Yine kendisinin Edebiyat Mutluluktur kitabındaki bölümleri yazarsam sanırım bu Livaneli'nin Türk halkının onaylayabileceği ve sevebileceği şeyleri çok iyi çözmüş birisi olabileceği kanısı ciddileşecektir.
"Türkiye'de de epeyce bir süredir, yayınevlerinde sadece ticari bir kuruluş olarak hareket etme eğilimi yükseliyor." (Sayfa 25)
"İçinde yaşadığımız kapitalist diktatörlük ortamı, edebi yayınevlerinin yaşamasına ne kadar izin verir bilemem." (Sayfa 26)
"Uzun zamandır, her yapıtın değerinin iki bileşeni var: Biri yazınsal değeri, öteki de piyasa değeri. Yaşadığımız dönemde, ürünün piyasa değeri çok daha belirleyici olmaya başladı." (Sayfa 26)
"Yapıtın piyasa değeri açısından da halk onayı gerekiyor. Ne var ki bu gereklilik, daha çok bir yozlaşma ortamı yaratıyor." (Sayfa 27)
Bu üstte yazdığım cümlelerle Mehmet Bey'in bu kitap incelemesi üzerine yazdıkları karşılaştırılınca Livaneli'nin kendisiyle ne kadar çeliştiği ve ne kadar halk onayı üzerine oynadığı da anlaşılacaktır. Elinize sağlık Mehmet Bey.