Müslümanlığın anahtarı, imanın temeli olan "Kelime-i Şehadet" ancak bu ism-i şerifle(Allah ismi ile) hasıl olur, başka isimlerle olmaz. 'Eşhedü en la ilahe illa'llah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve Rasulûh." Mesela bir gayr-i müslim, müslim olmak için "Eşhedü en la ilahe illa'llah" yerine "Eşhedü en la ilahe ille'r-Rahman" yahud "Eşhedü en la ilahe ille'r-Rahim" yahud "Eşhedü en la ilahe ille'I-Melik"... dese Müslümanlığa girmiş olmaz. Her halde "Eşhedü en la ilahe illa'llah" demesi lazımdır. Çünkü, şimdi söylediğimiz gibi Allah ismi müteferrid, yani tek ve eşsiz olarak Zat-ı Hak'kı ifade eden bir ism-i hastır. İsm-i haslarda ortaklık ma'nası düşünmek mümkün değildir. Bunun için hakiki bir tevhiddir. Fakat öteki isimler alem değildir, muayyen ve has olarak zata delalet etmezler. Ya bir sıfat veya ism-i cins gibi umumi ve kaplayıcı bir ma'na ifade ederler. Bu ma'nalarda ise ortaklık ma'nası düşünülmek mümkündür. Gerçi bu ma'nalarda da Allah tekdir ve eşsizdir.
Fakat bu hüküm, ma'nasının kendine nazaran değil, dış delillere nazaran sabit olmuştur. Onun için tevhid de sarih değildir.