Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Doğanın sahibi gibi davranmamızın sonucu olarak; doğa bizi evlerimize hapsetti. Umarım cezamız bitince ıslah olmuş olarak çıkarız ve doğaya hükmetmek yerine, doğanın misafiri olduğumuz bilinciyle hareket etmeye başlarız.
The Great Dictator, 1940, Charles Chaplin
Üzgünüm ama bir İmparator olmak istemiyorum. Bu iş bana göre değil. Artık kimseye hükmetmek ya da bir yeri fethetmek istemiyorum. Yahudi, zenci, beyaz fark etmez; imkanım olan herkese yardım etmek istiyorum. İnsanlar böyledir; hepimiz birbirimize yardım etmek isteriz. Etrafımızdakilerin sefaletiyle değil, mutluluğuyla yaşamak isteriz. Dünyada
Reklam
Hayırlı sabahlar hayırlı cumalar
Babaannem derdi ki: "Gel" deyince geleni değil gelmeyince, soranı bil. "Dur" deyince duranı değil durmayınca, tutanı bil. "Bil" deyince, bileni değil bilmeyince, diyeni bil. "Sor" deyince soranı değil sormayınca, saranı bil... Kolay değildir hatıra hükmetmek... Maskeler de bir gün düşer… Dile dil vereni değil, gönle gönül vereni bil... //MERAL DEMİR
İyi geceler...
Başkalarını bilmek keskin zekadır, kendini bilmek bilgelik. Başkalarına hükmetmek kuvvettir, kendine hükmetmek yücelik. Yeter miktarı bilmek zenginliktir, en önde olmak içteki ikrar. Yerini bildikçe hayatta kalır insan ve aldığı soluk verdiği kadarsa uzun bir hayattır yaşadığı.
Lao Tzu
Lao Tzu
youtu.be/TK1Ij_-mank
YunusEmreAskınYolculugu
Gönül ruh'tur Yunus'um. Beden hayvandır. Bu ikisi savaşır durur. Şu bir avuç topraktan, bir avuç su'dan faniye, hükmetmek için.. Öyle bir savaş ki, kâfir ile inananların bitmez savaşı gibi. Mütamadiyen bir savaş. İçimizde bizden habersiz.
Mânevî hastalıklar
1.Ye's (Ümitsizlik) 2.Yalan 3.Adâvet / Düşmanlık 4.Ucb (Kendini beğenme) 5.Gurûr /Tekebbür (Kibirlenme, kendini büyük sayma) 6.Sû-i zan (Bir kimse hakkında kötü düşünceye sahip olma) 7.İstibdat / Tahakküm (Zorbalık etme; zorla hükmetme mânevî baskı. Diktatörlük) 8.Bencillik (Hodbin, Hodgâm) 9.Haset (Başkasının iyi hâlini istememe;
Reklam
Herkese günaydın)
Başkalarına hükmetmek güçtür, kendine hükmetmek gerçek kudrettir. Lao Tzu
Başkalarını bilen kimse bilgili, kendini bilen kimse bilgedir. Başkalarını yönetmek kuvvet; kendine hükmetmek ise iradedir.
Lao Tzu
Lao Tzu
Atatürk, 1935 yılında Amerikalı gazeteci Gladys Baker'e şöyle demiştir:
Ben diktatör değilim. Benim kuvvetim olduğunu söylüyorlar, evet, bu doğrudur. Benim arzu edip de yapamayacağım bir şey yoktur. Çünkü ben zorâki ve insafsızca hareket etmesini bilmem. Diktatör, diğerlerine boyun eğdirendir. Ben kalpleri kırarak değil, kazanarak hükmetmek isterim.
RAMAZAN;
Eğer kalp kırmamaksa, gönül almaksa, gücü yettiği halde her acısını sadece Rabbine bırakmaksa; * Gönül orucunuz mübarek olsun. Dilini temiz tutmak, rızkına şükretmek, derdini yalnız Allah'a sunmak, doğruyu tavsiye etmek ise; Dil orucunuz mübarek olsun. * Gözünü haramdan sakınmak, güzel bakmak, güzeli görmek, gördüğüne hüsn-ü zan ile hükmetmek ise; Göz orucunuz mübarek olsun * Kulağını gıybete kapatmak, Kura'n sesine açmak, doğru tavsiye dinlemek, hakk kelamı duymaksa; Kulak orucunuz mübarek olsun * Güzel düşünmek, bedeni hak yolunda yormak, kötü işlerden kaçmak, kul hakkına dikkat etmekse; * Bedeninizin, aklınızın ve ruhunuzun orucu mübarek olsun. Dualarda Buluşalım ♥
Reklam
ÖLÜM VAR YA ÖMER!
Hz. Ömer adaletle hükmetmek, haktan ayrılmamak ve ölümü hatırlamak için bir adam buldu ve ona dedi ki: Her sabah kapımı çalıp, "Ölüm var ey Ömer, ölüm var!" diyeceksin. Ben de sana ücret olarak bir altın ödeyeceğim. Adam şaşkındı, ancak iyi bir iş bulmanın sevinciyle her sabah Halife Ömer'in kapısını çalıp, Ölüm var ey Ömer, ölüm var!" diyerek uyarısını yapmaya ve ardından parasını alıp gitmeye başladı. O günden sonra her sabah bu sahne tekrarlanır ve görenlerin meraklı bakışları altında adamcağız hatırlatmasın yapardı. Aradan aylar geçti, Hz. Ömer'e ölümü hatırlatmak üzere adam yine geldi. Hz. Ömer dışarı çıktı, ancak bu sefer adamı konuşturmadı: Al bu ücretini ve git, bundan sonra gelmene gerek yok, deyince adam sebebini merak edip sordu. Hz. Ömer, "Çünkü bu sabah aynada sakalımda ak bir tel gördüm. Ben her sabah çoğalan ak telleri gördükçe o sözü kendi kendime hatırlayacağım..." diye cevap verdi.
İlginç bir ifade: "Mukteza-yı zâhire [dışın gerekliliklerine] göre hükmetmek cahillerin âdetidir; mukteza-yı bâtına [için gerekliliklerine] göre hükmetmek ise âriflerin; âlimler/âkiller ise mukteza-yı hâle [durumun/davranışın/tutumun gerekliliklerine] göre hükmederler."
1.059 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.