Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Küçük bir gül şimdi dünyadan geçerken Anlatsın bir kıyıya vuran ölümü Bir şimdi bir sonra olan ölümü
"Saçlarını öyle ıslat ve tarat geceye Küçük bir gül şimdi dünyadan geçerken Anlatsın bir kıyıya vuran ölümü Bir şimdi bir sonra olan ölümü Defterlerinde kır çiçekleri kurutan bir ölümü Sessiz, solgun bir Doğulu olan ölümü Bir dağ ya da bir ırmak olan ölümü Seninle konuşur gibi kendi kendine konuşan ölümü Kendi halinde bir ölüm olan ölümü Evet, saçlarını öyle ıslat ve tarat geceye."
Sayfa 22 - Adam Yayınları.Kitabı okudu
Reklam
"... çünkü ettiğin sözün karşındaki insan tarafından iştahla kabul edildiğini gördüğünde bülbül olup şakımaya başlıyorsun,anlattıkça daha çok, daha çok anlatsın geliyor."
Sayfa 104Kitabı okudu
perişan edilen her şey bizimdir yağmur oluyoruz hangi ırmak kurusa gülüşümüz çocuk adımız eşkiyaya çıkmıştır bizim
Sayfa 37 - Everest Yayınları 11. BasımKitabı okudu
Küçük bir gül şimdi dünyadan geçerken Anlatsın bir kıyıya vuran ölümü Bir şimdi bir sonra olan ölümü
Adam YayıneviKitabı okudu
Küçük Bir Gül Şimdi Dünyadan Geçerken
Saçlarını öyle ıslat ve tarat geceye Küçük bir gül şimdi dünyadan geçerken Anlatsın bir kıyıya vuran ölümü Bir şimdi bir sonra olan ölümü Defterlerinde kırçiçekleri kurutan bir ölümü Sessiz, solgun bir Doğulu olan ölümü Bir dağ ya da bir ırmak olan ölümü Seninle konuşur gibi kendi kendine konuşan ölümü Kendi halinde bir ölüm olan ölümü Evet, saçlarını öyle ıslat ve tarat geceye.
Reklam
"Yolları büsbütün kesse de zulüm esip dursa da acının çöl ayazı hangi dağ efkarlıysa ordayız perişan edilen her şey bizimdir yağmur oluyoruz hangi ırmak kurusa gülüşümüz çocuk adımız eşkiyaya çıkmıştır bizim."
Küçük bir gül şimdi dünyadan geçerken Anlatsın bir kıyıya vuran ölümü Bir şimdi bir sonra olan ölümü Defterlerinde kır çiçekleri kurutan bir ölümü Sessiz, solgun bir Doğulu olan ölümü Bir dağ ya da bir ırmak olan ölümü Seninle konuşur gibi kendi kendine konuşan ölümü Kendi halinde bir ölüm olan ölümü
Kitabın tamamı
TARHUN Bir tüccarın kızı olan Tarhun, ablalarına hiç benzemiyordu. Fereng, Sultan, Mahsan, Begüm, Moluk ve Anka’nın, yani tüccarın öbür altı kızının her birinin ayrı bir şımarıklığı, çeşit çeşit istekleri vardı. Bazen, onların gürültülerini, oyunlarını duyan mahallenin erkek çocukları sokağa fırlarlardı. Tüccarın kızlarının neşeli
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.