İbnul Mübarek'in ashabından Abdullah b. Ömer es-Serahsi Alemul Huzn şöyle demiştir: "Bidat ehli bir kimsenin yanında bir yemek yedim. Sonra İbnu'l Mübarek geldi ve 'Seninle otuz gün konuşmayacağım dedi:.
İbn Hibban'ın "es-Sikâtında (13824), "el-Lâlekâî"de (274) ve "el-Hilye"de (8/168) rivayet edilmiştir.
İbn Batta (rahimehullah) "el-İbânetu'l Kubrâ" (2/117) namazı terk eden kimsenin tekfiri hususunda "Namazı terk edenin ve zekâtı vermeyenin küfrü, bunları yaptıkları takdirde onlarla savaşmanın ve onları öldürmenin mübah oluşu" diyerek bir bap açmıştır.
Sonra Câbir (radıyallahu anh)'in Nebî (sallallahu aleyhi ve
Hasen b. Şakîk şöyle demiştir: "İbnu'l Mubârek'in yanındaydık. O esnâda yanına bir adam geldi. İbnu'l Mubarek "Şu cehmî sen misin?" diye sordu. Adam "Evet" diye cevap verdi. İbnu'l Mubârek "Yanımdan çıktığın zaman bir daha yanıma gelme" dedi. Adam "Ama ben tevbe ediyorum" dedi. Bunun üzerine İbnu'l Mubârek dedi ki: "Bidatinin bilindiği kadar tevben de bilinmediği sürece yanıma gelme!"
167- İsmâîl et-Tûsî şöyle demiştir: Abdullah İbnu'l Mübârek (rahimehullah) bana dedi ki:
"Oturduğun yer yoksulların yanı olsun. Oturduğun yerin bir bid’at ehlinin yanı olmasından sakın! Zira ben Allah (azze ve celle)'nin gazâbının sana ulaşmasından korkarım."
Nuaym b. Hammâd da şöyle demiştir: İbnu'l-Mübarek evine kapanır ve evde uzun müddet yalnız kalırdı. Kendisine “Yalnızlık duygusuna kapılmıyor musun?” diye sorulunca şöyle derdi: "Ben, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ve ashabıyla beraberken (onların hadisleriyle meşgulken) nasıl yalnızlık duygusuna kapılabilirim?" Bununla evde olduğunda kitapları mütalaa etmeyi kastetti. Krallar ve kralların çocukları bizim içinde bulunduğumuz nimetleri ve mutluluğu bilseler onları ele geçirmek için bizimle cenk ederlerdi. [Beyhaki,ez zühdü’l Kebir]
Abdullah bin Mübarek:" O,Allah a güvenerek fakirliği sevmektir." Demiştr.
Imam Ahmed ise zühd hakkinda şöyle demiştir:" Dünyaya karşı zühd, onun elde edilmesiyle sevinmemek ,dönüp gitmesiyle de üzülmemektir." İmama yaninda bin dinar bulunan bir kimsenin zahid olup olamayacaği sorulunca şöyle dedi:" Olur. Bır şartla ki,onun artmasiyla sevinmeyecek,eksilmesiyle de üzulmeyecektir."
İbnu'l Kayyim şöyle demiştir:" Alimlerin üzerinde icma ettiği husus şudur ki;zühd,kalbin dünya vatanindan sefer ederek ahiret menzilelerini elde etmesidir.
Kisaca zühd ,mü'mini dünya zindanından alıp ahiret saadetine ,kul hayattayken ulaştıran bir köprü mesabesindedir.
Hasan el-Basri şöyle demiştir:"Dünyaya karşi zühd,helalin haram kılınması veya malın zayi edilmesi değildir. Lakin o,Allah a elinde bulunanlardan daha çok güvenmen ve başina bir musibet geldiğinde,sevabindan dolayi ona gösterdiğin rağbetin,başına o musibetin gelmemiş olmasi arzusundan daha fazla olmasidir
📚Abdullah İbnu'l Mubârek şöyle demiştir:
📍Kim EDEP hususunda gevşeklik gösterirse sünnetlerden mahrum olur.
🖍Kim de SÜNNETLER hakkında gevşeklik gösterirse farzlardan mahrum olur.
🖌Yine her kim de FARZLAR hakkında gevşeklik gösterirse İMANDAN mahrum olur."
📜[Şuabu-l Îmân, 4/559]