"Evrenin Ruhu, bir düşü gerçekleştirmeden önce yol boyunca öğrenilen her şeye değer biçer. Bize karşı kötü duygular beslediği için böyle davranmaz. Düşümüzü gerçekleştirmemizin yanı sıra, ona doğru ilerlerken aldığımız dersleri de iyice öğrenmemizi ister. Ama insanların çoğunluğu, işte bu anda vazgeçerler. Çölün dilinde biz bu durumu şöyle tanımlarız: vahanın palmiyeleri ufukta görünmüşken susuzluktan ölmek.
Araştırma her zaman acemi talihiyle başlar. Ve her zaman `fatihin sınavı'yla sona erer.”
Delikanlı ülkesinde söylenen eski bir atasözünü anımsadı: En karanlık an, şafak sökmeden önceki andır.
Carl Jung'un ifadesiyle, "her birimizin içinde, tanımadığımız biri daha vardır." Pink Floyd'un ifadesiyle de "kafamın içinde biri var, ama o ben değilim."
Dalağınız ve gözleriniz nasıl evrimsel baskıların etkisiyle biçimlenmişse, beyniniz için de geçerlidir aynı şey. Ve bilinciniz içinde. Bilinç, avantaj sağladığı için gelişmiştir ama sağladığı avantaj sınırlıdır.
Dönem dönem farklı şarlatanlıklar ortaya çıkmış ve çıkacaktır. Lakin bilinçli toplum ve okurlar hiç bir zaman bunlara prim vermemiş ve vermeyecektir. En önemlisi insanlarımızı yurttaşlarımızı bilinçlendirmek. Kitabı okuyunca anlıyorsunuz ki bütün hesaplar geçmişte olmuş şeyleri nasıl nasıl yapsak ta şu kısım ile ilişkilendirsek şeklinde. İşte bir kaç tane de gelecekte olabilecek diye zorlama şu bu diye etkilemeye çalışılmış ama sonuç vasat bile değil. Bir şekilde edinme şansınız olursa hiç değerli vaktinizi böyle tüccarlara harcamamanızı tavsiye ederim. Kur'an ın kendisini okuyun. Herkese iyi okumalar.
Kitap pekala 1865 yılında yayımlanmış olabilir, o zaman ki yaratıcılık vesaire
denilebilir lakin ben buna katılmıyorum. Bu kadar meşhur olmuş kitabın, bu derece meşhur olamamış hatırı sayılır kadar kaliteli alternatif masal yanında zayıf kalmış olduğunu söyleyebilirim. Çocukluğumdan beri ara ara izlediğim çizgi versiyonu en azından sıkmadan izletirken kitap için aynı şeyi söylemek kolay değil.
"Yıllardan beri bazı çevreler beni ölümün eşiğinde göstermekten özel bir zevk alıyorlar. Bunu Allah'a bıraksalar iyi olur. Sağlığım çok şükür yerinde. Hakkımda bu yalanları çıkaranlara da sağlık ve esenlik diliyorum."
-Bülent Ecevit. 28 Şubat 2002. DSP Grup Konuşması.-Kitabı okudu