Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
'Müslümanlık nerde, bizden geçmiş insanlık bile. Âlem aldatmaksa maksat, aldanan yok, nâfile! Kaç hakikî Müslüman gördümse: Hep makberdedir; Müslümanlık, bilmem amma, galiba göklerdedir!' |M.Akif Ersoy
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hakîkî Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların selâmette kaldığı (zarar görmediği) kimsedir. Hakîkî muhâcir de Allâhü Teâlâ’nın haram kıldığı şeyleri terk eden kimsedir.” (Sahîh-i Buhârî)
Reklam
Hadis-i Şerif
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hakîkî Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların selâmette kaldığı (zarar görmediği) kimsedir. Hakîkî muhâcir de Allâhü Teâlâ’nın haram kıldığı şeyleri terk eden kimsedir.” (Sahîh-i Buhârî)
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Peygamber Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hakîkî Müslüman, elinden ve dilinden Müslümanların selâmette kaldığı (zarar görmediği) kimsedir. Hakîkî muhâcir de Allâhü Teâlâ’nın haram kıldığı şeyleri terk eden kimsedir.” (Sahîh-i Buhârî)
Unutma kendin gibi biri seni bulacak...
Hanım sahabeler mutluluğu halıda, hasırda, gösterişte değil; imanda aradığı için eşlerine "senden dünyalık talebim yok, tek şartım hakiki müslüman olmandır" demişler. Şimdi ise hayaller hiç doymayan nefsi tatmin, fani dunyayi imar etme üzerine... Rabbim kadın-erkek herkesi halden anlayan, tek derdi ve endişesi ahiret olan iyi insanlarla karşılaştırsın.
Reklam
HAKİKİ TEVBE NASIL OLUR?
Tâhâ Suresi'nin 82. Ayet-i Kerime'sinde (meâlen): "Ve şüphesiz ki ben, tevbe ve iman edenleri, salih amel işleyenleri, sonra da doğru yolda ölünceye kadar kararlı bir şekilde devam edenleri elbette çok affediciyimdir." buyurulmuştur. Müslüman bir kimse; Allâhü Teâlâ'ya tevbe etmeli, kalbiyle ona yönelmelidir. Allâhü Teâlâ, kulunun samimi olarak yaptığı tevbesini kabul eder. Tevbe, sözlükte dönmek demektir. Allahü Teâlâ'ya tevbe etmek demek ise Allâhü Teâlâ'ya yönelmek ve günahları terk etmektir. İbadet ve Allah'ın isteklerini yapmaya dönmek de bir tevbedir. Namaz kılmayan birinin namazlarını kılmaya başlaması tevbeye dahildir. İşlediği günahı devamlı işlemiş olsa bile o anda kesin olarak terk etmek, tevbedir. Daha önce işlemiş olduğu günahlardan pişmanlık duymak ve o günahlara bir daha dönmemeye kararlı olmak, tevbedir. İşlenmiş olan günah, eğer bir namazın terki ise muhakkak bunun tevbesi, işlenilen bu günaha pişman olmakla beraber, geçmiş olan namazları kaza etmektir. Oruç ve zekat gibi ibadetlerde de durum böyledir. Eğer günah; haksız yere başkasının malını almak gibi bir günah ise bunun tevbesi pişmanlıkla beraber malı aldığı kimseye geri vermek, artık bu günahı bir daha işlememeye yürekten karar vermektir.
Velhasıl Kelam
Bir şeyler oluyor etrafta Duyuyor ve hissediyorum Ve demek istiyorum ki Bizim hakiki vazifemiz yalnızca Allah Azze ve Celleye kul olmak ve hakiki bir Müslüman olmaya en güzel şekilde gayret etmektir.( Biliyoruz ki biz aciz ve kusurluyuz) Zaman ve insanlar değişir. Küfür kazanmış sanar kendini. Fakat hakikat açık ve beyandır. Sadece küfrün gözleri perdeli olduğu için şimdilik bu hakikati görmeye yetkisi yoktur. Burası dünyadır.!! Ve ben, sen yani biz vazifesini bilen ve O’na itaat eden kullar olmalıyız.
Müslümanlık nerde! Bizden geçmiş insanlık bile... Âlem aldatmaksa maksad, aldanan yok, nafile! Kaç hakîkî Müslüman gördümse: Hep makberdedir; Müslümanlık, bilmem amma, gâlibâ göklerdedir! -Mehmet Akif Ersoy
Çok uzaklara insanoğlunun zor hatırlayacağı çağlara gitti malesef. Sırf Allah rızası için birbirini seven; aile, akraba, arkadaş, komşu, bütün bir toplum birbirlerini sevmiş olsa bugünün acı tablolarına şahit olmazdık. Bana kalırsa bir müslüman herkesi Allah yarattığı için sevmeli ve kendini buna mecbur hissetmeli.Haset etmeden, kin beslemeden "Yaratılanı severiz Yaradandan ötürü" dûstüruyla. Hakiki seven herkes bu uğurda kendine yapılan haksızlıkları görmez. Düşüncesi hep "kul bilmezse hâlık bilir" olur. Allah sevsin bizi, Sevdirsin bizi, Sevindirsin bizi.
zeynepparlak

zeynepparlak

@zeynepparlak_
·
11 Mart 14:06
Nereye gitmişti Allah rızası için birbirini sevmek...
Sayfa 326 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yordu beni şu amalı fakatlı sözler Nerede Yunus'un odunları? Nerede kalemkârın elifleri? Nerede "...emrolunduğun gibi Dosdoğru ol!" diyen Kur'an! Nerede Ömer'i kılıcıyla düzeltenler? Nerede İslâm, nerede hakiki Müslüman? Deli Filozof
BİR DELİNİN ALLAH'A YAZDIĞI MEKTUP
“Ben dünya kürresi, Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden, El-Aziz (Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz, Çaresiz ve kimsesiz bir abdi acizin, Ahir deminde misafiri Azrail’i beklerken, Başhekimlik üzerinden Hâkimler Hakim’inin Dergahı Uluhiyetine son arzuhalimdir..! Ben gam (dertlilik)
742 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.