Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İlk öykü denemem :) Yorumlarınız değerlidir benim için
TURUNCU Soğuk bir kış gecesiydi. Doğa; yeni yılı beklemiş gibi biriktirdiği en sert ve soğuk rüzgarını üzerimize fırlatıyor, dişlerimizin gıcırdamasına yetecek kadar donuk bir hava dağıtıyordu. Rüzgarın uğuldayışı boşlukta süzülüp aceleyle yüzümü yalayarak geçiyor ve sırasını sonraki hava akımına bırakıyordu. Oldum olası bu sert ve kuru havadan
Çayınızı alın başlıyoruz. Bir Fyodor Dostoyevski floodu.
Dünya edebiyatına Suç ve Ceza, Karamazov Kardeşler, Budala gibi büyük eserler kazandıran, radikal bir anlatı ile 20. yüzyıl romanında derin izler bırakan büyük Rus yazar Fyodor Dostoyevski’ye (11 Kasım 1821 - 9 Şubat 1881) dair bildiklerimizi gözden geçirmeye ne dersiniz? 🔎 1- 1821 yılında Moskova’da, altı çocuklu Mikhail Dostoyevski ile Maria
Reklam
Zinanın kucağına düşen, çırpınan ve merak eden ahir zaman gencine
Zinanın içine batmış kardeşim sen de gel... 😪 Bak neler konuşacağız seninle?! 👍🏻 Destan gibi yazdığıma bakma hepsinde " sen" için içlenme var.. Toplum ayıpladı mı  seni? 🥺 Hatırlar mısın?: (Affınızı umarak) "Lan sen daha milli olmadın mı?  🥺Tecrübesiz olursun bak ha! Kadınlar seni küçümser, ne beceriksizsin oğlum! 🤨Bir keklik
Ünlü Yazarlarca Pek Sevilmeyen 14 Klasik;
Günaydın Sevgili 1k Okurları, çayınızı kahvenizi hazırlayın... Sizler için güzel bir yazı buldum. Kayıprıhtım'a teşekkürlerimle... Yazı ile ilgili fikrinizi yoruma bırakmayı unutmayın. Okuyunca anlarsınız. :)) * ~Ünlü Yazarlarca Pek Sevilmeyen 14 Klasik ~ Dünya edebiyatının mihenk taşları olan klasik eserleri sevmeyenimiz var mıdır,
Japon Sineması
Aslında komple Uzakdoğu Sineması başlığı altında inceleyecektim fakat çok geniş bir coğrafya ve kültür alt yapısı olduğu için, düzinelerce metin yazmak gerekebilirdi, bunu ne benim yazmaya zamanım, ne de sizin okumaya zamanınız olmayabilirdi, bu sebeple içlerinden Japon Sinemasını kendime hedef belirleyip, onu işlemeye karar verdim, zaten uzak bir
Bazı Geceler
Bazı geceler vardır, insanın konuşma hakkının elinden alındığı. Tek başına ve ne yapacağını bilemez bir haldeyken olur çoğunlukla bu. İçindeki- hayır beynindeki değil içindeki- binlerce şey sınırları parçalayıp çıkmak ister, ama söz vermiştir bir kere doğaya- kendi doğasına. Soğuk ve şekerli bir dünyada kalsaydım keşke diye düşünür, bazı
Reklam
Sabah saat 10 sularında TREN GARI önünde toplanan ve demokratik bir hakkı kullanmak isteyen topluluğa yönelik saldırının kim ya da kimler tarafından yapıldığını hemen bilmek mümkün değildir. Ancak patlayan bombalar; Bilinmelidir ki yüksek kardeşlik bilincimize, dostluğumuza, geleceğimize ve vatanımıza yöneliktir. Şiddetle kınıyorum, elbette kınamak tek başına yetmeyecektir. Demokratik bir tepkinin bile kabul edilemediği koşullar karanlık bir zorbalığın habercisidir. Bu karanlığı ve zorbalığı dört gözle bekleyen KARANLIK GÜÇLER ANKARA'YI karartarak amaçlarına ulaşmak mı istemektedirler. Çünkü demokratik bir yol olan seçimlerin yapılamaması ya ülkemizi bir iç savaşa yada Anayasa'yı askıya alabilecek bir sürece hızla sürükleyebilecektir. Seçimlerin yenilenmesi isteği Ülkemizi karanlık bir döneme yöneltmiş ve kardeş kavgasını hızla artırmıştır. Halkımız sağduyuyu elden bırakmamalı ve başımıza örülmek istenen çorabı yırtıp atmalıdır. ZOR GÜNDE KARDEŞLİK BUNU GEREKTİRİR.
Georg Trakl: üzerine bir inceleme.
georg trakl: empresyonist, ekspesyonist şair. Trakl ıstırabın şairidir. Acılarla dolu bir yaşam sürmüştür. Trakl’ın şiirlerinde kullandığı öğeler, imge ve kelimeler nasıl bir karanlığın içinde kaldığını gözler önüne serer. Trakl’ın şiirlerine baktığımızda: yalnızlık, ölüm, çürüme, karamsarlık konularını içinde bulunduğu depresyon haliyle
MAZI AĞACI
Geçmişe gittim bugün.. Babamın evine. Babam evde yoktu, Annem de yoktu, Hava çok sıcaktı, öğle vakti, Biliyordum evde olmadıklarını Yine de gittim. Babamın yemeninin biri ters dönmüş. Annemin eski şalvarı asılıydı giriş kapının yanında. Her yıl bulgur kaynatılan büyük bakır bulgur kazanları da yuvarlanmış tandır ocağının yanına. Dışardaki
Gökyüzünün karanlık perdeleri ardında, yıldızlar sessizce parlıyor, ruhumun derinliklerinden yükselen sancılı bir feryatla birlikte kelimelerin dansı başlıyor. Sözcüklerin mürekkebiyle işlenmiş acı dolu bir melodiyi dile getiren kırık dökük cümleler, yüreğimin çırpınışlarına eşlik ediyor. Gözlerim, sadece dışarıdaki dünyayı değil, iç dünyamın
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.