Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Uzun zaman olmuştu, önceden her gün yapmış olduğum hayat üzerine düşünme eylemini yapmayalı. İnsan bazen yaşadığı yoğunluktan fırsat bulamayabiliyor. Dünya hayatı bir girdap gibi, elini uzatıyorsun kolunu alıyor. Kolunu uzatıyorsun bütün vücudunu içine çekivermiş. Ben bunu ne zaman farketsem kendimde yine hayvanlaştım diyorum. Neyse... Bugün
Körlük kitabının gördükleri
Körlük
Körlük
Körlük kitabını tam da salgın yaşadığımız bi dönemde okumak iyi mi oldu kötü mü bilmiyorum ama etkileyeciliğini çok daha arttırdığına eminim. Bi bakıma ileriye bakmak gibiydi , bi şeyler kontrolden çıkarsa iş hayal bile edemeyeceğimiz bi konuma gidebilir. Şu an temel ihtiyaç olarak gözümüz kapalı yaptığımız şeyler bizim için külfet
Reklam
ŞUBAT AYI HİKÂYE ETKİNLİĞİ /"OKUR-YAŞAR"
Sobanın çıtırtıları anlatılmış olandan yola çıkarak, anlatılmamış olanı onaylıyordu... Çünkü titreyen herşey bir parça masum, bir parça sahiplenilesiydi...Bizim olmayanı bile, sarmanın güdüsü, içimizde ki sisin titreyen yüreğiydi...Söz gelimi hırçınlığın titrettiği sesi, bir gözyaşı sahiplenirdi... Babasından korkarak titreyen o tazecik yüreği,
Aşkta Kaldık 1.
(Sevgi Apt. sakinleri gece uykusuna yatmışlardır. Ferit ve Berna ikisi de aynı saatte apt. girerler. Asansörü beklemektedirler... ) Ferit - İyi akşamlar. Berna - Teşekkür ederim. (Asansör gelmiştir. Ferit şık bir hareketle asansörün kapısını açar. Berna hanıma buyurun gibisinden jest yapar. Ferit dokuza ve aynı şekilde iki numaraya basar.