Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ilık bir mart güneşi, iliklerine kadar ısınıyor insan. Böyle havalar, kış sonlarında, çok kişileri mesut eder. Saadet nedir? Herkes saadeti tanımış mıdır bu dünyada?
Sayfa 21 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Seçmediler seçildiler!!!
Havalar ısınıyor ve onlar susadıklarını söyleyemiyorlar. Lütfen bir kap sus bırakın.
Reklam
Göçmen Kuşları Beklerken Havalar ısınıyor Gökyüzünde gözlerim Kalbimde büyük özlem Gök mavi, durgun, suskun Turnaların allıları nerede? Nerede "laklak" eden leylekler? Nicedir görünmüyor güvercinler Kırlangıçlar da uğramadı Kazlar belki de bahardan bihaber Gökyüzünde gözlerim Kalbimde büyük özlem Neredesiniz? Bak gökyüzü matem!.. Deli Filozof
Ilık bir mart güneşi... İliklerine kadar ısınıyor insan. Böyle havalar kış sonlarında çok kişileri mesut eder. Saadet nedir? Herkes saadeti tanımış mıdır bu dünyada? Bu meseleler üzerinde uzun uzun konuşmak mümkün. Kim bilir, belki o zaman ben de bu söylediğim sözden vazgeçerim. Ama zaman zaman ben de kendimi mesut sansam ne çıkar... Büyük saadetlerden hiçbir vakit nasibim olmayacağına göre bunlarla avunayım bari...
Baharın EttikleriKitabı okudu
Havalar ısınıyor içimdeki buzlar eriyor ve ateş yeniden harlanıyor.Üzgünüm ağlayamam üzgünüm konuşamam.Üzgünüm galiba ben artık buralarda barınamam.
Ilık bir mart güneşi, iliklerine kadar ısınıyor insan. Böyle havalar, kış sonlarında, çok kişileri mesut eder. Saadet nedir? Herkes saadeti tanımış mıdır bu dünyada?
Reklam
129 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Nietzsche ile ilk tanışmam çocukken babamın aldığı Bilim ve Çocuk dergisiyle oldu. Bir sayfasında gördüğüm bir resmi hiç unutmam. Bir şövalye ejderha ile savaşmaktaydı, ancak bir sonraki karede şövalyenin yüzü biraz ejderhaya benzerken son karede şövalye ile ejderhanın yüzü aynıydı. Üzerinde Nietzsche'den bir alıntı vardı: "Canavarlarla
Hayat Dediğin Nedir ki?
Hayat Dediğin Nedir ki?Friedrich Nietzsche · Aylak Adam · 20171,434 okunma
Eşekler
Bir damın duldasında hayatı sorgulayan az eşek görmedim ben. Baharın, daha köy işlerinin başlamadığı günlerde eşekleri dışarı salarlardı. Eşekler karı yer yer erimiş balçık zeminde, güneşin altında dikilirler, birbirleriyle oynaşırlardı. Beni hareketli anlarından çok bir put gibi dikili durdukları, düşüncelere daldıkları anlar ilgilendirirdi daha çok. Acaba ne düşünürlerdi? "Ulan," derlerdi belki, "havalar ısınıyor, ekim dikim işleri başlayacak, sahiplerimiz acımayacak yine bizlere, vuracaklar onca yükü sırtlarımıza…" Böyle mi derlerdi? Kim bilir? Bazen de ağlar görürdüm eşekleri. Beni bir eşeğin ağlaması kadar hüzünlendiren az şey vardır. Yükün altında inleye tıslaya giden bir eşek insanda merhamet uyandırır. Ama ben böyle bir durumdan çok iş görmezken ağlayan eşekleri severim. Onları yaşamın "filozofu" hâline getiren kederi ve dahi kaderi düşünürüm.
Ilık bir mart güneşi, iliklerine kadar ısınıyor insan. Böyle havalar, kış sonlarında, çok kişileri mesut eder. Saadet nedir? Herkes saadeti tanımış mıdır bu dünyada? Bu meseleler üzerinde uzun uzun konuşmak mümkün. Kim bilir, belki o zaman ben de bu söylediğim sözden vazgeçerim. Ama zaman zaman ben de kendimi mesut sansam ne çıkar? Büyük saadetlerden hiçbir vakit nasibim olmayacağına göre bunlarla avunayım bari.
Sayfa 19
hiç çıkmasın izin benden
gitmiyorum diyorsam ve ne kadar gidiyorsam yüzme bilmiyorsam ve ne kadar yüzüyorsam şu yüzmediğim suların da cümlesinin dibisin çok sarhoş olsam dediğim her dakika şaraba testisiz yakalanmak gibisin
Reklam
Ben senin bildiğin dervişlerden değilim
bu şiiri yazmak için söküp attım pansumanı yaramdan tam olarak bıçağa kaptırdığım tarafımla sancıyorum al al bu hayat kiminse billahi ben yaşamıyorum al bu hayat kiminse billahi ben sarılan bir yarayı fışkıran bir damardan daha çok sevmiyorum saat kim bilir kaç olacak yine, kaç! bugün bitip dün olacak gece yine gün olacak tam ağzını bozduğun
havalar ısınıyor yar bahar diye ölümlü şeylerle avunmamak vaktidir
93 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.