Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Lozan Antlaşması, Sevr Antlaşması'yla kurulması düşünülen "Bağımsız Kürt Devleti" rüyasını, ortadan kaldırmıştır. Ancak, rüya devam etmektedir.
Sayfa 42 - Kırmızı Kedi Yayınevi, 2.Basım, Nisan 2017Kitabı okudu
"Musul bizim için çok kıymetlidir. Birincisi, civarında sonsuz servet teşkil eden petrol kaynakları var. İkincisi, bunun kadar mühim olan Kürtlük meselesidir. İngilizler orada bir Kürt Hükümeti teşkil etmek istiyorlar. Bunu yaptıkları takdirde, bu fikir bizim sınırlarımızdaki Kürtlere de sirayet edebilir."
Sayfa 38 - BaşbuğKitabı okudu
Reklam
Abdülhamid Dönemi
Harp okulunda ve kıt-a'larda Türk subayların ulusçuluk konularını tartışmaları yasaklandı. Ancak, Kürt, Arap, Çerkez ve Arnavut subaylar kendi etnik kökenleriyle övünebilirlerdi.
Sayfa 222
12 Eylül sonrası:
... Kürt kökenli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kültürel özgürlüklerine sınırlamalar getirildi ve bu yapılanlar PKK terör örgütünün güçlenmesine olanak sağladı. Özellikle Diyarbakır Cezaevi'nde yaşananların PKK terör örgütüne katılımların artmasında ne kadar etken olduğu unutulmamalıdır.
Sayfa 154 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Kürt gerçeğinin kabul edilmesi, Kürtlerin ayrı bir etnik kökenden geldiklerinin kabul edilmesidir. Bunda bir yanlışlık yoktur. Kendisinin Kürt etnik kökeninden geldiğini kabul eden, söyleyen birisine, hayır denilemez. Kürt kimliğinin kabul edilmesi ise, etnisitenin siyasallaştırılmasıdır. Liberal demokraside, devletlerin etnik farklılıkları tanıması söz konusu değildir.
Sayfa 99 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Reklam
142 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
“Hayal Olsun” Kitabı Üzerine Derkenar “Hayal Olsun”, Yazar Abdurrahim Zararsız’ın ikinci öykü kitabı. Nisan 2022’de okurlarıyla buluşturulmuş eser, yüz kırk sayfa hacmindedir. Kitapta on beş öykü yer almaktadır. “Hayal Olsun” öyküsü, yazarın kitapta yer verdiği ilk öyküsünün ismidir ayrıca. Kitapyurdu KDY etiketiyle okurlarıyla buluşturulmuş.
Hayal Olsun
Hayal OlsunAbdurrahim Zararsız · Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık · 202220 okunma
Şehit
20 Temmuz’dan bugüne kadar Terörle Mücadelede 403 şehit verdik İşte Gün gün şehitlerimiz 20.07.2015 Adıyaman (Çatışma) Şehit Uzm. Onbş. Müsellim Ünal(22)Kayseri/Develi 22.07.2015 Şanlıurfa/Ceylanpınar (Saldırı) Şehit Polis Memuru Feyyaz Yumuşak(25)Kırşehir/Kaman Şehit Polis Memuru Okan Açar(24)Niğde 23.07.2015 Diyarbakır/Yenişehir
600 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İçinde muhteşem derecede seçilmiş güzel hikayeler var her beş yılda bir tekrar okunabilir bir kitap olmuş son hikaye bana Arthuro’ nun adasını anımsatarak çok geçmişe götürmüştür...
Öyküler
Öykülerİlker Özbilek · İthaki Yayınları · 201778 okunma
Bu esnada Deniz ,gecenin derinliklerine dalga dalga yayılan gür sesiyle şunları söylüyor: “Yaşasın tam bağımsız Türkiye.Yaşasın Marksizm-Leninizm in yüce ideolojisi.Yaşasın Türk ve Kürt halklarının bağımsızlık mücadelesi.Kahrolsun emperyalizm.Yaşasın işçiler,köylüler “
Reklam
232 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla hapse giren genelkurmay başkanı yazardan güzel bir araştırma eseri. Atatürk hakkında, Kürt sorunu hakkında, üniter devlet ve bileşenleri, laiklik ilkesi, asker sivil ilişkileri hakkında detaylı bilgiler veriyor kitap. PKK kurulduktan sonra yapılanlar, askerin ve sivil yöneticilerin hataları, orduyu yıpratmak için kurulan medya organları ve cemaatin kurduğu komplolar, ülkedeki din konusundaki devletin faaliyetleri anlatılıyor. Yayın felsefeye önem vermesi, sürekli okuması, farklı bir komutan imajı çizmesi, hocalık yapması, yabancı dilini yurt dışında geliştirmesi gibi konulara da yer veriliyor. Yayın evinin genel yayın yönetmeni ile yapılan bir röportaj ve aile fotoğrafları da mevcut. Diğer kitabı kadar vurucu olmasa da okunabilecek bir kitap. 
Nasıl Bir Türkiye
Nasıl Bir Türkiyeİlker Başbuğ · Kaynak Yayınları · 2015235 okunma
131 syf.
·
Puan vermedi
Her kitabın arka kapağında o kitabı anlatan bir yazı ya da kitaptan bir alıntı olur genelde. Bu yazıyı bazen yayınevi yazar bazen bir başka ünlü yazar, bilmiyorum belki de yayınevi değil de yazarın kendisi ya da menajeri falan yazıyordur. Yani özetle dünyadaki hemen hemen her kitap için en azından o kitabın arka kapağında bir övgü yazısı bulabilirsiniz. O sebeple ben kitabı övmeyeceğim. Alırsınız, otobüste, sokakta metroda, kafede birkaç saatte bitirirsiniz. Amerikan kültürüne hakimseniz -ki ben değilim- biraz daha fazla ilginizi çeker ama hakim olmasanız gibi kitapta yazarın eleştirdiği evrensel meselelerde kendini düşüncelerinize çok uyan şeyler görebilirsiniz ki bu da sıklıkla bir kitabı sevmek için aradığımız bir şeydir. Ben şöyle bir eleştiri getirmek istiyorum ama kitaba; Kurt Vonnegut okumak bu kitabı okumak değildir ve bu kitap olmasaydı Kurt Vonnegut'ın edebi kişiliğinden bir şey eksilmezdi bence. O kişiliğe bir eksisi olmamış ama artısı da yok. Ignaz Semmelweis'in hikayesini ben bu kitapta öğrendim, o çok (trajedi aslında çok üzücü bir mesele ama hikaye güzel) güzeldi. Gerçi Kurt Vannegut intihar demiş ölümü için, Vikipedia daha farklı bir ölüm tasvir etmiş kendisi için. Fakat ölümünden ziyade yaşadıkları çok önemli bence. Kitapta yer alan Kurt Vannegut'ın yaşlılık tanımını ise atlayamayacağım; ''Ve yerçekimi eksiden olduğundan çok daha az dostane ve yönetilebilir oldu.''
Ülkesi Olmayan Adam
Ülkesi Olmayan AdamKurt Vonnegut · Galata Yayınları · 2006164 okunma
Ben Kürt halkı için mücadeleye Kürt olduğum için değil, sosyalist olduğum için el attım. Benimki Barzani ve Talabani gibi aşiret Kürtçülüğü değil. Benimki yoksulluktan geliyor. Bu sözler, Pkk terör örgütü kurucusu Abdullah Öcalan'a ait. Abdullah Öcalan'ın en çok Mahir Çayan'ı benimsediği söylenir. (Okuyucu notu: İtin dostu it olur.) Mahir Çayan emek-sermaye çelişkisi üzerine dayanan Marksist-Leninist ideolojiyi benimsemişti. Silahlı eylemleri tek yol olarak görüyordu. Silahlı eylemler ve silahlı propaganda olmadan devrim olmazdı. Bunun için ise parti kurmak gerekiyordu. Abdullah Öcalan da bunları yaptı. Başta marksist-Leninist ideolojiyi esas alan Pkk, bu ideolojinin yaşatılmaya çalışıldığı 80 yıllık Sovyet sisteminin pratik iflasıyla bundan tamamıyla vazgeçmiş ve Kürt etnik kimliğini kendisine amaç edinmiştir.
Deniz Gezmiş in mektubu
…….oğlun ölüm karşısında aciz ve çaresiz kalmış değildir,o bu yola bilerek girdi ve sonunun da bu olduğunu biliyordu.Seninle düşüncelerimiz ayrı ama beni anlayacağını tahmin ediyorum.Sadece senin değil,Türkiye de yaşayan Kürt ve Türk halklarının da anlayacağına inanıyorum.Cenazen için avukatlarıma gerekli talimatı verdim.Ayrıca savcıya da bildireceğim.Ankara da 1969 ölen arkadaşım Taylan Özgür ün yanına gömülmek isterim.Onun için cenazemi İstanbul a götürmeye kalkışma, annemi teselli etmek sana düşüyor kitaplarımı küçük kardeşime bırakıyorum……….
1856 yılına kadar, ne Rusya'nın ne de başka devletlerin Osmanlı İmparatorluğu içindeki Ermeni toplumu ile ilgilenmediği bilinmektedir. Bu yıllara kadar da, Osmanlı Ermenileri yaşamlarından oldukça memnundur. Bu konuda New York'ta 1857'de yazılmış bir yazıda şöyle denilmektedir: “Ermeniler, Türkiye'de günlük hayatın esasını teşkil ediyordu.
Sayfa 27 - Remzi Kitabevi, birinci basım: Nisan 2015Kitabı okudu
65 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.