“En hasta asır kendini hataya kaptıran asır değildir;hakikatten yüz çeviren,hakikati küçümseyen asırdır...Coşkun heyecanların olduğu yerde güç tükenmemiştir,ümit vardır henüz.Ama ya kıpırdanışlar sona ermiş,nabız durmuş,kalp soğumuşsa... yakın ve önüne geçilmez bir çöküşten başka ne umulabilir?Neden saklamalı?Avrupa’da toplum hızla bir vahim akıbete koşmaktadır.İlletin en korkunç ârazı sinesinde uğuldayan eninler,varlığını alt üst eden sarsıntılar mı?Hayır? İçine yuvarlandığı ölü kayıtsızlığı,derin uyuşukluk.Bu kuru kemik yığınlarını hangi nefes canlandıracak?Din,ahlak,şeref,vazife...en mukaddes umdeler,en asil duygular birer rüya,birer hayalet.Düşüncenin ufuklarında hemen belirip kayboluyorlar,hem de bir daha görünmemek üzere. Benzerine hiçbir zaman şahit olunmayan,hatta tahayyül bile edilmeyen bir olay karşısındayız.Bu hayvanca vurumduymazlığa erişmek için uzun ve ısrarlı çabalar,insan oğlunun vicdan ve aklıyla yorulma bilmeden boğuşması lazımdı.İnsan hakikatın tacidarı imiş.Sevsinler! Bu zavallı yaratık sevinçten,mutluluktan habersiz.Hakikate de,hataya da iğrenerek bakıyor.Ve cehaletinden memnun.Bu utanç verici yozlaşmanın kaynağı:Ruhumuzun zaafı değil,vücuda esir oluşu.Sanıyoruz ki yalnız gördükleri gerçek;başka ne varsa,birer soyutlama,birer hayal.Fizik dünyayı tanıyor sadece,manevi dünya umurunda değil.Düşünceyi uzviyetinin bir eseri sayıyor,maddeleştiriyor onu.
Ağustos Ayı Hikaye/Deneme Etkinliği
Yazar: https://1000kitap.com/KadimTataroglu
Hikaye Adı : İmone & Marua
Link: #32245459
Ressam : 3 Ayrı Ressam
+15
hizliresim.com/Z3OonA
Kral'ın tutumu olduğundan daha samimi gibi duruyordu. Halkın bir bölümüne kalenin dışındaki han da bir yer ayırtmış yeni evleneceği eşi olacak olan Elamone'ye bir
Hayır, hayat kanlı bir büyüklük ve vahşi bir güzelliği içeren bir vizyon, alışılmamış bir nesne değildir; us ve sanatın karşısında yer alıp dünya durdukça duracak bir nesne kimliğiyle biz normal dışı kişilere sunar kendini; normal, yakışık alır ve sevilmeye değer şey, bizim özlemlerimizin ülkesidir, o baştan çıkarıcı bayalığı içinde hayattır bu ülke!
Sayfa 179
...Parvus, süreç içinde kapitalist ekonominin krizlerinin Karl Marks’ın kırk yıl önce düşünebileceğinden çok daha ağır olacağını söyleme cesaretinde bulunmuştu'
(...)
Düşünceleri yaşadığı dönemin çok önündeydi; ekonomik gelişimin ulusal devletin sınırlarını parçaladığı, ülke ekonomilerinin dünya pazarı içinde bütünleştiği, Avrupa’nın, ekonomik ve politik olarak yeni gelişen Amerika ve Rusya gibi iki büyük devletin arasında kaldığı yönündeki tespitler bugün bize son derece doğal gelebilir. Ancak 19. yüzyılın sonlarında Parvus’un Alman yoldaşları için bu açılımlar anlaşılır gibi değidi. 1900’lerde parlamentoda, korumalı gümrük veya serbest ticarete evet mi hayır mı tartışmaları yapılırken parti yönetimi, bu sorunun burjuvazinin iç sorunu olduğunu ilan etmişti; Alman sosyal-demokrasisi bu soruna “yabancı’ydı. Bebel ve Liebknecht gibi parlamento pratisyenlerinin, ekonomiyle ilgili bu politik tartışmalarda yeterli olmadıkları açıktı Help- hand’m, proletaryanın da yararına olacak serbest dünya pazarının gerekliliğine ilişkin argümanları Alman sosyal-demokrasisi içinde doğru dürüst takdir edilmemişti
MUNIS (MOIZ) TEKİNALP
Türkçülük fikri Türklere mahsus olmakla birlikte bir istisnası bulunmaktadır. 1883 tarihinde Selanik-Serez'de doğan Musevi İshak Kohen'in oğlu Moiz Kohen dini inancını değiştirmeden Türkçülük fikrinin ilk mensuplarından, teorisyenlerinden ve müdafiilerinden olmuştur. Beşi kız, dört erkek kardeşin en küçüğüdür. Erkek
