Termodinamiğin İkinci Kanunu, herhangi bir dış faktör ilavesi
olmaksızın tabii olaylarda bozunmaya, yani komplekslikten basitliğe doğru
bir eğilimin olduğunu göstermektedir.
Termodinamik Kanunu’nun sonuçlarından birisi de, bütün olayların
dönüşümsüz olmalarıdır. Kâinatta her olay, entropi miktarındaki değişmeye
paralel seyreder. Entropi aynı zamanda sistemdeki düzensizlik ve
gelişigüzelliğin bir ölçüsüdür. Düzensizlik arttıkça entropi de artar15.
Entropi, işe dönüştürülemeyen enerji miktarının bir ölçüsüdür ve
kendiliğinden vuku bulan bütün fiziki değişmelerin hepsinde entropi artışı
vardır. Bu değer, düzensizlik derecesinin bir ölçüsüdür ve enerji, devamlı
olarak entropi artışının olduğu yöne doğru artar. Bir başka ifadeyle, bütün
değişmeler artan entropi, artan düzensizlik ve artan gelişigüzellik yönündedir16-
18.
Görüldüğü gibi, Termodinamiğin İkinci Kanunu, evrim modelinin
öngördüğü, ilk canlılığın meydana gelmesiyle ilgili hipoteze ters düşmektedir.
Yani İkinci Kanun, artan entropi ve düzensizlik istikametinde dönüşümsüz bir
ilerleme öngörürken, hayat devamlı olarak daha çok düzenli ve organize hâlde
gelişme göstermiştir. Rush, evrimin dönüşümsüz olduğunu ve geriye
gitmediğini belirtir .Burada kompleks gelişme seyri içinde hayat İkinci Kanun’da ifade edilen
eğilime bir zıtlık göstermektedir. Bu durumda ya Heterotrof Hipotezi yanlıştır
ya da Termodinamiğin İkinci Kanunu… “Evrimle entropinin uzlaştırılması”
yönünde bazı görüşler ileri sürülmektedir. Bunun için, evrim düşüncesiyle
çatışan Termodinamik Kanunu’na birtakım itirazlar yapılmaktadır. Bunları
şöyle özetlemek mümkündür:
1. İkinci Kanun canlı sistemlere tatbik edilemez.
Evrimi savunanların bazıları bu görüşte olmalarına rağmen,
evrimcilerden Blum, entropinin canlılık olaylarına uygulanması gerektiği
kanaatindedir ve şunu belirtir:
“Canlı sistemlerdeki enerji konusu üzerinde ne kadar inceleme yaparsak
yapalım, Termodinamik prensiplerini mağlup edecek bir delil
bulamamaktayız. Karşımızda daima cansızlar âleminde şahit olmadığımız
yüksek bir karmaşıklık derecesi yer alıyor” 15.
2. Termodinamik yalnızca istatistiki bir ifadedir ve istisnası mümkündür.
Angrist bu hususta şöyle der:
Böyle bir olaya karşı dezavantajımız fevkalade büyüktür. Kimyacı
Harry Bent’e göre, bir kalorilik ısı enerjisinin tamamının işe dönüşmesindeki,
yani entropinin azalmasındaki ihtimaliyet 1024’te birdir20.
3. Belki kâinatın başka kısımlarında İkinci Kanun işlememektedir.
Bununla alakalı olarak Isaac Asimov’un değerlendirmesi şöyledir:
Kâinatta vuku bulan her şeyden haberimiz yok. Gözlediğimiz
değişimlerin tamamı, entropinin arttığına işaret etmektedir. Buna rağmen
kâinatın herhangi bir yerinde anormal şartlara bağlı bazı değişmeler olabilir
ve şimdiye kadar hiç incelemediğimiz, azalan entropi yönündeki olaylarla
karşılaşılabilir17.
Böyle bir hükmü doğrulayacak, elde hiçbir bilimsel delilin olmadığı
belirtilir. Kaldı ki esas problem, İkinci Kanun’un yeryüzündeki hayata
uygulanması meselesidir.
4. İkinci Kanun’un açık sistemlere uygulanamayacağı belirtilir.
Hayatın evrimini izah edenler tarafından, İkinci Kanun’un açık
sistemlerde uygulanmaması gerektiği ileri sürülür. Onlara göre, entropi
dolayısıyla kaybolan enerjiden daha fazlası güneş aracılığıyla dünyaya
gelmektedir. Bundan dolayı enerji azalması, yani entropi problemi
olmamaktadır.