Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bayırotti

Bayırotti
@huseyinefebayir
Tarih/Arkeoloji/Mitoloji
“Türk olmak zordur, dünyayla savaşırsın.Ama Türk olmamak daha zordur; çünkü Türk’le savaşırsın!”
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
“Alamut’a giren ya katile ya da deliye dönüşüyor.”
Sayfa 481Kitabı okudu
Yazı ve Sanatlar
Mühürlerin hem pratik hem de sihir niteliğinde olmak üzere geniş çaplı birçok işlevi vardı. Görünüşe bakılırsa bazılarının nazardan koruma güçleri vardı; bazılarının ise daha önce de görmüş olduğumuz gibi , geniş bir kesimi okuma yazma bilmeyen bir toplumda imza yerine kullanılıyordu.
Sayfa 209Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşam, Ölüm ve Evrenin anlamı
Mezarlarda yiyecek, giyecek, süs eşyası, alet, silah ve hatta müzik aletleri ile oyunlar bulunur. Ölümden sonraki yaşamın, “Işıktan yoksun yaşarlar, toz onların nevalesi, çamur yiyecekleridir. Karanlıkta yaşarlar ve kuşlar gibi giyinirler.” şeklinde tasvir edildiği İnanna’nın yeraltı dünyasına inişi miti gibi, Sümer metinlerinin bazı kısımlarında betimlenmektedir.
Sayfa 141Kitabı okudu
Zigguratların isimleri birçok örnekte kesinlikle dağ sözcüğünü içermektedir; ancak bunu yalnızca bu yapıların büyüklüğüne ve biçimine yapılmış bir göndermeden ibaret olması da mümkündür. Musa, on emri almak için dağa çıkmıştır ve Eski Ahit’in Tanrısı sıkça Musa’nın Kutsal Dağı’na atıfta bulunmaktadır.
Reklam
Koca Sinan Paşa ve Telhîsleri
Bu döneme vezirler arasında kıyasıya rekabet damgasını vurmuştur. İktidarı kaybedene katil uygulaması dikkati çeker. Rakip paşalar Harem desteğiyle bir dolap kurma, öç alma imkânına sahip oluyor yahut saraya karşı ulemâyı,sipahi veya yeniçeriyi kullanabiliyordu.
Sayfa 353Kitabı okudu
Esrâr-i ilâhiyeyi keşif
17. yyda Cinci Hoca gibi müneccim-başı Hüseyin Efendi, geleceğe dair kehânetleriyle şöhret yaptı, yirmi yıl(1630-1650) sarayda müneccim-başılıkta, küçük büyük tüm devlet adamlarını kendine bağladı. Hüseyin, bu yolla inanılmaz servetler yığdı.Vekîl-i kâinât sıfatıyla “esrâr-i ilâhiyeyi keşfediyor, sarayın,pâdişah ve Harem’in kararlarını etkiliyordu.
Sayfa 277Kitabı okudu
Sultan 1. İbrahim
Bir ara , saraydaki köşklerin samur kürk ve kıymetli kumaşlarla döşenmesi pâdişahın fermânı oldu. Samur getirmeyen kimse göreve atanamazdı.
Sayfa 245Kitabı okudu
4. Murad
Sultan Murad çabuk hiddete gelen , cezalarında aşırı bir karakterde idi. Reâya şikâyetlerini ciddiye alır , vali ve kadıları bu yüzden cellâdın satırı altına gönderirdi.
Sayfa 227Kitabı okudu
2.Osman
Bir şâh-i âlîşân iken şâh-i cihâna kıydılar Gayretlü genc arslan iken şâh-i cihâna kıydılar
Sayfa 176Kitabı okudu
Reklam
Saltanat Verâsetinde Değişiklik
3. Mehmed’in oğlu Ahmed , sancağa gönderilmemiş , sarayda tutulmuştu. Bundan sonra Osmanlı tahtına çıkan sultanlar hep haremde özel bir dairede tutulacak , bunun sonucu , bazı istisnalar dışında deneyimsiz , zayıf iradeli , psikolojik sorunlu şehzâdeler , Kafes’ten alınıp tahta oturtulacaktır. Pâdişahın Osmanlı devlet sisteminde daima tek mutlak otorite kaynağı durumu göz önüne alınırsa , kafes usûlünü , Osmanlı Devleti’nde kargaşa ve çöküşte birinci derece rol oynayan nedenler arasında saymak gereği anlaşılır.
2.Selim Sarhoş Selim diye ün salmış , bir hamam âleminde düşüp ölmüştür ; 28 yaşında tahta çıkan 3. Murad (1574-1595) kadınlara aşırı düşkünlüğü (130 çocuğu olmuş) , içki âlemleri , bir şeyhe bağımlılığı yüzünden Osmanlı kargaşa dönemini açan sultanlar olarak bilinir.
3.Murad (1574-1595) döneminde pâdişah , harem kadınlarına bağımlı hale düşmüştür. Sultan Murad üzerinde nüfuz sahibi kadınlae başta , Vâlide Sultan Nûrbânû , onun ölümünden sonra pâdişahın hâsekisi Venedikli Safiye , pâdişahın kız kardeşi Sokollu’nun eşi Esmâ Sultan ve pâdişaha câriyeler sunan Canfedâ Hatun , haremin başı vâlide sultanlar pâdişahlar üzerinde hâkim hatunlar olmuş , genel politikada ağır basan bir rol sahibi olmuşlardır.
Kanunî’den sonra 2. Selim(1566-1574) çoğu vaktini işret meclislerinde , hamam âlemlerinde geçiren bir pâdişah olarak tanınır.
Reâya Durumu
Bir rivâyete göre,Kanunî Sultan Süleyman’ın bulunduğu bir mecliste sormuşlar, “Efendimiz kimdir ?” Doğal olarak herkes pâdişahı göstermiş , Kanunî son söz olarak, “Hayır, efendimiz köylüdür, raiyettir” demiş.
“Moğolların en büyük özelliği, çok kısa bir sürede çok büyük bir imparatorluk coğrafyasına sahip olmaları; bununla beraber , aynı bölgelerden kısa bir süre içinde çekilmeleridir.”
Sayfa 203Kitabı okudu
Reklam
“Büyük adamın rolünü o kadar büyütmeyin ; kaya çürür, kayanın altı çürür, boşalır ve o kayaya şöylesine dokunan onu yıkmış olur.”
Sayfa 179Kitabı okudu
“Türk kimliği ve şuuru ; tarih kitabı okutarak , tarihî piyes seyrederek , tarihî film çekerek veya şiirler , müzikle oluşmuş değildir. Doğrudan doğruya kan , ateş ve kavga ile oluşmuş. Bu nedenle Türk kimliğine sahip olan adam , Xénophobia olmuştur ; ister kabul edin ister etmeyin ama bu böyledir. Xénophobia böyle dramatik bir tarihin sonucudur. Halk nezdinde bunun düzelmesi çok zaman alabilir , dahası bunun aksine durumlar tezahür ettiği takdirde toplumda bu duygu devam edecektir.”
“Türkler olmadan bir dünya tarihi yazmak mümkün değildir.”
Kral I. Amenemhet
“Tanımadığınız kişilere dikkat edin , onların ne planladığını fark edemezsiniz. Ne kardeşinize ne de dostunuza güvenin ; yakın dostlar edinmeyin , bunlar tümüyle değersizdir. Kendinizi kendinize saklayın çünkü kötü gün geldiğinde hiç kimse takipçilerinin sadakatini talep edemez. Dilenciye cömert davrandım , yetime değer verdim , fakire bolca verdim ; ancak ekmeğimi yiyen bana karşı çıktı , güvendiğim bana karşı komplo kurdu.”
Sayfa 135Kitabı okudu
“Bilginizden dolayı kibirli olmayın ve her şeyi bildiğinizi sanmayın. Bilgelerden olduğu kadar cahillerden de tavsiye alın çünkü her şeyi asla bilemezsiniz. Hiçbir sanatçı kendi becerisinin tam anlamıyla ustası olamaz.”
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
“Ey aşk ! Sen zalim olduğun kadar da kuvvetli ve acımasız bir hâkim gibisin !”