Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Potapov dinselliği belirleyen ögenin toplumun bağımlılık duygusu olduğunu öne sürer. Bu görüşe göre Türklerin tanrılar ve ruhlar inancı onlara bağımlılık hissederek ritüeller gerçekleştirdikleri ve belli bir ahlaki davranış kalıbınını uyguladıkları için dindir. Buna karşın Yalpagan inancı dini bir dışavurum değildir, çünkü insanlar yaşamlarını sürdürmek için Yalpaganın yardımına muhtaç hissetmemektedirler. Bu yüzden bir yalpagan kültü de oluşmamıştır. Sergen Çirkinin Güney Sibirya sahasını kapsayan arkeoloji çalışmalarında ortaya koyduğu bulgular Altay-Sibirya hattında en eski Homo sapiens varlığının M.Ö. 45.000 yılına dek uzandığını gösteriyor. M.Ö. 45.000-2000 arasında kayıt altına alınan tamgalar, kaya resimleri ve ahşap idol örnekleri Proto Türklerin çok eski çağlardan beri yukarıda sayılan kriterlere göre rahatlıkla din olarak tanımlanabilecek bir inanç sistemlerinin bulunduğunu ispatlamaktadır. Türkler M.Ö. 2000 yılından Klasik Türk dönemi olan Göktürklere dek dönüşüm geçirerek devam etmiş ve Çin-Roma kayıtlarında kendine yer bulmuştur.
_İnsanın üstünlüğü bilgiye dayanır. Bilgide, kralların hazineleriyle satın alamayacağı, iradeleriyle hükmedemeyeceği, muhbir ve casuslarının ihbar edemeyeceği, kaynağı olan ülkelere denizci ve kaşiflerinin sefer düzenleyemeyeceği pek çok şey muhafaza edilir. _Bilginin gerçek amacı ve görevi, akla uygun, eğlendirici, saygıdeger ya da etkili
Reklam
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
Her şeye rağmen ruhun yenilmezliğine inancı kararlılıkla sürdürmek, bugün bizim elimizdedir.
101 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.