Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
384 syf.
9/10 puan verdi
………..………………………………………………………………
Bir süre önce, 80'lerin kült filmlerinden birini incelerken – Jean-Jacques Beneix'in 37°2 Le Matin (Betty Blue)- Temelini oluşturan romanı okumak istedim: Philippe Djian tarafından yazılan ve 1985'te Bernard Barrault editions tarafından yayınlanan bir roman.
Bu romanın hikayesi isimsiz bir
Sürprizlerle dolu bir seri Yaban Çiçeği benim adıma. Kapağa aldanmamak lazım dediğim örnek bir kitap. Aile, güven, hüzün, mutluluk, dostluk, fedakarlık, aşk ve aitlik sanırım en güzel şekilde tanımlar bu seriyi size.
Geçiyor mu tüm duygular hakikaten diye soracak olursanız, evet derdim. Hani bir arkadaşınızın hikayesini dinlersiniz ve onun adına çok mutlu olursunuz ya işte öylesine samimi ve içtendi. Her birine veda etmek zor ama her şeyin bir sonu var diyebiliriz. Benim içim sıkılsa sarılacak bir kitap köşeme aldığım serinin son kitabında Thayer ve Salem'in aile oluşlarından sonraki süreci okuyoruz. İki çocuğu ile mutlu bir evlilik sürecindeyken üçüncü çocuğu düşünmeye başlarlar. Bu bebek sevinci pekte kolay gelmeyecektir.
Tertemiz bir aşk masalı kıvamında sizi gülümesetecek bu hikayeyi okumanızı çok isterim. Hala Holmes ailesinden pek kopmuş değilim. Caleb ise ayrı bir değerde benim için. Bası sahneler küçük okurlar için henüz erken o yüzden yetişkin okurlar için tavsiyemdir.
#yabancicegiveda #enduranceofwildflowers #micaleasmeltzer #renkitap
120 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın yazıldığı döneme kadar felsefeciler aşkı neredeyse hiç konu olarak ele almamışlar. Yazarımız da ben alivereyim bari demiş. Aşkın metafiziği başlığını da atmış ama içerik olarak, kendince doğru olduğu düşünceleri o kadar sivri bir dil ve sertçe anlatmış ki. Yer yer kadınlara, yer yer de ikili ilişkilere baya bı veristirmis. Aşktan falan bahsedecek sanıyorsanız sanmayın. Adama gore zaten aşk yok cinsel istek her şeyin başı. Kitabın büyük bir bölümünde de oglancilik ve eşcinsellik konusunu ıslatıp ıslatıp anlatmış. Bana sıkıcı geldi açıkçası, çok öyle beklentiye girilecek bir kitap olarak gormuyorum. Okumak için acele etmeye gerek yok.
·
Puan vermedi
Kitabın yazıldığı döneme kadar felsefeciler aşkı neredeyse hiç konu olarak ele almamışlar. Yazarımız da ben alivereyim bari demiş. Aşkın metafiziği başlığını da atmış ama içerik olarak, kendince doğru olduğu düşünceleri o kadar sivri bir dil ve sertçe anlatmış ki. Yer yer kadınlara, yer yer de ikili ilişkilere baya bı veristirmis. Aşktan falan bahsedecek sanıyorsanız sanmayın. Adama gore zaten aşk yok cinsel istek her şeyin başı. Kitabın büyük bir bölümünde de oglancilik ve eşcinsellik konusunu ıslatıp ıslatıp anlatmış. Bana sıkıcı geldi açıkçası, çok öyle beklentiye girilecek bir kitap olarak gormuyorum. Okumak için acele etmeye gerek yok.
FİKRİYAT
Emre Ece
Hayatın Ön Sözü
Kuzdan mesken kafa ütüleyen kuzgun
Daktilo ile yazılmış kasvetli bir hava
Radyolarda fısıldanan Ophelia'dan rayihane bahçe
“Onsuz bir hiç, onunla her şeydi!” AŞK…
“Kim iyilik yapıyordu, kim kötülük? Düşmanlıklar ile dostluklar, kinler ile sevgiler sarmaş dolaş… Zihinlerinde birbirlerini takip eden iki soru kaldı:
Sevgili uğruna kurban olan kim? Hangimiz hakikatli?
Yine bir İskender Pala farkı… İskender Pala’nın muazzam kalemi, bakış açısı, aşk yorumu! Haddime değildir ki eserlerini nakış nakış dokuyan,
