Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Kalb-i Sürur
İnsan bu dünyada neyi arar diye düşündüm ve çok fazla verilebilecek cevap geldi aklıma. Her insanın aradığı farklıydı belki de bundandır sebebi. Ama en temel cevap sürur, mutluluk değil midir? Medar-ı sürur arayışı içindeyiz hepimiz ama elde ediş yollarımız farklı, benim mutlu olacağım belki bir başkasını üzer, bir başkasının mutluluğu beni. Ama özümüzde hepimizin amacı mutlu olmaktır bir ömrü bunun için yaşarız. Doğru yaşadıkça sürura erer insan ama herkesin doğrusu da farklıdır. Mesela bir mümin yalnız başına mutlu olamaz çünkü ümmet bilinci olan insan için bir olmanın verdiği huzur başkadır. Hak yolda ilerledikçe, rabbinin emirlerine yasaklarına uydukça mutluluk kaplar içini. İnsanın varoluş amacının, fıtratına uygun yaşamın içinde olmanın verdiği bir mutluluktur bu. Elbette dünyalık şeyler de mutlu eder bunun peşinde de koşar, nefis bunu da arzular ama dengeyi korumak bize düşüyor. Dünya mutluluğu değil ahiret mutluluğunun gerçek olduğunu unutmamak gerekir. Zaten insan yaşarken tam anlamıyla kalbi sürura eremez. Arayış ömür boyu devam eder hep eksik gelir o mutluluk, sanki aradığı tam olarak bu değildir. Son nefesini verene kadar arar. İşte bunun sebebi esas arayışın vuslata ermek olmasıdır. O'na kavuşunca, cenneti kazanınca artık kalp mutmain olur, sürura erer. Allahım senin yolunda sevinçlerle dolu, mükafatında. Bizi başka yola saptırmadan dosdoğru sana ulaşmayı nasip et 🤲🏻 (Öyleyse mutluluğu bulmak için dua eder dua beklerim ✨)
Hoş hafta sonu dilerim
Tam 30 dakikadır sağanak yağmurun altındayım..Öyle hoş ve öyle huzur verici ki ne güzel bir his tepeden tırnağa sırılsıklam olsam da biraz mutluluk verdiğini hissettim..🤭
Reklam
Bir doğum günü meselesi
Bu dünyayı şereflendirdiğim gün hastalık ile başladım yaşama, oysa dua edilerek, çok fazla istenmiş bir çocuktum. Şimdiye kadar her yıl bir hastane meceram, ameliyatım, yaralarım oldu ama tüm bunlara rağmen savaşmaktan, bir şeyler için çabalamaktan vazgeçmedim, çünkü kalbime, yüreğime, içimdeki merhamete güvendim hep. Beşinci sınıftan bu yana koltuk değneği kullanıyorum, tıp çok gelişip bir mucize yaratana kadar da kullanmaya devam edeceğim. İlk zamanlarda bundan utandığım doğrudur ama şimdi attığım, atabildiğim her adımla gurur duyuyorum. Her şeyimle kendimi çok seviyorum; zorlanarak atabildiğim adımlarımla, ne kadar zararını görsem de içimdeki merhametimle, başkalarının tabiriyle eşşek gözlerimle... Yeni yaşım her zaman olduğu gibi bana güç, kuvvet, sağlık, huzur, mutluluk ve çokça güzellik getirsin. Ben iyi ki varım, iyi ki doğdum.
Günaydın
Bir pencerenin kenarında bir fincan kahvede yayılan o büyüleyici koku, elinde en sevdiğin kitap ve elbette yalnızlık. İşte, huzur ve mutluluk yalnızca bu üç şeyde gizlidir.” music.youtube.com/watch?v=bziPmqU...
🧠: ev nedir? 🫀: Dört tarafı hüzünle kaplı, çatısından gözyaşı sızdıran, bütün olumsuzluklara rağmen içi; sonsuz mutluluk, huzur, umut, ve hayallerle süslenmiş deli bir gönül..
ESAS OLAN PAYLAŞMAK
Bu yazımda birkaç konudan, birkaç meseleden, birkaç fikirden görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Paylaşmak güzeldir esasına dayanarak duygu ve düşüncelerimi dile getirmek istiyorum. Samimiyetle samimi cümleler kurmaya gayret edeceğim. Beni okuyanlar, doğal yazdığımı ve sade bir dil kullanmaya özen gösterdiğimi bilir! Beni ve kalemimi
Reklam
GÖNLÜMÜN BAHARI
GÖNLÜMÜN BAHARI bahar geldi güneş gülümsüyor bize ben de tebessüm ediyorum güneşe seviyorum hayatı, dünyayı, mutluluk diliyorum bu güzel havada dosta, eşe hayat karşımıza ne çıkarırsa çıkarsın asla eksilmesin sizde tevekkül ve neş'e şiir yazmak istiyor insan bu havada, eşe, dosta, kuşlara, bahara, güneşe başarıya doğru koşun zaferler
Kazanırken neyi kaybettin?
Yalnızca, ilerdeki bir hedef için yaşamak, sığ bir şeydir. Yaşamı dağın tepesi değil, eğimleri ayakta tutar. Her şeyin büyüdüğü yerdir burası. Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı, Robert M. Pirsig Sosyal medya paylaşımlarında denk geldiğim bir şaka var: Antik felsefe “Ben kimim?” sorusuyla başladı, insanların yaygın kişilik sorunu yaşadığı
Yeni güne merhaba
Yeni bir gün daha doğdu üzerimize!! Sevgisini, samimiyetini, mutluluğunu alan gelsin Yeni bir sayfa açalım, İçine mutluluk ve huzur saçalım Dünün kötü anılarından vaz geçelim Haydi yeni güne bismillah
ASR-I SAADET İslam Tarihi, Peygamber Efendimizden (s.a.v.) itibaren; Asr-1 Saâdet devri, Hulefa-i Raşidin, Emeviler, Abbasiler, Selçuklular, Osmanlılar gibi farklı dönemlere ayrılmıştır. Bu devirlerin başında yer alan Peygamber Efendimizin (s.a.v.) devrine âlimler, huzur ve mutluluk manasına gelen "Asr-ı Saâdet" ismini vermişlerdir. Asr-1 Saâdette, Ashab-ı Kiram efendilerimiz onun rehberliğinde, dinimizin bütün emirlerini anlamaya çalışmış, yaşamış ve yaşatmışlardı. Peygamber Efendimizin (s.a.v.) eğitim ve terbiyesinden geçmiş olan Sahabi efendilerimiz, İslam'a gönülden bağlanmışlardı. İhlasla Allâhü Teâlâ'ya ibadet etmişler, Peygamber Efendimize de (s.a.v.) gönülden bağlanmışlardı. Zikirlerini, fikirlerini, ruhlarını, düşüncelerini ve yaşayışlarını Peygamber Efendimizin (s.a.v.) istediği gibi şekillendirmişlerdi. Kur'an-ı Kerim ve sünnet-i seniyye, onların hayatlarına yön veren rehberleri idi. İnandıkları İslam davasını her şeyin üstünde tutuyorlardı. Dinleri uğruna mallarını, hatta canlarını feda etmede zerre kadar tereddüt etmiyorlardı. Bu inanç ve yaşayışa sahip olan zatlardan oluşan İslam toplumunda, kalbi birlik ruhi ahenk, dayanışma, yardımlaşma ve kaynaşma hakimdi. Ekonomik olarak hayat şartları pek yüksek değildi ama zaten onlar lüks ve israfı sevmezlerdi. Farklı ilimlere dair sistemli eserler yazılmamıştı ama asıl bilgiye yani vahye sahip çıkmış, ilmin önem ve değerini gayet iyi anlamışlardı. Adliye sarayları, mahkeme salonları yoktu ama "Hırsızlık yapan, kızım Fâtıma da olsa gereken cezayı verirdim." buyurarak adaletten asla taviz vermeyen bir peygamberleri vardı.
Reklam
Bir Yer Hayal Ediyorum
Bir yer hayal ediyorum huzur dolu Severim dostlarla kesişen yolu Uzansın omza dostun kolu Mutluluk ve neşe sarsın Dört bir yanı sağı, solu KK
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.