Çocukluğumun ilk yıllarında derin bir yara aldığıma dair bir his vardı içimde, hiçbir yere ait değilmişim gibi geliyordu, sanki başkaları kadar layık değildim bir şeylere. Şimdiki huzurumla o seyahate tekrar çıkabilmeyi öyle isterdim ki!
Hayatın ne kadar da inişli çıkışlı olduğunu bizlere tekrar hatırlatıyor bu kitap aslında. Bazen göklere çıktığımızda yere düşüşümüzün de ne kadar hızlı ve acı dolu olduğunu ortaya koyuyor. Bir merhabanın her zaman bir başlangıç olmadığını ve bir hoşça kalın da her zaman veda içermediğini görüyoruz. Çünkü o merhabanın hoşça kala dönüşüp
İlk defa bu tarz bir manga okuduğum için ben bayıldım. Serinin filmi de varmış haberiniz olsun.
Sürükleyici bir gizem ve öğreti ile ilerliyor. Bilgi toplamak duyuları kullanmak, "deneyimlemek" yani. Zamanla deneyimlediğimiz şeyler beyinde "hatıra"ya dönüşüyor. Hatıraya dönüşen deneyimler beyinde gittikçe yer ederek
Merhaba arkadaşlar, yazarı ilk defa okudum. Çok akıcı, sade hiç yormayan bir dile sahip. Seviyorum böyle yazarları.
Görünmeyen, yayımlandığı dönemde dünya eleştirmenleri tarafından yılın en iyi kitapları arasında gösterilmiş ve yazarın en önemli romanı olarak da tanıtılmış.
1967 başlarında New York'ta başlayan roman iç içe geçmiş dört
Serenad'la başladı Struma merakım! Önce Zülfü Livaneli’nin Serenad'ini muhakkak okuyun. Bitirdikten sonra her bulduğum siteye struma yazmaya başladım. Neymiş bu struma??? Sonra Struma-Aşk Yolcusu'nu okuyun. Her taş yerine oturacak.
Struma ne diye soracak olursanız bir gemi. Ya da tahta parçası. İçinde onca kandırılmış,
X
Mevlâna Hazretlerinin ilk kitabı olarak Mecalis-i Seb'a biliniyor. Bir yüzü açık açık fıkha ve onun ilmine, öbür yüzü gizli gizli ledün bilgisine bakan konuşmaların derlenişi. Divan-ı Kebir, Mevlâna'nın, âdeta kendinden geçerek ve sanki yine kendine söylediği şiirler. Mesnevi, hazır ve gaibteki, şimdiki zaman ve gelecekteki dostlara,