Stefan Zweig - Kızıl
Kızıl Zweig kitaplarının arasında en sevdiğim 3 eseri arasında oldu. Her zaman olduğu gibi eserin yoğun dünyasına çekmeyi başardı.
Zweig gençlik dönemi yapıtlarından Kızıl’da öğrenim için Viyana’ya giden genç bir tıp öğrencisinin büyük kentin gerçekliğine uyum sağlama ve yetişkinliğe adım atma sürecini anlatır. Kendini birdenbire ailesinden uzakta soğuk bir odada yapyalnız bulan bu “çocuksu” genç adam, zamanla girdiği bunalımın etkisiyle hayallerinden, başlangıçta büyük bir hevesle sarıldığı tıp eğitiminden vazgeçme noktasına gelmiştir. Tam da o günlerde kızıla yakalanan ve yardımına ihtiyaç duyan bir kız çocuğu onu hayata geri çağırır…
Kitabı okurken acaba sonunda ne olacak diye diye çok kısa bir zamanda kitabı bitirdim aşırı merak ediyordum ve sonunun hüzünlü bir son ile biteceğini hiç ummamıştım.
Steinback'in daha önce Fareler ve İnsanlar adlı eserini okuyup sonra filmini izlemiştim. Merak edip diğer eserlerine de ulaştım. İnci kitabında sudan çıkardığı inciyi satıp çocuğunu okutmak isteyen bir ailenin hikayesini anlatıyor. Kitabın konusu bence bir babanın oğlunun "okuma yazmayı" öğrenmesi için eline geçen tek değerli şeyi sahiplenme çabası ve belki biraz da insanın değer verdiği bir şeyi sahiplenirken bürüneceği korkunç kimlik. Duygu yüklü bu kısa eser de derinden etkileyen bir ders çıkartıyoruz. Steinbeck’ in güçlü anlatımı eserlerindeki edebi değerini her zaman koruyor.
İnciJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 202337,4bin okunma
Okuduğum kitaplar arasında en farklı olanı diyebilirim. İnsanın bir canlı makinaya dönüşmüş halini anlatıyor. Kısa ve öz cümlelerle bizlere yoğun anlatım katmış. İlk okuyuşumda soğuk bir izlenim bırakmıştı devam ettiğim için mutlu oldum. Göğü delen adam insanının eşyayı nasıl putlaştırdığına insanlar arası sevginin yitirildiğine değiniyor. Modern dünyaya nasıl ayak uydurmuşuz da kendi benliğimizi nasıl unutmuşuz ah.. Görmediklerimizi tokat gibi çarpıyor yüzümüze.
.
.
Eğer insan çok fazla “şey”e gereksinim duyuyorsa, bu büyük bir yoksulluğun göstergesidir.
.
Kendimizi, yaşama sevincimizi alıp götürecek, ruhumuzu karartıp içindeki aydınlığı alacak, bedenimizle kafamızı çatışmaya sürükleyecek her şeyden korumalıyız.
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
Beyaz Geceler - Fyodor Dostoyevski
Okumaktan keyif aldığım en güzel Dostoyevski kitaplarından biri oldu benim için. 4 gece gibi kısa sürede yaşanılan fakat duygu olarak yılların aşkını yansıtan her ne kadar kısa olsada etkisi fazla olan bir roman. Genç bir adam, Nastenka ve Nastenka'nın aşkı. Öyle bir aşk üçgeninde buluyorlar ki kendilerini böyle bir üçgenin içinde ne genç adam sevgisinden vazgeçebiliyor ne de Nasteka kendi aşkından. 4 gecede yolları kesişip dost olan bu kısa sürede kendini Nastenkadan almayan genç karakterimizin Nastenka'nın aşkını öğrendiğindeki kalbinde duyduğu acıyı okura çok iyi hissettirilmesi Dostoyevski'nin yine harikalar ortaya çıkardığının göstergesi diyebilirim. Ne kadar güzel bir şey ki sevdiği kişinin kendisini bırakıp sevdiği kişiye gitmesine kin tutmadan onun mutluluğu için mutlu oluşuna hayran bıraktıran bir genç karakterin bu dünyada sevgiden ötesi olmadığını dillere destan anlatan bir eser var.
.