Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
312 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İçim Acıyor Bahçeye "çiçekleri düşünmüyor kimse balıkları düşünmüyor kimse kimse kalbi güneşin altında iltihaplanan hafızası yeşil hatıralardan usul usul boşalan bahçenin ölmekte olduğuna inanmak istemiyor ve bahçenin duygusu sanki soyut bir şeydir çürümüştür kendi yalnızlığında" sayfa: 292
Rüzgâr Bizi Götürecek
Rüzgâr Bizi GötürecekFuruğ Ferruhzad · Yapı Kredi Yayınları · 20231,663 okunma
İçim Acıyor Bahçeye
ben yüreğini yitirmiş bu zamandan korkuyorum ben bunca elin boşunalığını düşünmekten bunca yüzün yabancılaşmasından korkuyorum
Sayfa 98 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
İçim Acıyor Bahçeye
ben yüreğini yitirmiş bu zamandan korkuyorum ben bunca elin boşunalığını düşünmekten bunca yüzün yabancılaşmasından korkuyorum ben geometri dersini delicesine seven bir öğrenci kadar yalnızım
İçim acıyor bahçeye...
ben yüreğini yitirmiş bu zamandan korkuyorum. ben bunca elin boşunalığını düşünmekten bunca yüzün yabancılaşmasından korkuyorum.
Sayfa 98 - Can Yayınları
İçim acıyor bahçeye (bahçenin sonu)
Ben, Kendi kalbini kaybeden zamandan korkuyorum, Ben, Bu kadar elin boş tasavvurundan Bu kadar suratın yabancı bir şekilde canlanmasından korkuyorum. Ben, Geometri dersini delicesine seven Bir öğrenci gibi yalnızım Ve bahçenin, hastaneye kaldırılabileceğini düşünüyorum Ben düşünüyorum... Ben düşünüyorum... Ben düşünüyorum... Ve şişmiştir bahçenin kalbi, güneşin altında Ve bahçenin zihni yavaş yavaş Arınıyor yeşil hatıralardan.
İçim acıyor bahçeye(komşular)
Bütün gün Parçalanma sesi geliyor kapının ardından Ve patlama sesi Bütün komşularımız, bahçelerinin toprağında çiçek yerine Top ve makineli tüfek ekiyorlar Bütün komşularımız, çini havuzlarının Üstünü örtüyorlar Ve çini havuzlar, Kendileri istemese de Gizli barut depolarıdır Ve sokağımın çocukları, okul çantalarını Küçük bombalarla Doldururlar. Afallamıştır evimizin bahçesi.
Reklam
İçim acıyor bahçeye(kız kardeş)
Ve çiçekleri seven kız kardeşim, Annem döverken onu, Yüreğinin sade sözlerini, Çiçeklerin şefkatli ve sessiz topluluğuna götürüyordu Ve zaman zaman balıklar ailesini Konuk ediyordu, güneşe ve tatlıya... Şehrin öbür tarafındadır onun evi, O, yapay evinin içinde Yapay kırmızı balıklarla Ve yapay eşinin aşkına sığınarak Ve yapay elma ağaçlarının dallarının altında Yapay şarkılar söylüyor Ve doğal çocuklar yapıyor. o, Ne zaman gelse bizi görmeye, Ve eteğinin köşesi bulaşsa bahçenin yoksulluğuna, Kolonya banyosu yapıyor. o, Ne zaman gelse bizi görmeye, Gebedir Evin bahçesi yalnızdır Evin bahçesi yalnızdır
sayfa 61-63Kitabı okudu
İçim acıyor bahçeye(erkek kardeş)
Kardeşim, mezarlık diyor bahçeye Kardeşim, otların karışıklığına gülüyor Ve suyun hastalıklı kabuğunun altında Bozuk zerreciklere dönüşen Balıkların cesetlerini Sayıyor Kardeşim alışıktır felsefe yapmaya Kardeşim, bahçenin şifa bulmasını Bahçenin yıkılışında görüyor. Fitil gibi oluyor Ve yumrukluyor kapıyı, duvarı Ve anlatmaya çalışıyor Çok dertli, yorgun ve ümitsiz olduğunu, Ümitsizliğini de Kimlik, takvim, mendil, çakmak ve tükenmez kalem gibi Götürüyor beraberinde sokağa, çarşıya Ve ümitsizliği, O kadar küçüktür ki her gece Kayboluyor meyhanenin kalabalığında.
sayfa 59-61Kitabı okudu
77 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.