inkılâbını kabul etse de, bunun yapılış şekli ve eski yazının yasaklanmasından doğan binlerce ciltlik bir kültür birikiminin ve topyekûn bir tarih iptalinin zararından dem vurmayan yok. Üstadım, yakın dönemimizin ferdî-içtimaî-siyâsî bütün problemlerini topluca gösterdiği yerlerde, “eski ve yeni nesil” ayırımını da, HARF inkılâbına bağlı olarak 1928 diye işaretler. [...] Şu LÂTİN alfabesi davası, bugün keyfe kalmış eski yazının yerini alacağına, o asıl olmak üzere öğrenilmesi şart bir yerde olsa daha iyi olmaz mıydı?
Sayfa 21 - 22 İBDA YayınlarıKitabı okudu
·
192 görüntüleme
Benimde şairlerim var, mütefekkirlerim var, sizin tavsiye ettiklerinizi de okudum ve okurum. Mustafa Kemal 5816 ile korunduğu için tenkid edilemez malûmunuzdur. Resmî tarih okumalarından vazgeçmenizi tavsiye ederim. Ben 11 yaşımdan beri okuyorum, Dayım ilk köy enstitüsü mezunlarındandı... O yaşlarımda onun müdürü olduğu ilk okulda, bende ışık görmüş olacak ki, bana oku diye verdiği, Fakir Baykurt'tan Aziz Nesin'e kadar okumadığım Kemalist yazar kalmadı... (Ha Aziz Nesin demişken onun. "Hiçbir Müslüman Atatürk'ü sevmez, niye sevsin ki, yaptığı hiçbir şey İslam'ın lehine değildir. Eğer bir Müslüman hem Atatürk'ü seviyor hem de Müslümanım diyorsa, ya ahmaktır, ya sahtekâr ya da cahildir." dediğini okumuş veya duymuşsunuzdur herhalde) Benimde size şair ve mütefekkir tavsiyelerim olacak... Sizin kesimden de tavsiyem olacak... Mesela, Kemal Tahir, Cemil Meriç, Tarihçilerden Rıza Nur, Murat Bardakçı vs. Benim kesimden tavsiyelerim Başta:
Necip Fazıl Kısakürek
Salih Mirzabeyoğlu
Sezai Karakoç
Cemil Meriç şair değildir, ama her kesimin kabul ettiği bir entelektüeldir...
Okuyacağınızı sanmıyorum ama, benim size tavsiyemdir. Resmî tarihin yalanlarına kanmayınız... Devrimci olunuz, gerçek devrimcilerden haberdar olunuz... Şapka devrimi yapanları, devrimci diye tanımlayıp fikir seviyenizi ortalığa sürmeyiniz, gülünç olursunuz. Ha bakın evrimciliğinize bir şey demem, onda en azından seviyeli, gerçeğe yakın tanımlamalar, teoriler var... Sadece Batıyı değil "Ex oriente de lux" Işığı Doğuda da arayınız. Biz Doğulu bir Milletiz ve değerlerimiz var. Batı'nın tek dişi kalmış canavarı bize medeniyet dersi veremez veya en son verecek kişilerdir... Biz de bir laf vardır: "Lâfın hepsi deliye söylenir" derler... Son olarak 
Aydınlık Savaşçıları'ndan bir şiir:
Kurtuluş Savaşıyla kurtardıklarımız
birlik oldu birlikte savaştıklarımızla
- bedeli ihanet oldu kanımızın -
kara bir bulut gibi
kapkara düşünceyle
- kiralık düşünceleriyle -
"giydiler çıkardıkları çizmeleri"
emperyalistlerin.
- efendi olma hevesiyle
silahları bize döndü
- (gözardı olurken
çürüten, iyiyi, doğruyu, güzeli
çelik örgülü canavar çenesi.)
Neticede her şey naip meselesi (benim inancıma göre). Nasip olmayınca istesen de olmuyor... Biz dua edebiliriz sadece, Tabiî Allah ettirirse. Çünkü O dilemeyince ben dileyemem (İnancıma göre)... Vesselâm...
Devrimler sert olmalı ki tesir etsin.
Gün gelir devrimler de devrilir...
Üstadın Necip Fazıl Kısakürek şiirinde bahsettiği gibi.
Bir akıl gelecek ki, akıllar delirecek;
Ve bir devrim, evvelâ devrimi devirecek...
3 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.