Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Metin T. bir yorumu yanıtladı.
208 syf.
·
Puan vermedi
Eğer gözümden kaçmadıysa, galiba tek bir metafor yoktu kitapta. Oysa günümüz yazarları için metafor okuru hipnotize etmek için başvurulan bir sihirdir. Altı hemen çizilir. Alegori, imge ve sembol peki? Gırla gitsin kullanılır yazarlarca. Mesela bizde H.A. Toptaş bayılır. Ben de. Bunlar peki, varlar mıydı bu eserde? Belki önemsiz birkaç tane.
Günden Kalanlar
Günden KalanlarKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20195,2bin okunma
··
2.102 görüntüleme
mithrandir21 okurunun profil resmi
Öne Çıkan Yorum
Çok farklı bir yazar Metin Abi. Geçen sene bu zamanlar Avunamayanlar kitabını okumuştum ve sürrealistlikle okurla dalga mı geçmiş yoksa farklı şekillerde ters köşe mi yapmış anlayamamıştım, bilmiyorum, belki de mantık hatalarını hiçe sayıp bir mantığın içine yerleştirmişti. Roman akıyordu adeta ama koskoca bu başarılı romanda da alıntı yapılacak bir cümle dahi bulamamıştım. Sadece kitabın havasını en iyi şekilde anlatacağını düşündüğüm bu alıntıyı paylaşmıştım: #16943973
Metin T. okurunun profil resmi
Kesinlikle farklı bir kalem.
Bu yorum görüntülenemiyor
Samet Ö. okurunun profil resmi
Hepsiyle hemfikirim de sizinle iki konuda ayrılıyoruz Metin hocam; Şöyle ki tevazu kararında olduğunda asıl anlamını ifade eder. Bu yerlere kadar eğilen, binbir özür dileyen tevazuda siz de biraz kibir, gösteriş, iki yüzlülük kokusu sezmediniz mi? Benim burnumun direği pek bir sızladı. İkinci husus da zeka eğrisi meselesi. Zeka arttıkça çok yönlü ve toplumsal düşünme kapasitesi artar bu salt bir gerçek, lakin ABD'nin ortalamasının da uşak Stevens'ten pek parlak olmadığını siz benden kat kat iyi bilirsiniz. Demeye çalıştığım şey sizin bilim adamları yanılıyor olmasınlar(!), ortalama zeka değil de başımızdaki %3'ün insafı ve bilimsel donanımı daha bir anlamlıdır diye söylüyor da bazı bilim adamları, bu beyaz önlüklülerin bir dediği bir dediğini tutmuyor(!) Bu yerinde inceleme için teşekkürlerimi sunuyorum.
Metin T. okurunun profil resmi
Değerli Samet, eğer benim biradere kibar davranan zatı muhteremler ta baştan kendi kimliğini sunsaydı, kesinlikle sana katılırdım. Öyle yapmıyorlar. Hatta, bu adamların aristokrat sınıftan olmalarıyla alakalı hep bir kuşkusu var biraderin. Galiba bu adamlar için söylenenler yalan, diye düşünüyor. Bu kadar tevazulu yaşamı aklı bir türlü almıyor. Beni böyle düşünmeye iten bir başka şey ise, İngiliz aristokrat sınıfı içerisinde ırkçılığın hemen hemen sıfıra yakın olması. Bu konuda elimde bir istatistik yok elbette. (Amistad filmini Spielberg'in tavsiye ederim) Ama, ırkçılığın her daim orta ve alt gelir gruplarında karşılık bulduğunu sen de fark etmişsindir. Çünkü elindekini kaybetme korkusu çok manipüle edilebilir bir şey. Zaten artık aristokrat sınıfı diye bir sınıfın kaldığını söylemek çok zor. Bir kısmı burjuvaziye dönüştü, çoğu da yok oldu gitti. Çünkü, mevcut üretim ilişkilerinde varlıklarını devam ettirmelerine imkan yoktu. Ekonomik dönüşüm, o sınıfı da dönüştürdü. Ama dedim ya, bu konuda elimde bir istatistik yok ve dolayısıyla her an yanlışlanabileceğimi aklımın bir köşesinde tutuyorum. Zeka eğrileriyle alakalı söylediklerim ise çok daha nesnel diye düşünüyorum. Bu savı destekleyecek çok delil var. İşin garibi bu konuya olumsuz laf eden tek bir bilim insanı bulamazsın. Buna bir filozof olarak Marks da dahildir. Çünkü kapitlizasyon dönemini o da gördü. Daniel Zhang, Jeff Bezos, Larry Page, Sergey Brin, Nevzat Aydın, Melih Ödemiş gibi insanların aldıkları yolu nasıl açıklayabiliriz sence? Aslında %3 dediğin şey bir sabit olarak kabul edilse bile, bu oranı oluşturan kişiler devamlı değişmektedir. Yani süreç oldukça dinamik. Özellikle üretim ilişkilerinin yeni yol ayırımına geldiği dönemlerde bu dinamik çok hızlı. Peki bu dinamiğin belirleyicisi zeka değilse ne olabilir? Lokomotifin ulaşıma katıldığı ilk dönemleri okumanı salık vermek isterim. Güzel bir hafta sonu dilerim.
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.