Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İSA TOPTAŞ

İSA TOPTAŞ
@isatoptas
Bazen ne olacak söyle gitsin diyorum. Sonra soyleyince ne olcak SUS BITSİN diyorum
332 okur puanı
Ekim 2017 tarihinde katıldı
1453'te İstanbul'un fethi, İtalyan kent-devletlerinin Doğu Akdeniz'deki ve çevre limanlardaki üstünlüğüne son verdi. 15. yüzyılın sonuna gelindiğinde ise, Venedik Ege'deki hemen hemen tüm topraklarını yitirdi. Böylece, Batı Avrupa'nın bu ilk "denizaşırı imparatorluğu" Türkler tarafından yıkılmış oldu. Ancak bu imparatorluğun yıkılmasının son derece önemli ve uzun süreli bir başka sonucu oldu. Avrupa kaşif, tüccar, misyoner ve askerlerinin dikkati Akdeniz'in dışına çevrildi. Böylece, yeryüzünün tüm okyanusları, zamanla, Avrupa'nın ikinci denizaşırı genişlemesinin yolları haline geldi. Avrupa'ya büyük zenginlik ve deney kazandıran büyük coğrafi keşiflerin 15. yüzyılın sonu ile 16. yüzyılın başında gerçekleşmesinin tarihi bir rastlantı olmadığı açıkça görülüyor
Reklam
General bir başka gardiyana döndü: "Buradaki tutukluların statüsü nedir?" Gardiyan soruyu pek anlayamamıştı. Bir şeyler söylemek istiyordu ama kem küm ediyordu. General bu kez soru şeklini değiştirdi: "Yani evladım" dedi "Buradaki tutuklular normal tutuklular mıdır?" Asker bu kez soruyu anlamanın şevkiyle cevap verdi. "Hayır komutanım?" "Ya Nasıl tutuklulardır?" "Anormal tutuklulardır komutanım." "Peki normal tutuklularla, anormal tutuklular arasındaki fark nedir?" "Normal tutuklular, normal cezaevlerinde bulunurlar komutanım. Hırsızlar, esrarcılar, ırza geçenler normal tutuklulardır. Vatanı yıkmaya kalkışanlar anormal tutuklulardır!" "Peki bunlara nasıl davranırız?" "Anormal komutanım"
Sayfa 288 - EvrenselKitabı okudu
“Allahım, onu neden yalnız bıraktın? Neden, yalnızlığının verdiği çaresizlikle can sıkıcı ilişkiler kurmasına izin verdin? Neden, geçirdiği her dakikanın hesabını sordun, içini ezdin? Neden, korkuyu göğsünden çekip almadın? Neden, suçluluk duygusunu üzerinden atmasına yardım etmedin? Neden, apartmanın bodrumunda saklambaç oynarlarken Ayla’yla
Sayfa 199Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Yaptıkları eserleri karşılarına koyup, bununla boş bir gurura kapılmak Evropalıların işidir. Durmadan, varlıklarını duymak için, olur olmaz yerde, good morning, bon soir derler birbirlerine. Bizde de birtakım insanlar bunu tutturmuş. Bugünlerde de “iyi günler” diye bir söz çıkmış. Herkes birbirine iyi günler deyip duruyor. ‘Bon jour’un tercümesiymiş.”
Ben iç dünyama dönüyorum. Orada hayal kırıklığına yer yok.
Sayfa 425Kitabı okudu
Geri120
305 öğeden 301 ile 305 arasındakiler gösteriliyor.