Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.7
Damla
Damla
@imbookhunter
92 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
1984 Kitap İncelemesi
Konusuyla, anlattığı olay ve kavramlarla harika bir kitap olan 1984'ü, bitirmek için bu kadar zorlanacağımı tahmin edemezdim. Neyse ki daha fazla sürünmeden bitirdim de şimdi buradayım. Öncelikle size arka kapak yazısını vereyim:
'' George Orwell'in kült kitabı 'Bin Dokuz Yüz Seksen Dört' yazarın geleceğe ilişkin bir kabus senaryosudur. Bireyselliğin yok edildiği, zihnin kontrol altına alındığı, insanların makineleşmiş kitlelere dönüştürüldüğü totaliter bir dünya düzeni, romanda inanılmaz bir hayal gücüyle, en ince ayrıntısına kadar kurgulanmıştır...Güncelliğini hiçbir zaman yitirmeyen bir başyapıttır; yalnızca yarına değil, bugüne de ilişkin bir uyarı çığlığıdır. ''
Bu kitabı felsefe dersimizde ütopyaları işlediğimiz günden beri okumayı istiyordum. Okumak bugünlere kısmet oldu. Kısa sürede okusaydım daha fazla zevk alacağım kanısındayım çünkü elimde çok fazla bekleyince istediğim verimi alamadım. Ama okudukça George Orwell'in kurduğu dünyanın içine çekildim, nasıl bir hayal gücüdür ki bu çoğu yerde hayret ettim. Bu kitapta okunacaklar listenizde mutlaka olmalı! Bu kitaptan mahrum olmamalısınız. İyi günler dilerim!
Serenad Kitap İncelemesi
Herkese merhaba!
Yeni bir Livaneli kitabıyla karşınızdayım. Serenad yorumuma Talat Halman'ın kitap hakkında söyledikleriyle başlamak istiyorum.
"Serenad, yaşam musikisinin gür eseri. Bir sevgi çağrısıyla başlıyor, bir dokunaklı sonat gibi gelişiyor, bir çağın güçlü senfonisi olarak okurlarını büyülüyor. Bir Livaneli klasiği.."
Nadia ile
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm Kitap İncelemesi
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm, Zülfü Livaneli'nin 2001 yılında yayımlanan romanı. Eser, İsveç'te yasayan, yurtlarından çeşitli siyasal nedenlerle sürülmüş insanların ortak kaderini, uyumsuzluğunu, bunalımlarını anlatır.
"İnsan Türk olduğunu Türkiye'de iken anlamıyor ve kendisini diğer insanlar gibi hissediyordu. Farklılıkları, birey özellikleri olan bir insan. Ancak yurt dışına çıktığı zaman anlıyordu ki Batı'nın gözünde iyi Türk-kötü Türk ayrımı bile bile yoktur, sadece Türk vardır. Öylesine baskın bir damgadır ki bu, bütün kişisel özelliklerinin üstüne çıkar, onları boğar, kişiliğini öldürür.
İşte şimdi ben de düşmanımla aynı kimliği, aynı varoluşu paylaşmak zorunda bırakılmıştım. Hastanedeki ve dışarıdaki bütün İsveçliler bana bu adamdan daha yakın geliyordu, onlarla aynı değer ölçülerini paylaşıyordum ama ne yazık ki ben onlara yakın gelmiyordum."
Okur Takip Önerileri
Kuyucaklı Yusuf Kitap İncelemesi
Kuyucaklı Yusuf, o zamana kadar öykü yazarı olarak bilinen Sabahattin Ali'nin 1937 yılında yayımlanan ilk romanıdır. Baş kahramanı olan Yusuf, Türk edebiyatının en romantik karakterlerinden biri olarak kabul edilir.
Kuyucaklı Yusuf konusu itibariyle ailesinin katledilmesiyle sahipsiz kalan dokuz yaşındaki Yusuf’un olayı soruşturmak için Kuyucak’a gelen Nazilli Kaymakamı Selahattin Bey tarafından evlatlık alınması ve çocuğun daha sonraki hayatı anlatılmaktadır. Edebiyat eleştirmenlerine göre Yusuf karakteri, köyden şehre göç edip şehir hayatına uyum sağlayamayan insan tipinin habercisi olarak değerlendirilmektedir.
Sabahattin Ali'den okuduğum ilk roman Kuyucaklı Yusuf oldu. Araştırma yaptığımda Sabahattin Ali'nin ilk romanının da bu eser olduğunu öğrendim. Hala okumamış olanlar benim gibi Sabahattin Ali'nin kalemine başlamayan varsa bir an önce başlamalı. Bu zor günlerde kitaplar dostum oldu. Karantina günlerini çekilebilir kılan tek şey benim için. Herkese bol kitaplı, sağlıklı günler dilerim.
İçimizdeki Şeytan Kitap Yorumu
"İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticede aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum, müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması.." Bu romanında, toplumsal gündemin kişilikler üzerindeki baskısını ve güçsüz insanın "kapana kısılmışlığını" gösteriyor, Sabahattin Ali. Aydın geçinenlerin karanlığına, ''insanın içindeki şeytan'' keskin bir bakış..
Şimdi Ağlamak Vakti Kitap Yorumu
Şimdi Ağlamak Vakti, Benekçi'nin ilk eseri. Yazarın kendi hayatının bir bölümünü konu edinen roman, on beş yıllık bir emeğin ürünü.
Şimdi Ağlamak Vakti, yayınlandığı zaman hatırı sayılır bir ilgi görmüş ve peş peşe baskılar yapmıştır.
Belleklerde derin izler bırakan bu romanda kelimeler, etki ve derinliklerini yaşanmış bir hayattan alıyor. Şimdi Ağlamak Vakti, anlamlı bir hayatın kelimelerle tekrar yaşanması ve bir açıdan da insanoğlunun yalın ifadesi.
Bugünlerde bir roman okuyun. Şimdi Ağlamak Vakti'ni okuyun.
Aşkımız Eski Bir Roman Kitap Yorumu
Herkese iyi akşamlar!
Bugünün kitap yorumu, Ahmet Ümit'in Aşkımız Eski Bir Roman adlı romanı.Polisiye kitaplar okumayalı çok olmuş. Kitap okumaya başlatan, bana kitapları sevdiren türdü polisiye kitaplar. Okudukça fark ettim ki hala çok seviyormuşum. Polisiye diyince aklıma gelen ilk kişilerdendir, Ahmet Ümit. Onu Bab-ı Esrar kitabıyla tanımıştım. O kitabı da çok severek okumuştum. Aşkımız Eski Bir Roman'da karşımıza 3 farklı olay çıkıyor. 3'ünde de şaşırtıcı olaylar meydana geliyor. Ben bir olayda katilin kimin çıkacağını önceden tahmin ettim ama diğer ikisinde hiç beklemediğim insanlar çıktı. Bu yönden etkileyici bir kitap oldu benim için. Eğer polisiye seviyorsanız zaten kesinlikle bu kitabı okumalısınız, belki de siz okudunuz ben çok geç kaldım bu kitabı okumak için. Şiddetle tavsiye ederim. Şimdiden keyifle okumalar!
Mavi Saçlı Kız Kitap İncelemesi
Merhabalarrr! Okurken yazan şeylerin her birinin yaşanmış olduğunu bilmek, yaşanılan şeylerin Burçak'tan birebir okumak cidden çok etkiledi beni. İlk aldığımda pek incelememiştim kitabı, arka kapağındaki yazıyı okuyup direkt almıştım. Çünkü babasının şiiri beni garip bir duyguya götürmüştü. Ama elime alıp incelediğimde bir günce olduğunu farkettim. İlk günce deneyimimdi, Mavi Saçlı Kız. Gün gün neler yaptığını öğrenmek, neler hissettiğini anlamaya çalışmak.. Sonunun böyle olmasını hiç istemezdim. Burçak kendisi bastırabilseydi günlüklerini keşke. Nurlar içinde yat Burçak. Hoşçakal 'Anjelik'.
