Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"İçimde bir yengeç var. İçimdeki en kuytu kovukta yaşıyor olmalı; oradan seyrediyor herhalde her yaşadığımı. Ancak arada bir hissediyorum varlığını – ancak arada bir belli ediyor kendini. Ama biliyorum : hep orada... ... bana direnir çoğunlukla – dolambaçlı yollarla karışır yaptıklarıma, ket vurur. Bir yolunu bulup yaptıklarımı engeller; yapacaklarımı belirlemeğe çalışır. Bunun temelinde benim ile uyum içinde olmaması yatsa gerek. Benim yaptıklarım aykırı geliyor olmalı ona. Sanıyorum benden pek hoşnut değil. En çok dayanamadığı da, benim, devinimsiz, eylemsiz kaldığım zamanlardaki hâlimdir – (gün olur, hiçbirşey yapmak gelmez içimden; ya da : hiçbirşey yapmak gelir – öyle, bir köşeye oturur, saatlerce, etrafıma bakınırım – seyrederim. Kafamdan binbir türlü imge, tasarım, düşünce –öylesine, gelişigüzel– geçip durur; zaman da geçer ya, öyle –? aldırmam...), bu durumlarda, içimde, kocaman kıskacının çat–çatını, sert ayaklarının yan yan eşelenen öfkeli katırtısını duyarım. "Yürü git!", der bana; ama ben kalakalmış olurum. Dinlemem onu; belki, dinlemek elimden – içimden– gelmez."
Şef Asakava' nın yaptıkları içimdeki öfkeyi kabarttığı gibi, denizin dibinde buzun içerisinde hapsolduğum hayali bir an aklımdan geçiverdi. Keder ve öfkenin yerini artık korku almıştı.
Sayfa 140 - AkiyukiKitabı okudu
Reklam
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
92 günde okudu
Kendi içimize, sora sora kendimize, kendimizi buldurmayı, yola çıkarmayı sağlayan bir düşünür olduğuna inanırım Oruç Aruoba'nın. Kendini dinlemek, anlamak büyük bir işmiş. Fikir işçiliği ve yaşam mücadelesinin zihni bütünleyen bambaşka bir iş oluşturma meselesiymiş. Içinizdeki yengece kulak verdiniz mi hiç? Kıpırdanıp duran başka bir şeye veya, hani, o ta içinizin derinliklerinde, ara ara ses çıkaran, bazen şüpheye düşüren, çoğunlukla düşündüren? Işte, ona içimdeki yengeç diyor Aruoba. Bizi hep izleyen, biz hareket halindeyken veya uyurken veya yaşadığımızı hissettiğimizde, çocuklaştığımızda, kaçındığımızda, pişman olduğumuzda, âşık olduğumuzda, durduğumuzda hep bizimle olduğunu hissettiğimiz, hikâyemize ortak olan, Didem Madak'ın deyimiyle bir iç sesimiz var değil mi? Peki, duymak, duyabilmek, anlayabilmek onu... Yapabiliyor muyum diye sormak kendine... Sonra yine dönmek içine aramak, yaşantı yığınlarının arasında. Aslında bizi insan yapanı, insanın kendini tanıyarak var olacağını... Özgürlük ve zaman bile 'ben'liğini günden güne değiştirirken, kendini tanımak mümkün mü?
Benlik
BenlikOruç Aruoba · Metis Yayıncılık · 2018947 okunma
İçimdeki Yengeç
Benden de eylem istiyor; oysa ben, onunla uğraşmaktan, eylemde bulunamıyorum. Ben eylemde bulunmağa hazır olduğumda da, o bunu istemiyor. Belki, tam da bana birşeyler yağtırmağa çalışmasından dolayı, benim bir şeyler yapmama engel oluyor.
İçimde bir yengeç var.
İçimdeki en kuytu kovukta yaşıyor olmalı; oradan seyrediyor herhalde her yaşadığımı. Ancak arada bir hissediyorum varlığını ancak arada bir belli ediyor kendini. Ama biliyorum : hep orada...
Sayfa 44
İçimde bir yengeç var, İçimdeki en kuytu kovukta yaşıyor olmalı; oradan seyrediyor herhalde her yaşadığımı. Ancak arada bir hissediyorum varlığını ancak arada bir belli ediyor kendini. Ama biliyorum: hep orada bana direnir çoğunlukla dolambaçlı yollarla karışır yaptıklarıma, ket vurur.
Reklam
Şimdi, bugün, bu çağda, ben ki ' içimdeki bir kovukta yaşayan bir " yengeç" olduğunu söylüyorum; bir de, üstüne üstlük, desem ki, o, yüreğimde bulunan kovuğunda barınıyor - ne derlerdi acaba: Nerede; kulakçıklardan birinde mi, yoksa karıncıklardan - hangisinde; sağdakinde mi, yoksa soldakinde..
İstiridyenin biri diğer istiridyeye dert yanıyordu: – Arkadaş, içimde çok büyük bir sıkıntı var. Yoğun bir sancı çekiyorum. Hiç keyfim yok devamlı eza ve cefa içindeyim. İçimdeki kocaman ve ağır bir şey var. Diğer istiridye arkadaşına kendinden memnun cevap verdi: – Arkadaş benim öyle bir derdim yok. İçim rahat, boş, hiçbir sancı hissetmiyorum. Rahatça hareket ediyorum. Sıhhat içindeyim. İstiridyelerin konuşmalarına kulak misafiri olan, oradan geçen bir yengeç, hiçbir sıkıntım yok diyen istiridyeye dedi ki: – Senin hiçbir sıkıntın yok, rahatım diyorsun. Ancak biliyor musun arkadaşına sıkıntı veren, ona sancı çektiren o kocaman şey, çok değerli ve sınırsız bir güzelliğe sahip bir inci.
Sayfa 221Kitabı okudu
160 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
10 saatte okudu
Çoğu zaman dile getirmekten korktuğum şeyleri bir çırpıda söylemiş.Dile getirdiği iç hesaplaşmaları okumak benden içeri bir şeyleri kımıldandırdı. Ayrıca İçimdeki yengeç metaforu kesinlikle kimi zamanlar hissettiğim duyguların kalem almış hali. Oruç Aruoba’nın tarzını çok seviyorum. Derinliğimdeki benliğimle konuşuyorum gibi. Kendinizle biraz baş başa kalmak gibi. Okuyunuz.
Benlik
BenlikOruç Aruoba · Metis Yayıncılık · 2018947 okunma
41 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.