Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İshak Alaton’la bir konferansta, iki konuşmacı olarak tanıştık, çok mütevazı, çok bilgili bir insan. O gün, konuşmasında ilginç rakamlar verdi ve “Değişmeyen sadece ölüler ve delilerdir” dedi. Bir çiftlikte, dikenli tellerin hayvanların derisini çizip ticari değer kaybettirdiğini fark ediyorlar. Etrafındaki dikenli telleri kaldırıp elektrikli teller koyuyorlar. Çiftliğe yeni getirilen inekler tele değip düşük akımlı elektiriğe maruz kalınca geri sıçrıyorlar, bir daha da tele dokunmuyorlar. Eski inekler elektrik çarpınca sinirlenip çitlere tekrar tekrar çarpıyorlar çünkü alışık oldukları bir şey değil, onlara göre öyle olmaması gerekiyor. Çiftlikteki eski ineklerin tellere zarar vermeye başladığını gören çiftlik sahipleri eski inekleri kesmek zorunda kalıyorlar. Neymiş efendim, aslında ölüler de sucuk, salam, McDonald’s şeklinde değişiyormuş.
Fibonacci sayı dizisi çok ilginç. Dizideki her sayı kendisinden önceki 2 sayının toplamıyla oluşuyor.1 den başlanıyor. Sonra bir 1 daha. 1+1= 2. 1+2= 3. 2+3= 5. 3+5= 8. 5+8= 13 ve tam dizi şöyle oluyor: Diziyle ilgili en ilginç nokta eğer bir sayıyı kendisinden öncekine bölerseniz 1,618034 civarında bir rakama ulaşmanız. Başlangıçtaki rakamlar tam aynı sonucu vermese de, sayılar büyüdükçe bu rakam neredeyse sabitleniyor. Bu orana Phi oranı yada altın oran deniyor.
Reklam
Kimi zaman geceleri gözlerimi kapar ve ele avuca asla sığmasa da çok net (dış dünya kadar net) bir dizi küçük tablonun belirdiğini görürüm: Burada tuhaf kişiler, sembolik çizim ve işaretler, rakamlar (rakamları da daha önce gördüm) falan vardır. Kimi zaman ise -çok ilginç bir izlenimdir bu- aniden başka bir şeye ait olduğum hissine kapılırım.
İshak Alaton’la bir konferansta, iki konuşmacı olarak tanıştık, çok mütevazı, çok bilgili bir insan. O gün, konuşmasında ilginç rakamlar verdi ve “Değişmeyen sadece ölüler ve delilerdir” dedi.
Sayfa 108Kitabı okudu
Kimi zaman geceleri gözlerimi kapar ve ele avuca asla sığmasa da çok net (dış dünya kadar net) bir dizi küçük tablonun belirdiğini görürüm: Burada tuhaf kişiler, sembolik çizim ve işaretler, rakamlar (rakamları da daha önce gördüm) falan vardır. Kimi zaman ise -çok ilginç bir izlenimdir bu- aniden başka bir şeye ait olduğum hissine kapı­lırım.
Artık "insan hakkı" deyince suçluların in­san hakkı anlaşılıyor, mağdurların insan haklarından hiç bahse­dilmiyor. Entelektüellerimiz, mağdurların insan haklarını birer ilginç öykü ve topluca ele alındığında birtakım rakamlar olarak görüyorlar. Yabancılaşma korkunç boyutlarda.
Sayfa 28
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.