Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

136 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bir derdim var...
Öncelikle, kitapla tanışmama güzel bir vesileyle sebep olan
Gökçe
Gökçe
Hanım'a teşekkür ediyorum. Şimdi başlayabilirim; Her şey matrak başlamıştı aslında. Bilinç akışı yok, zor cümleler yok, sadece tatil havası ve tatlı bir merakla ilerleyiş var. Oldukça neşeli ilerleyen bir kurgu, kim olduğunu bilmeyen ama anlamaya çalışan bir karakterle birliktesiniz. Bu arayış, o kadar absürt komedi şeklinde ilerler ki bilinmezlik sizi hiç tedirgin etmez. “Senin ismin neydi dayı,” dedim bu arada. Sohbet iyidir, ne yapayım?” “Luis Fabyano Borges. Borhes diye de söylenir. Ama sen dayı de, dayı güzel geldi kulağıma.” … “Tamam Borges Dayı. Sen de bana Rivaldo Yeğen de o zaman. Tabi ya, Fabyano Brezilyalı golcüydü. İspanya’da şeyde oynuyordu, Atletiko Sevilla.” Bunun gibi diyalog ve olaylar, okurken sizi güldürür ve ardı ardına gelen absürtlüklere hem şaşırır hem de gülersiniz. Hatta olay yavaştan Âdem ve Elma hikayesine evrilmeye başlar. Ortam tam da bu şarkıdaki hâle gelmiştir: youtube.com/watch?v=4Uxsbi7... Ama bir yere kadar. Tam kafanızda absürt komiklikte ilerleyen, avanaklıklar yapan ama acı bir aşkı da yaşayan Mecnun’a dönmüş bir Âdem’in hikâyesine dair kurgular dönerken Süngü, uçağınızı asfalta sert bir şekilde indirir. Bu kez onun Güray Süngü’lüğü hüküm sürmeye başlar. Beyin yakan bir döngünün içinde, kafanız çorbaya dönmüş bir şekilde yorgun argın, “yeter artık nerede bitecek bu saçmalık” derken, yine kendi klasiğini yapar Süngü ve bir anda arka fon, müzik ve hikâye değişir, size o anlamsızlıktaki anlamı gösterir ve sizde saygı uyandırır. Bu öyle bir şey ki roman bile denemeyecek kısalıkta, novellada, 130 sayfada, duygusal manada acayip bir yolculuk yaptırıyor. Önce kahkaha atıyorsunuz, gülerek ilerlerken öyle bir karışıyor ki ortalık yazara kızıyorsunuz, olayları anlamlandırmaya çalışıyorsunuz “aman bir şey kaçırmayayım” dikkatiyle, sonra “bitsin artık bu çile, çekemem bile bile” diyerek ilenirken öyle bir yere geliyor ki kurgu, hüzün tek gerçektir, karakterin feryadını gönlünüzde duyarken yazarla da barışırsınız. Nasıl yapıyor bilmiyorum ama Düş Kesiği’nde yaşadığım, yazara karşı olan o sert duygu geçişlerini bir kere daha yaşattı. Enteresan bir adam, bu bir gerçek. Bu arada o Borges olayı Süngü’nün, yazar
Jorge Luis Borges
Jorge Luis Borges
e olan hayranlığından geliyor. Kitabı yazdığı dönemde herhalde
Kum Kitabı
Kum Kitabı
nın etkisi altındaymış ki eserin sonlarında ufak bir göndermede de bulunuyor. “Elimde inceden bir kitap, yazarı hayalperest güneyin Amerikalılarından, konusu kum konusu kitap, ama değil kitap, ama değil hayat, hayat ne, belki kâinat.” Gelelim beni vuran kısma, ee burada bizim de üslubumuz değişecek elbet. Çünkü o matrak kısım sona erdi. Kendini unutmuş bir Âdem… Nedir Âdem’i bu hâle getiren bir elma mı? “Âdem’in ısırdığı elma değildi. Sen elmayı ısırdığı için sende uyanan bir bilinci yakalamayı çalışıyorsun ama Âdem’in ısırdığı elma değildi.” Âdem bildikçe kendini, derdine yandı, yalvardı Allah’a, o derdi ondan alsın diye, O’na unutmayı versin diye. Aşkın ilk makamı... Çünkü “bilinç yaşlandırır”. Çünkü bilmek, kendiyle birlikte bildiğini de taşımak, bildiğiyle birlikte yaşamaktır. Ağır geldi Âdem’e derdi… bildiği… derdi bildiği. Sonra Âdem, dertsizliği de bildi, yani unutuşu. Arayan ama bir türlü anlayamayan, anlamını yitirmiş bir adam oldu. Derdini ona geri versin diye yakardı bu sefer Allah’a. Çünkü olgunluğuna erdi aşkın. Çünkü bildi, derdiymiş insanı insan kılan. İnsan, en çok derdi kadarmış. Derdi kadar yaşar, derdi kadar büyürmüş. “Anladım elmayı ısırınca, çünkü hatırladım. Hatırladıkça anlarmış insan. Unuttukça tükenirmiş.” … “Allah’ım yanmaya, paralanmaya, ufalanmaya razıyım, bana derdimi unutturma. Âmin.” youtube.com/watch?v=hBeXkSL...
İnsanın Acayip Kısa Tarihi
İnsanın Acayip Kısa TarihiGüray Süngü · Dedalus Kitap · 20161,713 okunma
··
1.878 görüntüleme
Pol Gara  Yeşim Firûzan okurunun profil resmi
Kitabı okumadım o yüzden bir şey diyemiyorum ama bu inceleme bir hârika :)) Yüreğinize sağlık
Emin K.
Emin K.
Bey. :)) Kitabı okumaya çalışacağım bu incelemenin hatırına :))
Emin K. okurunun profil resmi
Çok teşekkürler Yeşim Hanım, okuduğunuzda da etkileneceğinizi düşünüyorum. Nasip olur da okursanız fikrinizi öğrenmek isterim :))
1 sonraki yanıtı göster
Rabia okurunun profil resmi
Bu incelemeyi ilk ne zaman okumuşum hatırlamıyorum beğenip geçmişim yalnızca. Geçenlerde Güray Süngü'nün henüz okumadığım kitaplarına göz atarken tekrar okudum incelemenizi; bu kez daha bilinçli ve bu aralar tam da ihtiyacımın böyle bir şeyler okumak olduğuna karar verdim, sipariş verdim. Nitekim kitap biter bitmez bir kez daha okudum incelemenizi, artık yorum yapmam da farz oldu :) Öylesine kitabı tamamlayıcı ve güzel bir inceleme ki ellerinize sağlık. Derin derin düşünmeye sevk eden, bazen baysa da genelinde çok eğlendiren, kendi adıma iyi gelen bir okuma oldu; vesileniz için teşekkür ederim.
Emin K. okurunun profil resmi
Bu kitap, hacimli bir eser olmamasına rağmen çoğu duygu-düşünceyi okuruna yaşatıyor. En çok bu dikkatimi çekmişti benim de. Bazen kızıyorsunuz, bazen gülüyorsunuz, bazen çok gereksiz buluyorsunuz bazen de anlam dolu bir alanda buluyorsunuz kendinizi. Özellikle son birkaç sayfası benim için çok özeldi. Başlarda da epey gülmüştüm, hatırlıyorum :) İncelemeyi beğenmiş olmanıza ve incelemenin size kitabı okutturacak bir etki yapmış olmasına sevindim. Ayrıca tüm bunları paylaşmış olmanız da kıymetliydi, teşekkür ederim :)
Gökçe okurunun profil resmi
Ne denilebilir ki, galiba bu kitapta bunu yaşamak bir kader ama güzel bir kader. Okumanız ve bu güzel incelemeyi yazmanız ise daha da güzel. Teşekkür ederim. :)
Emin K. okurunun profil resmi
Kitabı güzel kılan galiba o kısacık zamanda size yaşattığı birbirine zıt duygular :) Rica ederim :)
1 sonraki yanıtı göster
Tubarsln okurunun profil resmi
Kitabı ikinci kez okumak için elime aldım dün. Diyorum bırak, sonra diyorum bitir bitir. Niye ikinci kez okuyorum acaba :') neyse 1k ya bakayım vs. Hayr olsun
Emin K. okurunun profil resmi
Kendini ikinci kez çağırıyorsa vardır bir sebebi :) En kötü ikinci kez okursunuz, belki bu sefer başka bir şey söyleyecektir :)
1 sonraki yanıtı göster
Ferah okurunun profil resmi
Aşkın ilk makamı... Adem'in imtihanı ama sanırım cevaplardan sonra soruluyor soruları. Kaleminize sağlık.
Emin K. okurunun profil resmi
Evet, çünkü soru sormak bile bildiğiniz gibi bir bilinç, farkındalık gerektiriyor. Âdem, cevabı buldukça soruyu hatırlıyor. Soruyu sordukça da her şey yerine oturuyor. Aşkın olgunluk makamına da bu soru-cevap sarmalıyla ulaşıyor. Teşekkürler Ferah Hanım.
Beyza Özcan okurunun profil resmi
Bugün bitirdim ben de. O kadar güzel bir yorum olmuş ki yazdıklarınızın hepsini kitabı okurken yaşadım. 😊 Ama biraz beynim yandı. Hatta belki epeyce. Lakin kitabın yazarı Güray Süngü olduğu için bu durumu normal karşılıyorum. 😅 Kaleminize sağlık.
Emin K. okurunun profil resmi
Kitabın usandıran kısmı o beyin yakan kısım ya zaten, bu yüzden o debelenme çok normal 😊 Teşekkürler, böyle karşılık bulmasına sevindim :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.