Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İçin için gönül ağlar figâne hâcet yok Niçin niçin gönül ağlar beyâne hâcet yok Lisân-ı gamzene dil âşınâ-yı râz olalı Lisân-ı hâl ile de tercemâne hâcet yok Yâni: "Feryât ve figan istemem, gönlüm için için ağlıyor. Niçin ağladığımı da hiç sorma. Senin gözlerinin ifade ettiği gizli sırları, benim gönlüm anladı. Artık hâl diliyle ona tercümanlığa lüzum yok..."
Sayfa 341
Sükut Çığlık Eder!
Arzâ hacet yok, halim sana âyandır...
Reklam
"Arza hâcet yok. Halim sana âyandır..."
AMELSİZ CENNETE GİRİLMEZ
İbrahim Edhem Hazretleri bir gün hamama girmek istedi. Hamamcıya: - Param yok, hamama girmeme müsaade edermisiniz? dedi. Hamamcı, parasız hamama girilmez diyerek hamama sokmadı. İbrahim Edhem Hazretleri ısrar etti ise de hamamcı kabul etmedi. Boynu bükük olarak hamamdan ayrılan İbrahim Edhem Hazretleri, öyle bir bağırış bağırdı ki, yer gök çın çın öttü. Bu sesi duyan halk, ağlamakta olan İbrahim Edhem Hazretlerinin başına toplandı: Bu kadar feryada hacet yok, hamam parasını biz verelimde ağlama! dediler. İbrahim Edhem Hazretleri toplanan kalabalığa şöyle seslendi: - Ey ahali! Siz, benim hamama girmediğim için mi ağladığı- mı sanıyorsunuz? Ben hamama giremediğim için ağlamıyo- rum. Beni dünyadayken parasız hamama bile sokmuyorlar. Yarın ahirette senin cennete girecek bir amelin yok diye kapı- dan geri çevirilirsem benim halim ne olur? diye ağlıyorum. Çünkü Salih ameli olup oraya girmeyi hak etmeyenleri içeri sokmayacaklar, buyurdu.
Eğitim sistemimizin ve sistemin sorgulamayı öğretmeyen öğretmenlerimizin ürünleri olarak yetişen yetişkinler tarafından öğretmenlerimiz yok sayılıyor, asağılanıyor ya da şiddete maruz kalarak öldürülüyor. Eskiden çocuklarını teslim eden, "eti senin kemiği bizim" felsefesiyle öğretmeni kutsal sayan, "öğretmen bugün kulağımı
~Ârza hâcet yok, hâlim sana âyândır. Dile gerek yok,sessizliğim sana beyândır..
Reklam
hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan koşar gibi yürüyüşün karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların uzak uzak yıldızlarla çevrilmiş kainatın karanlık boşluklarında akıp giderken zaman adımla nasıl berabersem öylece beraberiz seninle her saat seninle her dakika seninle her saniye gönlümüz mutluluğa inanmış olmanın gururuyla rahat koltuğumuzun altında birer dinamit gibi kellemiz ve sonra her zaman her ölümlüye aynı şartlar altında kısmet olmıyan gerçekleri görmenin aydınlığı alınlarımızda hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların sen bana kalbim kadar elim kadar yakınsın Attila İlhan
ibrahim, kırılmak puttan eskidir, bilmiyorsun. bilmiyorsun yakmayınca ateş seni burada yangınlar ne turuncu ne zebercet ne ah u figan göğ yarıklarından yağmur taşıyor gözlerime boşluk ve devletle hüzün yetiştiriyorum ayağımı bir suya takılı halde gülenler beni bilmiyor oysa şurama dayanıyorum ibrahim, bütün kemiğimle bıçağa bir uzağın sırtı
Mâmâfih, Türkçülüğe dair bütün bu hareketler sonuçsuz kalacaktı, eğer Türkleri Türkçülük mefkûresi etrafında birleştirerek büyük bir inkıraz tehlikesinden kurtarmaya muvaffak olan büyük bir dâhi zuhur etmeseydi! Bu büyük dâhinin ismini söylemeye hacet yok, bütün cihan bugün Gazi Mustafa Kemal Paşa ismini mukaddes bir kelime addederek her an hürmetle anmaktadır. Evvelce Türkiye'de, Türk milletinin hiçbir mevkii yoktu. Bugün her hak Türk'ündür. Bu topraktaki hâkimiyet Türk hâkimiyetidir; siyasette, harsta, iktisatta hep Türk halkı hâkimdir. Bu kadar kat'i ve büyük inkılâbı yapan zât, Türkçülügün en büyük adamıdır. Çünkü: Düşünmek ve söylemek kolaydır. Fakat, yapmak ve bilhassa muvaffakiyetle neticelendirmek çok güçtür.
Sayfa 20 - KapraKitabı okuyor
Arza hacet yok, halim sana ayandır. Dile gerek yok, sessizliğim sana beyandır. Söze lüzum yok, susuşum sana kelamdır. Kelama ihtiyaç yok, aşk sana figandır. Şems-i Tebrizi
Reklam
-En Güzel Melodi- Şiiri (Ali Parlak- Ozan Türkmen)
-Ögrencilerime- Kiminiz kardelen, kiminiz nergis, Kiminiz hayalde adlı karınca... Dört mevsimde açan çiçek hepiniz, Sınıfın tadı yok, siz olmayınca!.. Soru sorulanda, tetikte gözler, Havada işaret parmaklarınız... "Öğretmenim" diye başlar ilk sözler, Akınca durulmaz ırmaklarınız... Sizdedir hep coşku, sizde heyecan, Oyunlarınızda öyle hürsünüz. Gülsünüz hepiniz gönlümde açan, Adı, "çocuk" olan taze gülsünüz... Tarife ne hacet, ne lüzum var ki, Arı peteğinde bal gibisiniz... Yeni bestelenmiş yanık bir türkü, En güzel melodi sizin sesiniz... Andımız söylenir her sabah erken, Kabarır hislerim sizi görünce... İstiklâl Marşı'nı söyleyin yeter, Ve bir gül gönderin bana ölünce...
Sayfa 21 - Ay YayınlarıKitabı okuyor
Eve Yalnız Dönen Kadınlar!
"Arza hacet yok, halim sana ayandır. Dile gerek yok, sessizliğim sana beyandır. Söze lüzum yok, susuşum sana kelamdır. Kelama ihtiyaç yok, aşk sana figandır." Şemsi Tebrizi
Sayfa 191Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.