Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
• Birçok eleştirmen, sanatın temel özelliklerine değil, eserdeki ahlâksızlık oranına dikkat eder. Bunlar genellikle, halkçı görünerek, sanatın temel özellikleri dışına çıkan eserlere, cinsellik içeren çalışmalara, yoksulluk edebiyatlarıyla süslenmiş hikâyelere önem verirler. Eleştirmenler sanata bir şey katamadıkları gibi, sağlıklı bir eleştiri
Günümüz dunyasinin en iyi tasviri...
Her yerden logolar, amblemler, sloganlar fışkırıyordu. Kadınlar, iç çamaşırlarının ve ayakkabılarının marka etiketinden aldıkları destek nispetinde özgüvenliydiler. Erkekler, otomobillerinin modeline bağlı psikolojik bir hiyerarşi içinde trafikte seyrediyordu. Rekabet kızışmıştı. Kimliği belirsiz düşman, topluma kendi karakterini vermişti. Köleliğin adı konmamış biçimleri devredeydi. Kula kulluk almış yürümüştü. Bir sinir harbi evrenindeydik. Kainat, bütün tuzakların toplamı olan bir tuzağa dönüşmüştü. Sahtelik, aldatma ve avuntuyla karılmış harç, hayatın temelini teşkil ediyordu. Göstermelik neşe, süreğen blöf ve sentetik nezaket prosedürü, bu temel üzerinde yükseliyor. Neşe deliliğin, blöf ihanetin, nezaketse cinayetin bariz ve doğal ipucuydu.
Sayfa 68