spoiler
Şimdi size bir masal anlatacağım..lütfen ..gözlerinizi kapatın ..
ÇÜNKÜ AŞIĞIM
Once upon a time ...1812 RUSYA ..
kitap raflarında onu ilk gördüğümde ...derin bir nefes alıp ..sen benimsin..demiştim
muhteşem kapağında... ardından ay doğan ..sadece gizemli gözlerini .gözlerime dikmiş bir adam vardı...kan kırmızı adının altında ..topların önünde yatan ölüler ve on iki gölge ....OPRİÇNİKLER
Fransız yazar 
Jasper Kent in Danilov Beşlemesi ile başladığım Rus toprakları serüvenim ...Great TOLSTOY a kadar ilerledi ..bu büyük çoğrafyanın muhteşem yazarlarına aşığım..olaylarına ..devrimlerine..savaşlarına..
katliamlarına....sürgünlerine...trenlerine
..istasyonlarına..insan öldüren soğuğuna ..nehirlerindeki buzun genleştikçe çıkarttığı korkunç seslerine ....aşığım...
Danilov ile Dolohov arasındaki görüp geçirdiğim ..Jivagosuna ..Rasputinine ..korkunç İvanına aşığım..
Tolstoy ise başka bir his kalbimde.. çok büyük...
Savaş ve Barış için. dünya üzerinde ismini imza olarak bırakan bir çok insan ..o kadar büyük kelimeler yazmış ki benim burada ilkokul çocuğu gibi ..orda o oldu burda şu vardı demem abesle iştigal eder... utanırım..
.sadece şunları söyleyebilirim ki ...
Savaş ve Barış...bir panaromadır...baktıkça detaylararında kaybolduğun bir tablodur..1800 civarı sayfa boyunca takriben 10 ana karakter ve yüzlerce yan karakter üzerinden hiç fire vermeden ..teklemeden ilerleyen bir roman...
Tolstoy'un kendisini de kitabın içinde yerleşmiş olarak bulabilirsiniz ..ki sonlara dogru bu iyice aşikardır...
YIRMI YILLIK BİR YAŞAM VE DEĞİŞİM rüzgarıdır...
23 gün boyunca normal dünya yüzeyinden beni alıp ...bambaşka topraklarda gezdirebilmeyi başarmış çok ender bir anlatımdır...bazen kendimi sorguladığım
karakterlerin şaşağa ve şımarıklığına sinirlendiğim..kaderle mühürlenmiş eller birbirini geç te olsa bulduğun da gülümsediğim ..ölümlerde ağladığım sayfalardır ..savaş ve barış...
"Mürekkep hokkasının içine vucudundan etler bırakarak" ...yazdığı söylenen Lev Nikolayeviç Tolstoy için..
"Sayfalarına ruhumdan kabuklar bıraktım" ...dıyen okurları için...
saygıyla bu büyük romanın önünde eğiliyorum.....
YA blagodaren ...tüm dünya okuyucuları adına...........
··
1.755 görüntüleme
Açık söylemek gerekirse, 23 günün ardından nasıl bir ses yükselecek diye içten içe çok merak ediyordum:) İncelemenizdeki mesajı çok net anladım: Bu kitap o-ku-na-cak!! Ebru Hanım siz inceleme yazmak yerine ‘mutlaka okuyun’ deseniz dahi bana yeterdi. Sizin referansınız çok önemli çünkü. Kaldı ki siz içinizden geldiği gibi samimi bir inceleme hediye etmişsiniz bize... Geriye tek birşey kalıyor; kitabı alıp doğru zamanı beklemek... Artık kaçış yok:) Emeklerinize ve yüreğinize sağlık...
Necip hocam çok teşekkür ederim
Tamamen şahsa münhasır bir tespit benimki :)..incelerken şöyle güzel ,bu karakterler böyle olmuş ,bu dönemin bilmemnesi yazmak istemedim çok teknik ve uzun bir inceleme çıkartılır savaş ve barıştan
Bu inceleme aslında benim zaman içerisinde nereden başlayıp nereye geldigimin bir göstergesi ..uzun zaman okumaya cesaret edemedim bir klasik ,,gerçekten insanın gözünü korkutan bir sayfa sayısı . Ama aşılması gereken ve dünyanın referans verdiği bir eser ..alt yapısında bu yazarların kim oldukları, dönemleri, birbirlerine karşı ne hissettiklerini de bilmek gerekiyor ..yeni hazırlanarak dediğiniz gibi en doğru zamanda okumak gerekiyor ..bu adamları okumaya başlayınca hep bir ip ucunun peşinde oluyordunuz:) öyle bir etkileri var :) mesela.Tolstoy bir tren istasyonunda kendini ölümün kollarına atarken yanında sadece Dostoyevski nin Karamazov kardeşleri vardı diye biten bir makaleden sonra ..o kitabı da okumayı nasıl istemez insan :)
Sevgiyle kalın :) gününüz güzel geçsin. .
2 sonraki yanıtı göster
Bu arada Danilov beslemesi candır ya :)
Ebru hocam nasıl yorum yapsam bilemedim. Kısacık ama ne kadar derin ve hayranlık dolu yazmışsınız öyle...Tolstoy'a hürmetler, sizin de yüreğinize sağlık.
Çünkü yağmurum onun binlerce kelime ile 5 yıl dirsek çürüterek kafa patlatarak yazdığı kitaba ..burada ahkam kesmek çok saçma olacaktı. .öyle bir "had" imiz yok .en azından benim yok ..ancak ellerinden öpmek ister insan bu emek karşısında
Bitti mi sonunda :) Teknik incelemeden ziyade böyle aşk dolu bir inceleme... Çok beğendim, hislerinizi aldım. Yüreğinize sağlık.
Teknik hiç bana göre değil :) ruhuma ters .. bana yürekten kopan tren çığlığı gerek :)
Şu dev eserin sitede en başta bulunan incelemesini gördükçe hüzünleniyorum. Çok güzel aktarmışsınız hislerinizi. Bir sayfada, bir cümlede tatmin etmeyen, ağır ağır sindirilen, anlık bir mutluluk yerine uzun süreli sükunet hissi veren bir eser. Bittikten sonra da uzun süre izleri silinmiyor. Filmi unutmayın :)
Hem film hemde 6 bölüm mini dizisini izleyeceğim ..unutmadım :)
Hayata kaldığım yerden devam etmek zorundayım:) ..İ must Live :)
Ama şu cümleyi hiç unutmayacağım sanırım :)
"Sefevde aşık olacak kimseyi bulamamış da çavına aşık olmuş "
Denisov/ Rostov
youtu.be/B2IXu9mQICw
Tekrar gözlerimi kapatacağım..
Ve savaşacağım. ..
Bir kez daha ..
Çok yakında ..
bitmesin diye gıdım gıdım ilerlediğim okumaları animsattinız. trenle kars'a yolculuk ütopyam. savaş ve barış o yolun azığı. zagreb radyosunda lili marlen türküsü. çayın efsunlu buğusu. tren yolunda raylar uzar, uzarda nereye gider...
Gittikçe yaydığın bir aşk... :)))
Aşk ile dönmeyen dünyanın ederi ne :)
Iyiki yazmışlar ,iyiki okuyoruz
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.