Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Damla Gül

Damla Gül
@hayalarsizi
Istanbul
20 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
Paulo Freire "Baskı Altında Olanların Pedagojisi" adlı kitabında baskı altında olanın mantığının, kendini ezenin davranışlarını taklit etmek ve onunkine benzer davranışlarla baskıdan kurtulmaya çalışmak olduğunu yazar.
Reklam
Kötülüğün dokunduğu bir yerdeyseniz bunu anlarsınız. O yer, dünyanın geri kalanından daha soğuk ve daha karanlıktır. Güneşin üzerinden geçen bir gölge gibi.
Kabuslarda bazen yüksek bir yerden düşersin. Uyanmak, rüyanın gerçek olmadığını görmek için çabalar, mücadele edersin. Ama seni uyandıracak tek şey... yere çarpmaktır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kaç yaşında olduğumu söyleyemem fakat geçmişte doğru soruları sorup sormadığımı merak etmek için fazla genç, geleceğin bana tüm cevapları getirmesini dilemek için ise fazla yaşlı olduğumu söyleyebilirim.
Sayfa 223Kitabı okudu
Buna hayat denir.
Ve orada öylece geleceği düşlüyordu. Aydınlık, doğru ve hazır bir gelecek. Korkutucu bir hızı yoktu ve hemen köşe başında onu bekliyordu. Sonra Brâs uyandı ve anladı ki; düşlediğin gelecek, seni her zaman o köşe başında beklemiyor olabilir. Hatta çoğunlukla, senin düşlerindeki o gelecekten çok daha farklı olduğunu görürsün. Buna hayat denir.
Reklam
Gençler gazeteyi, karikatürleri okuyup hayatı unutmak için açar. Yaşlılarsa başkalarının ölüm ilanlarını okuyup kendi ölümlerinden kaçar. Benim tavsiyem: Gazetenin kapağını açma ve yaşamaya bak.
Cyrano De Bergerac
"Bu mektup yüz kez yazıldı benim içimde, baştan yazıldı yüz kez de; evet, o artık hazır, evet, artık ruhum bu harflerin içinde, ve bence tek yapmam gereken, onu kopya etmek bir yere." Bu, Cyrano Bergerac'ın aşk mektubu yazarken kullandığı bir cümle. Mektubu hiç düşünmeden yazdığını, çünkü sözcüklerin zaten kalbinde yazılı olduğunu anlatıyor.
Günümüzde kamuoyunu harekete geçirmek için kitle iletişim araçlarına başvurmak gerekiyor. Ama dikkat çekmek için, umursamazlığı kırabilmek için güçlü, ses getirecek bir şeye ihtiyaç var...
Sayfa 125Kitabı okudu
Uyuşturucu ve hapishane: İkisi de aynı madalyonun yüzleri. İkisi de insanları boyunduruk altına sokmak için güç sağlamaya yarıyor... Eğer zarar görmek istiyorsan kendin bilirsin... Ama eğer kafanda hiçbir şeyin yoksa, düşünemiyorsan, hiç kimsesindir...
Sayfa 59 - Aksoy YayıncılıkKitabı okudu
Gerçek dünyada her şey o derece renkli değildir. Zihinsel rahatsızlıklar, sıradan bir insanı, dahi bir kötü haline getirmez.
Reklam
... şimdi zihninin kaygılarla, üzüntüyle dolu olduğunu biliyoruz... ama bu başlangıcın sonu ve sonun başlangıcıydı... tekrar başlayabilirsin, evlat... tekrar başlamalısın, çünkü artık hayatının en zor davasını, kendi hayatındaki gizemi çözdün...
Düşündüm de, dünyayı yaratmak altı günümü aldı... Pazar günü dinlendim... Pazartesi de ne yaptığıma baktım... Ve büyük bir üzüntüye kapıldım... Ünlü "Pazartesi Sendromu"nun kökeni de budur...
Medusa - Zeynep Çolakoğlu
Medusa, barındırdığı düalizm ile birlikte kutsal anne ile baştan çıkarıcı günahkar Lilith arasında gidip gelen eril tarihin kadına dair korkularıyla iç içe bir figürdür.
Sayfa 108Kitabı okudu