''Edep bir taç imiş nuru Hudâ'dan, Giy o tacı emin ol her beladan''
Sayfa 40 - Eşik YayınlarıKitabı okuyor
Sakınan gözünü haramdan Duyar lezzetini imanın Gören ihtiyacını ehli fakrın Duyar lezzetini imanın Seherlerde anan Hüdâ'yı Duyar lezzetini imanın Mahrum etme Allah'ım Duyur lezzetini imanın
Sayfa 83 - Parana YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kader-ü kazaya karşı durursun Ya Hüda! Rıza, deyip durursun Dön bir bak haline başına gelenlere sabrediyor musun yoksa söylenip duruyor musun? Sen O' ndan razı mısın ki? O, senden razı olsun?
Sayfa 47 - Parana YayınlarıKitabı okudu
Hüda ya yakınlık dileyen Sanmasın tââtte kesretten olur İtidâl ile devamı tâât eden Sanmasın Hüda'dan ırak olur Makbûl olan, ibadetlerin çokluğu değil az da olsa devamlı olmasıdır. Mermeri delen, suyun gücü değil damlaların devamlılığıdır.
Sayfa 40 - Parana YayınlarıKitabı okudu
Açılır bahtımız bir gün Böyle baktıkça batmaz ya, Sebepler halk eder Hâlik Kerem bâbın kapatmaz ya Benim Hakk'a münâcâtım Değildir rızk için haşa! Hüdâ Rezzak-ı âlemdir Rızıksız kul yaratmaz ya...
Ezelde kaynaşan ervâha ayrılık var mı? Cihan yıkılsa bu vahdetvyerinden oynar mı? Olunca minberimiz, Arş,ımız, Hudâ'mız bir; Benim de beklediğim nûr onun da gâyesidir.
Sayfa 373Kitabı okudu
Reklam
. Takdîr-i Hudâ , kuvve-i bâzû ile dönmez Bir şem’a ki Mevlâ yaka, üflemekle sönmez . .
Niçin küfrân eder insân, Hudâ ni'met verir iken, Utanmayıp eder isyân, kamûyu ol görür iken. Beher an hamdü şükretmez, dahî ihsânı fikretmez, Hergün Hakkı zikretmez, bedende cân durur iken?
Âdeme muttasıl ol ta ki cüdâ olmayasın Secdeler eyle ki merdud-ı Huda olmayasın Baban Âdem Aleyhisselam’a benze onun gibi davran, iblise çekme, secdeler et, reddedilme, tard edilme. Şeyh Galip
Sayfa 127Kitabı okudu
Hudâ kerimdir elbette eylemez mahrûm Merâmına erişir her kişi Hudâ diyerek Şeyhülislam Yahyâ
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
Bak kitab-ı kâinatın safha-i rengînin Hâme-i zerrîn-i kudret, gör ne tasvir eylemiş. Kalmamış bir nokta-i muzlim, çeşm-i dil erbabına Sanki âyâtın Huda, nur ile tahrir eylemiş.
Hayyam...
"Gün gelir, dudaklarını yalayacak zamanı bile alır elinden Hüda."
Pâk eyle gönül çeşmesini, tâ durulunca, Dik tut gözünü gönlüne gönlün göz olunca. İnkârı ko, dil destisini ol çeşmeye tut dur. Ol âb-ı sefâ bahş ola, tâ bu desti dolunca. Çün Hak seni gönül kapısına bekçi etti, Dur kapıda, gayrı koma tâ anı bulunca. Sen çık aradan hânesini sahibine ver, Bî-şek gelir Allah evine sen savulunca. Evvel koma kim sonra çıkarmak güç olur güç, Şeytân çerisi hâne-i kalbe koyulunca. Çektik bu cihân içre nice mihnet ü zahmet, Ol pîr-i Hüda mürşid-i kâmili bulunca. Lâmiî Dede
Sayfa 84 - Server yayınları (1.cilt)Kitabı okuyor
Nabi...
Arifin gönlün Huda gam-gin eder şad eylemez / Bende-i makbûlünü Mevlâsı âzâd eylemez. (Allah arifin gönlünü gam içinde tutar, serbest bırakmaz. Zira efendisi hizmetinden memnun olduğu kölesini azat etmez).
Sayfa 149Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.