Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Kadınım ama önce insanım..
Üniversite bitmiş, sıra iş hayatına atılmaya gelmişti. Çeşitli yerlere yaptığım iş başvurularından biri kabul edilmiş, işe alınmıştım. İki haftada işi kavradıktan sonra, kendimi şanslı adletmeye başlamıştım. Ta ki patronun yemeğe çıkalım mı dediği ana kadar her şey yolunda gidiyordu. O saatten sonra orada çalışamayacağımı fark edip işi bırakmak zorunda kaldım. Girdiğim ikinci iş yerinde malesef durum ilkinden farksız olmadı, mesai arkadaşlarımın yaptığı sululuklar, sözsel tacizler orada da çalışamayacağımı anlamama sebep oldu. Çalışma hayatında kadın olmak ne kadar da zordu. Evde ailen "evlen" diye baskı yapar, işe girip kendi ayaklarının üzerinde durmak istersin, sapık patron ya da seviyesiz iş arkadaşların rahat vermez. Sadece bununla kalsa iyiydi. Ya evdeki durumlar? Kuzenimde yatmak istemem bile sorundu. Neden? Orada da evlilik yaşına girmiş erkek kuzenim vardı. Her ne kadar anneme ama bizim ailede akraba evliliği durumu söz konusu olamaz, hem kuzenlerim benim kardeşlerim dediysem de dinletemezdim. "Elalem ne der kızım, hem uygun da olmaz" sözleri yüzünden oraya da rahatça gidememeye başladım. Tam öyle bunalım bir dönemde annemin en samimi arkadaşı, benim de çok sevdiğim Nural teyzenin bana yurtdışında yaşayan yeğenini görücü olarak getireceği haberini aldım. Annem görücü usulü evlenmeye tamamen karşı olduğumu bilmesine rağmen Nural teyzeyi kıramamıştı. Hayat sizi "asla" dediğiniz şeylerle sınarmış derler ya, ben bunun en güzel örneği olabilirim. O anki ruh halim, eşimin de (evet şimdi evliyiz diye eşim diyorum) karşısındakine güven verici sevimli hareketleri benim bu evliliğe evet dememi sağladı. Evlendikten sonra Almanya'ya yerleştik. Gelir gelmez Üniversite'nin dil kursuna gitmeye başladım. Kayınvalidemlerin hemen çocuk yap söylemlerine kulak tıkadım. Türkiye'de yapamadığım iş kariyerini burada yapmaya niyetliydim. Dilini bilmediğim bir ülkede hiç tanımadığım insanların arasında her gün otobüsle tren istasyonuna, yarım saatlik tren yolculuğundan sonra başka bir otobüsle Üniversite'ye gidiyordum. 8 ay sonra ehliyetimi alana kadar da bu durum böyle devam etti. Eşimin desteği sayesinde kendimi kuş gibi özgür hissediyordum artık. Acaba kadın olmak burada daha mı kolaydı? İki yıl sonra sertifikamı alıp istediğim bölüme kaydımı yaptırabilecekken kadınsal içgüdülerimle yaşımı da göz önünde bulundurarak çocuk yapma hevesi ağır bastığı için kaydımı dondurdum. Aradan bir yıl geçmesine rağmen bir türlü hamile kalamıyordum, etraftakilerin kısır olduğuma dair söylemleri kulağıma gelmeye başlamıştı. Halbuki yaptırdığım kontrollerde doktorum bana çocuk sahibi olmamam için hiçbir engelim olmadığını söylemişti. Kadın olmak yine zordu, eşimin ailesi de dahil olmak üzere herkes sorunun bende olduğunu düşünüyordu. En kötüsü de dostum sandığım insanların arkamdan neler söylediğini öğrenmek olmuştu. İyice bunaldığımız bir dönemde eşimle tüp bebek metodunu denemeye karar verdik. Şanslıydık..Daha ilk denemede hamile kalmıştım. O kadar mutluydum ki yumurtalıklarımda oluşan ve dayanılmaz acılar veren kistler bile bu mutluluğumu gölgeleyememişti. Zorlu bir hamilelik döneminden sonra ikizlerim dünyaya geldi. Anne olmak, kadın olmak yine çok güzeldi. Aradan bir yıl geçti artık dört kişilik bir aile olmuştuk. Bir sabah mide bunaltıları ile uyandım, acaba hamile miyim diye şüphelenip yaptığım test sonucunda tekrar hamile kaldığımı öğrendim. Demek ki ne bende ne de eşimde bir sorun yoktu.. Sorun neydi biliyor musunuz? Sorun ne kadın ne de erkek olmaktaydı. Sorun insanların düşünce biçimlerinde, hayatı, yaşamı, kadını erkeği nasıl gördüklerindeydi. Kadını sadece seks objesi ya da evinde oturup çocuk yapan, büyüten diye tanımlayanlardaydı. Sorun yanlış eğitimdeydi... Toplumun gelenekleri, görenekleri hayatımıza yön veriyordu. Elalem diye tabir edilen bir kısım vardı ki en kötüsü de onlardı. Onlara göre hayatımızda yapacaklarımıza yön vermek, onların gözüyle kendimize bakmak yapabileceğimiz en yanlış şeydi. Anlayacağınız ben kadın olarak kendimi, ne ailemin, ne patronların, ne kayınvalidemin, ne de elalemin kriterlerine göre seviyorum. Ben kendimi kadın olduğum, insan olduğum için seviyorum.
··
432 görüntüleme
Erhan okurunun profil resmi
Elinize sağlık Sezen hanım, öykü olmasa da bir nevi hikaye bu da , sizin hikayeniz. Mecburen ekleyeceğiz listeye:)) Beğenen yüzlerce kişi, aşağıda sizi destekleyen onlarca kişi var, bunların en az yarısı da erkek - bunların tamamın sizin cesaretinizi övüyor, böylre bir toplumda kadın olmak ve bir şeyler başarmaya çalışmak cesaret gerektiriyor demek ki. Buraya gelene kadar 6 hikaye okudum, hemen hepsi hüzünlü hikayelerdi . Yine çoğunda bir kaybediş vardı, sizinki aksine bir umut hikayesi. Evet, hepsinde olduğu gibi kötüler var. Kötü biraz kırıcı olabilir, aile de var işin içinde çünkü, ama karanlık da var bunun içinde. Bunların hepsi aileden, okula , okuldan hayata, toplum olarak bize öğretilen kafamıza kazınan şeyler. Din , aile yapısı, büyüklerimiz öyle söylüyor çünkü. Cennet annelerin ayakları altında, anne olamazsan ama kayıyor ayaklarınızdan o cennet sizin de anlattığınızı gibi. Alkışlıyor sizi insanlar cesaretiniz için, bir erkek olsanız gerekmeyecek ama cesur olmanız. Rutinimiz böyle bizim. Her çalışan kadın sizin yaşadıklarınızı yaşamıştır sanırım, çünkü yine anneler hariç kutsalı yok erkeklerin. Başta söyledim , eğitim sistemimiz, insanımız böyle, çünkü erkeklerin dünyası burası James Brown'ın dediği gibi, utanmamız gereken yerde övünüyoruz koruduğumuz için sizi. Neyse kısaca umut verici bir anı, umarım bunu okuyamn kızlar da yaşayabilir hayatını korkusuzca, sadece Almanya'da değil, Türkiye'de de. Umarım bunu okuyan erkekler sadece beğenmekle kalmaz yaptıklarınızı, ders de çıkarır kendisi için, kadını korumak, sahiplenmek gibi değerlerinin arasına kadına saygı göstermeyi de eklerler. Ve umarım hep seversiniz kendinizi, olduğunuz kişi olduğunuz için. Biraz karışık olduysa özür dilerim, teşekkürler katkınız için.
Sezen B. okurunun profil resmi
Erhan Bey öncelikle yazdıklarınız çok doğru ve değerli benim için. Haklısınız bu öykü değil, kendi hayatımdan bir kesitti. Etkinliğe katılmak gibi bir amacım da yoktu aslında ilk başta, fakat İnci Hanım'ın hikâyesi beni geçmişe, çocuk sahibi olmak için çırpındığım dönemlere götürdü. O anda içimdeki yaşadıklarımı yazma isteğine karşı koyamadım ve yazdım. Umarım benim hikayemden alınması gereken dersleri çıkarabilenler olur. Tekrar güzel yorumunuz için teşekkür ediyorum. Saygılar. :)
1 sonraki yanıtı göster
Oğuz Aktürk okurunun profil resmi
Bu hayatta güçlü bir kadın olarak kalabilmek her zaman için çok zor bir durum olmuş Sezen. İnsan direnerek doğuyor ve direnerek hayatına devam ediyor fakat kadınlarda bu konu erkeklere göre çok daha çetin bir şekilde gerçekleşiyor. Her hikaye yazarın kendisinden kesitler barındırır mutlaka fakat bu tamamen sana ait bir hikaye olmuş, gayet sade bir anlatımla mesajını kısa bir biçimde vermişsin. İnsanı insan olduğu için seveceksin, ötekileştirmeden. Ne uzatmaya gerek var bunu anlatmak için ne de lafı dolandırmaya... Eline sağlık. :)
Sezen B. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Oğuz. :) Senin de dediğin gibi asıl vermek istediğim mesaj son üç paragraftaydı zaten. :)
1 sonraki yanıtı göster
marie sklodowska okurunun profil resmi
Bana sitenin cesur kadını diyordun, ama sen beni salladın da geçtin. Herkes böyle cesurca, sakınmadan yazamaz yaşadıklarını. Birçok sınavdan geçmişsin, hepsini çok güzel atlatmış ve güçlü bir kadına evrilmişsin. Senin yaşadıklarının bir kısmını yaşadım, bir kısmını yaşamadım, yaşım da genç ama önümdeki iyi örneklerden biri oldun, çok güzel olmuş ellerine sağlık :)
Sezen B. okurunun profil resmi
Tam sana cevap yazarken şarjım bitti iyi mi? :)) Çok teşekkür ederim Marie güzel yorumun için. :) Bugün etkinlik nedeniyle okuduğum kadın konulu hikâyelere karşı kayıtsız kalamadım. İçimden kendi hayat hikayemi haykırmak geldi ve yazdım.
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Ayşe* okurunun profil resmi
8 Mart yaklaşırken kapitalizmin dayatılan kadın algısı parlatılıp, pohpohlanırken, ben ne kadar şahane bir yazı okudum. Sezen sen çok yaşa 💪🏻💃🏼
Sezen B. okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim Ayşe. :) Gece gece güldüm sayende. :) Sen de çok yaşa. 😎✌
meltem şen okurunun profil resmi
Tabularla dolu bi' dünyada, kendi mutluluğunun peşinden giden, ve inancının gücüyle ona ulaşan güçlü mü güçlü bir kadının hikayesini okudum ben. Umarım bu mutluluk ve güç her daim size eşlik eder ♡
2 önceki yanıtı göster
Sezen B. okurunun profil resmi
Kusura bakmayın lütfen. O kadar bildirimin içinden az kalsın, sizin bu güzel yorumunuzu gözden kaçırıyordum. Teşekkür ederim güzel dilekleriniz için. :)
1 sonraki yanıtı göster
Necip G. okurunun profil resmi
Sezen hanım ellerinize sağlık öncelikle... insanın kendini dışarıya açması kolay değildir ki, siz bunu cesaretle başarmışsınız. Hayat, sorunlarıyla sıkıntılarıyla beraber bir bütün. Benim bakış açım, önce hayatımda tüm sorun olarak gördüğüm şeylerle barışmak (öyle ya da böyle bana ait hepsi) sonra da sorun odaklı gitmek yerine neticeye odaklanmak şeklinde... Bugün geldiğiniz noktada eşinizle ve evlatlarınızla beraber kendinizi iyi hissediyorsanız, yarışın buraya kadarki bölümünü kazanmışsınız demektir. Bunun yanında, sadece kadın olduğunuz için tüm bu sorunlara ek olarak rahatsız edici baskılarla da karşılaşıyor olmanız ise malesef insanlık olarak yeterince çözüm üretemediğimiz bir konu. Ancak bu sıkıntılar sizin yaptığınız gibi daha fazla kadın tarafından dile getirildikçe umarım daha fazla kişi bilinçlenecektir. Gönlünüze sağlık, selam ve sevgiler...
Sezen B. okurunun profil resmi
Ne güzel bir yorum bu Necip Bey. Çok teşekkür ederim. :) Aslında düşüncelerimiz hemen hemen aynı. Ben de sizin gibi sorun odaklı değil, çözüm odaklı düşünmeye çalışanlardanım. Belki bu bakış açısıyla hareket ettiğim içinde bugün, ne eşimin ailesiyle, ne de kendi ailemle hiçbir sorunum kalmadı. Biraz zaman aldı ama şimdi her şey yolunda. Eşim ve çocuklarımla da çok şükür mutluyum. :) Hikayeme gelecek olursak, gerçekten de bu yazıyı paylaşıp paylaşmama konusunda kararsızdım. Yazıyı ilk Liliyar'a okuttum, o bence paylaşabilirsin demeseydi, herhalde cesaret edemezdim.
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Liliyar okurunun profil resmi
Ah bu elalem dedikleri şey yok mu.. Kendisi görünmez ama etkisi büyük. Ne kadar sıcak bir hikaye olmuş, kahve eşliğinde sohbet eder gibi.. Kalemine sağlık canım. :))
Sezen B. okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim canım. Çok mutlu oldum. 💖
Ferah okurunun profil resmi
Kadın gibi kadın olarak insani tüm güzel değerleri koruduğuna yürekten inanıyorum. Ben de seni seviyorum 💜
Sezen B. okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim Ferah abla. :) Ben de seni çok seviyorum. 💖
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.