Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kendini anlatmaya çalışma, anlamak istedikleri gibi anlayacaklar.
🎯 ÇOCUK BANKACILIĞI YAPMAYA KALKAN BANKA 🎯 Sizleri hem üzüyor, hem sevindiriyor hem de umut veriyorum. Görevim bu çünkü. Aşağıda ki finans karakolu bankası genel müdürü ODTÜ mezunu olup mezun olduğu yere yeni insanlar devşirme amaçlı tefeciliği anlatmaya gitmiş. Ve o kahraman Türk çocukları oradan konuşturmadan bankayı kovdular. Bir gün
Reklam
Sahip olmak ya da olmak 4
Bir din, insanı doğru yönde davranmaya yöneltebiliyorsa, bir sürü doktrin ve ideoloji yığınından daha yararlıdır. Temel dinsel davranış biçimimiz, karakter yapımızın bir belirişi olarak da de- ğerlendirilebilir. Çünkü biz, yücelttiğimiz değerlere bağlıyızdır ve bizim davranışımıza yön veren, bu yüceltilen şeylerdir. Bi- reyler çoğu kez toplumda
Kehanet ve Keramet farkı ; tahrifatı nasıl tashih edeceğiz ?
Örneğin Süleyman Aleyhisselam ‘la da ilişkilendirilen “ Kuş Dili “ hikayesini Platon şöyle anlatır : “Halbuki en büyük iyilikler bize muhakkak bir Tanrı vergisi olan sapmanın aracılığı ile gelir.(.. ) kelimeleri yarat­mış olan eskiler mania’ yı ( sapma ) çirkin ve ayıp birşey anlamında kullanmadılar(…) Böyle olsaydı, sanatların en güzeline geleceği öğreten sanata, o kelime ile ilgili olarak manike derler miydi ? Ona bu adı verdiler, çünkü mania'nın, bir Tanrı vergisi olarak, gerçekten güzel bir şey olduğunu kabul ediyorlardı. Şimdikiler, bu kelimenin içine bir t sokuşturarak, mantike ( Keşf ) sözünü vücuda getirdiler. Halbuki sapma halinde ( mania ) olmıyan insanların kuşlardan veya başka şeylerden faydalana­rak geleceği bilmek istedikleri zaman başvurduk­ları sanata, eskiler düşünce yardımiyle insan kanaati ( oiesis ) , akıl ( nous ) ve de bilgi ( historia ) sağladığı için ( üçünü de derleyip ) “ oio - no - histike “ demişlerdi. Şimdikiler buna, kelimeye heybet vermek için o ‘yu uzatarak, o'iônistike ( kuş dili ) diyorlar.” Phaidros , Platon Platon geleceğe dair öngörünün mitik adı olan kuş dilinin aslında Tanrısal mania ‘ya maruz kalarak Tanrıyla iletişime geçenlerin , bu iletişim neticesinde temin ettiği malzemeyi Kanaat - Akıl - Bilgi üçlüsü süzgecinden geçirerek icra ettikleri bir sanat olduğunu , ancak zamanla tahrifata uğrayarak kehanet olarak algılandığını söylemeye çalışıyor . Başka deyişle kahinler Tanrısal mania’ya maruz bu kalmamalarına rağmen , maruz kalmış gibi yaparak sırf kanaat - akıl - bilgi üçlüsü yordamıyla bu sanatı yapmaya çalışıyorlar .
Etrafınızda olan biten hiçbir şeyi kişisel algılamayın. Bireysel önemlilik ya da kişisel algılamak bencilliğin en üst düzeydeki ifadesidir. Her şeyin merkezinde kendimiz olduğunu düşünürüz. Kişisel algılamak sizi kara büyücüler için kolay bir av haline getirir, sizi istedikleri zehirle besleyebilirler, siz de söylenenleri kişisel algıladığınız için zehri afiyetle yutarsınız. Onların yaptıkları, hissettikleri kendi bireysel rüyaları, kendi anlaşmalarının bir yansımasıdır. "Söylediklerin beni incitiyor" da diyebilirsiniz. Söylediklerim sizin yaralarınıza dokunduğu için incinirsiniz. Sizi inciten sizsiniz. Bu filmde yönetmen de, yapımcı da, başrol oyuncusu da sizsiniz. Diğer herkes yardımcı oyunculardır. İnsanları kişisel algılamadan gerçekte oldukları gibi görebilmeyi başardığımızda asla onların söylediği ya da yaptığı şeylerden incinmeyiz. Size yalan da söyleseler bundan incinmezsiniz çünkü onların korktukları için yalan söylediklerini bilirsiniz. Kişisel algılamamayı alışkanlık haline getirdiğinizde kızgınlığınız, kıskançlığınız, fesat duygularınız yok olur, üzüntüleriniz bile kaybolur. Kişisel algılamadığınızda olağanüstü bir özgürlüğe kavuşursunuz. Bunu gerçekten anladığınızda başkalarının özensizce ve bilinçsizce söylediği sözler ya da davranışlar sizi incitemez. Don Miguel Ruiz'in "Dört Anlaşma" adlı kitabından
Dört Anlaşma
Dört Anlaşma
Kök mucizesi!
Bahçenize diktiğiniz bitkilerin, sütten daha hassas köklerinin toprağı kolayca delip, toprağın içinde istedikleri her yere nasıl da dağılabildiklerini hiç merak ettiniz mi? Sen parmağını sok bakalım toprağın içine sokabiliyor musun? Ya da süt kadar hassas ağaç köklerinin, kayaları nasıl delip, kayanın içinde de istedikleri her yere kolayca nasıl dağılabildiklerini hiç merak ettiniz mi? Al çekici eline, beton çivisi ile kayayı del bakalım delebiliyor musun? "Ocağına incir ağacı dikmek" teriminin nereden geldiğini zannediyorsunuz? Çünkü incir ağacının kökleri evin beton temelinin içine sızıp zamanla kalınlaşarak, temeli dağıtıp parçalıyor da ondan. Zaten resimde fark ediyor musunuz? Ağaç, taşın içinde istediği gibi taşın içinde en dip derinliklerine kadar her yeri delip girerek, zamanla kalınlaşarak bir de yekpare monoblok koskoca kayayı ikiye yarmış Hadi sen 100 kişi, O da yetmezse bin kişi toplan, monoblok kayayı ikiye yar da görelim. Bakmakla görmek aynı şey değil!
Reklam
Biri hayatı alabildiğince kucaklanmalı, biri yaşayabilmek için gerekirse ölümü göze alabilmeli. Biri cilveyle sokulmalı sevdiğine, istekli bir ten gibi sevdayla yakamozlanmalı. Biri, gemi direği gibi dik olmalı, öfkeyle yanmalı. Zor günlerde bizim iki sesimiz olmalı. Ve zor günler bu günler. Sesi çıkması gereken birçok insanın sesini kaybettiği günler. Korkakların, kendi korkularını bulaşıcı bir hastalık gibi yaymak istedikleri günler. Alçakların, hayatın karanlığından kendilerine bir kese altın kapmak için karanlığın tellallığını yaptıkları günler. Bizim iki sesimiz olmalı şimdi. Biri aşka açılmalı, bir dövüşe.
Karanlıkta Sabah Kuşları
Karanlıkta Sabah Kuşları
Allah'ın lanetlediği kavim 2 MİLYAR MÜSLÜMANIN önünde SOYKIRIM yapıyor!
Daha Ne Zamana Kadar Devam Edecek Ey Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in Ümmeti! Yıkım, ceset parçaları, bombardıman, katliamlar, Mescid-i Aksa'ya saygısızlık ve avlusunda Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e hakaret, daha ne zamana kadar devam edecek ey Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in ümmeti! Ey İslâm
Kısa ve net
İstedikleri gibi biri olmayınca İstenilmeyen biri oluyorsunuz
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.