Amerikan Yahudileri ABD dış politikasını etkileyebilmek için örgütler dizisi kurdular. AIPAC bunların içinde en güçlü ve en bilindik olanıdır.
Sayfa 32Kitabı okudu
Eger Amerika tamamen ahlakı nedenlere göre bir taraf tutmak istiyorsa, desteklemesi gereken taraf İsrail değil Filistinlilerdir.
Yorumsuz
Her şeyden önce, Yahudilerin kendi devletlerini kurmak için Filistin'den göç ettiklerinde, orada yerleşik durumda bulunan Arap nüfusuna karşı yumuşak davranmaları nasıl mümkün olabilirdi? Amerika ve Kanada'yı kuran Avrupalların bu topraklarda yaşayan yerlilere karşı ciddi suçlar işlemeden bunu başaramadıkları gibi, Siyonistlerin de Filistin'de onların gelişini istemeyen ve direnç gösteren Filistinlilere karşı benzer suçlar islemeden bir Yahudi devleti kurmaları mümkün degildi.
Sayfa 95Kitabı okudu
Son kırk yıl boyunca, ABD'nin İsrail'e sağladığı maddi ve diplomatik desteğin yanında diğer ülkelere verdikleri cüce kalır. Bu yardım şarta bağlı değildir: İsrail ne yaparsa yapsın, aldığı destek değişmez. ABD İsrail'i bilhassa Filistinlilere karşı desteklemektedir; Batı Şeria'da yerleşim birimleri ve yolların inşasını durdurma konusunda Yahudi devleti üzerinde herhangi bir baskı uygulamaz.
Yahudilerin Avrupa' da sürekli olarak zulme tabi tutuldukları doğrudur ancak geçtiğimiz yüzyıl boyunca da Orta Doğu'da zalim rolünü onlar oynadılar ve zulümlerinin kurbanı Filistinlilerdi ve hala da bu devam ediyor.
Kısacası Amerika’nın İsrail’e sağladığı desteğin eşi benzeri yoktur.
Sayfa 13 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Bazı Müslüman radikaller(!) Batı materyalizminden ve yozlaşmasından, Batı'nın petrol 'hırsızlığı'ndan, yozlaşmış Arap rejimlerine verilen destekten, Batı'nın bölgedeki askeri müdahalelerinden rahatsızdırlar. Ancak aynı şekilde Amerika'nın İsrail'e verdiği destek ve İsrail'in Filistinlilere karşı muamelesi de bir ra hatsızlık kaynağıdır. İslamcı köktendinciler açısından çok önemli bir ilham kaynağı olan Mısırlı muhalif düşünür Seyyid Kutup Amerika'ya sadece ahlaken bozuk bir toplum olduğu için değil, aynı zamanda Amerika'nın İsrail'e verdiği destek nedeniyle de husumet besliyordu."
İsrailli diplomat Ron Pundak'a göre, 'Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın geleneksel tavrı İsrail Başbakanı'nın tutumunu benimsemektir. Bu nun en aşırı örneği Netanyahu hükümeti zamanında Ameri ka'nın izlediği tavır olmuştur. Amerikan hükümeti bazen sanki İsrail Başbakanı adına çalışıyormuş izlenimi vermiş, Filistin tarafını İsrail tekliflerini kabule zorlamıştır. Amerika'nın bu temayülü Barak hükümeti zamanında da devam etti.'
İsrail, ABD’den aldığı yardımı nasıl harcadığına dair hesap vermek zorunda olmayan tek ülkedir.
Sayfa 11 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
Filistinlileri meşru siyasi haklarından mahrum etmek İsrail’i daha güvenli yapmadı ve Filistinli liderler neslini öldürme kampanyaları Hamas gibi radikal grupları güçlendirdi ve neticede hem adil bir yerleşimi kabullenmeye gönüllü olacak hem de bunun işlemesini sağlayabilecek Filistinli liderlerin sayısını azalttı.
Sayfa 73 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu
İsrail Lobisi'nin var olduğunu iddia eden biri Yahudi düşmanlığıyla suçlanma riskiyle karşı karşıyadır. Yani Lobi önce sahip olduğu güçle övünmekte, sonra da dikkati kendisine çeken herkese saldırmaktadır. Bu çok etkili bir taktiktir, çünkü Yahudi düşmanlığı iğrenç ve kimsenin suçlanmak istemediği bir şeydir.
Sayfa 46
Kısacası, İsrail yanlısı grup ve şahıslar, kampüslerde tartışmaları etkilemek için öğrencilere, profesörlere, idarecilere ve bizzat eğitim programlarına karşı çok boyutlu bir kampanya yürütüyorlar. Üniversiteler üzerindeki bu çabaların Kongre ve bat ta medya üzerinde olduğu kadar başarılı oldukları söylenemezse de tamamen başarısız olduklarını da söylemek zordur.
Amerika'nın bölgede İsrail'in çıkarlarına göre hareket etmesine ek olarak, Amerika'nın İsrail-Filistin çatışmasındaki tutumunun, lrak'ın işgali gibi büyük bir hatanın ve Suriye ve İran ile halen süren gerilimin bu grubun siyası etkisi sonucu olduğunu söyledik. Bu politikaların Amerikan ulusal çıkarlarına hizmet etmediği gibi, uzun dönemde İsrail'in çıkarlarına da zarar vereceğini belirttik.
John Marsheimer ve Stephen Walt, London Review of Books'ta makalelerinin yayımlanması ve ardından 2007'de yayımlanan İsrail Lobisi ve ABD Dış Politikası 
İsrail Lobisi; ve Amerikan Dış Politikası adlı kitaplarıyla ana akım medyada tartışmaları başlattılar ve o tarihten itibaren İsrail lobisinin gazabıyla karşı karşıya kaldılar. "Şimdiye kadar hiçbir lobi, hem Amerikalıları ABD ve İsrail çıkarlarının aslında aynı olduğu konusunda ikna edip hem de ABD dış politikasını Amerikan ulusal çıkarlarına aykırı bir yöne sevk etmeyi becerememişti.
Sayfa 287Kitabı okudu
Amerikan-İsrail Kamu İlişkileri Komitesi (AIPAC) ABD’deki en güçlü lobi olarak bilinmektedir. Bu komitenin Washington’un Ortadoğu politikasını yönlendirdiği bilinmektedir. Mart 2003’deki Irak işgalinde bu ve benzeri İsrail lobilerinin önemli etkisi olduğu ifade edilmektedir. (Önsöz: Doç.Dr: Emin Gürses)
Sayfa 6 - Profil Yayıncılık- 1.Baskı 2007 -Kitabı okudu