Gülün yüzünde çiy tanesi nevruzun ne hoş;
Yeşillikte canı aydınlatan yüzün ne hoş;
Geçmiş gitmiş gün üstüne ne söylesen boş:
Bırak dünü, hoş et gönlünü, bak bugün ne hoş.
Bilgisizliğimi sundum durdum âleme;
Bir yoksulluk karanlığı çöktü gönlüme;
Utandım günahımdan, müslümanlığımdan:
Bundan böyle zünnar takacağım belime.
İmru'l-Kays şöyle diyor:
"Hayırlı sabahlar ey eski harabeler,
İyi miydi eski asırların sakinleri?
Sadece Mutlu ve müreffehler mi,
Kaygısız ve korkusuz muydu geceleri?"