“O da kim?” dedi Malfoy. Lupin’i fark edince otomatikman bir adım geri çekilmişti. “Yeni hoca.” dedi Harry. Malfoy’un soluk gözleri kısıldı, bir öğretmenin burnunun dibinde kavga çıkaracak kadar budala değildi.
Hagrid, giysilerini düzeltirken Mr Weasley’i neredeyse havaya kaldırarak, “Ona aldırmamalıydın, Arthur,” dedi. “Kokuşmuş olanlar,bütün aile, herkes bilir bunu. Hiçbir Malfoy’un söylediğini dinlemeye değmez. Kötü kan, mesele bu. Hadi yürü, çıkalım burdan.”
"Büyücü düellosu da nedir?" dedi Harry. "Yedeğim olacağını söyledin, yedek ne işe yarar?"
Soğumuş böreği ağzına atarak, pek sıradan bir şey söylüyormuş gibi, "Ölecek olursan yerini alır," dedi Ron.
Harry'nin bakışını fark etti sonra hemen ekledi: "Ama insanlar gerçek büyücü düellolarında ölür. Sen de, Malfoy da, olsa olsa birkaç kıvılcım gönderirsiniz birbirinize, o kadar. Önemli bir zarar verecek kadar büyü bilmiyorsunuz. Zaten senin düellodan kaçağını sanıyordu."
"Ya ben asamı sallayınca bir şey olmazsa?"
Ron akıl verdi: " O zaman asanı fırlatır atar, burnuna bir tane patlatırsın."
Sayfa 139Kitabı okudu
Malfoy hakaret etme konusunda çok iyi bunu inkar edemem.
"Longbottom,beyin altından yapılsaydı,senWeasley'den bile yoksul olurdun."
“Eh neyle ilgilendiğinden kime ne? Sonuçta düşünecek olursan, kim ki o? Sadece aptal bir öğretmen.” Malfoy fiyakalı bir şekilde esnedi. “Yani, önümüzdeki yıl Hogwarts'ta olmayabilirim bile, onun gibi şişman, artık hükmü kalmamış bir ihtiyarın benden hoşlanıp hoşlanmaması umurumda mı?”
Dramione moments
Hermione pulled out her wand. Malfoy stepped backwards. Crabbe and Goyle looked at him for instructions, thoroughly bewildered.
‘C’mon.’ Malfoy muttered, and next moment, all three of them had disappeared into the passageway to the dungeons.
Sayfa 221 - MarathonKitabı okudu