Fatiha suresinde gazap ayeti bulunmaz. O surenin bütün ayederi
rahmettir ve rahmet kitapta yer alan bütün ayeüere egemendir, çünkü
esas odur. Bu nedenle Allah’ın rahmeti gazabını geçmiştir. Nasıl böyle
olmasın ki? Allah ile âlem arasındaki bağlar Rahman isminden meydana
gelir. Bu nedenle Allah rahmi onun bir parçası ve dalı saymış, böylece
rahim O’na nispet edilmiştir. Öyleyse âlemde herhangi bir şeye
yönelik rahmeti olan herkesin bu isme dayanması gerekir. Fakat yaratılmışın
rahmeti, Kadim’in rahmeti gibi kuşatıcı olamaz, çünkü Hakkın
bilgisi, tüm bilinenleri kuşatırken Hakkın bilgisini ancak O’nun
dilediği kulları ve dilediği kadar kuşatabilir. Binaenaleyh Allah bilgisi
ölçüsünde yaratıklarına merhamet ettiği gibi yaratıkları da kendi bilgileri
ölçüşünce merhamet edebilirler. Bir kimse öfkelenir ve neticesinde
intikamını alırsa, intikam sayesinde kendine merhamet etmiş olur;
çünkü intikam, kişinin içinde hissetmiş olduğu öfke acısı için bir şifadır.
Öte yandan insanın kendine verdiği sadaka, en faziletli sadakadır.
İnsan kendine merhamet edip öfkesi kalktığında ardından kendine
merhamet gelir. Bu merhamet, birini cezalandırdığında insanın duymuş
olduğu pişmanlıktır. Bu pişmanlıkla da şöyle der: ‘Allah dilemiş
olsaydı, onu bağışlamak daha güzel olurdu.’ Bunu söylemesi kaçınılmazdır.