Dikenli tel örgüleri, mızrağı andıran ve İsanın boğazına batacakmış gibi du­ran korkuluklar, dışardan biri girerken elleri, ayakları parçalansın diye duvara sıvayla yapıştırılan acımasız cam kırıkları sevgisizlikten başka bir şey değildir. Düpe­ düz ilkelliktir. Bu gibi önlemler devletin ve özel mülk sahibinin insana biçtiği değeri gösterir. " Hadi istersen geçmeyi ve atlamayı dene, dene de gör gününü. Orana burana saptansın ucu sivri demir, dikenli teller par­çalasın vücudunu, ellerini, ayaklarını kessin kırık, paslı cam parçaları ... Hadi bir dene ... "
Pdf
Kendisiyle evlenmek isteyip istemediğimi sordu. -“Bence bir,ama istersen evleniriz,” dedim -O zaman kendisini sevip sevmediğimi öğrenmek istedi. -Bir başka zaman da söylediğim gibi, “Bunun bir anlamı yok,ama herhald sevmiyorumdur.” diye karşılık verdim. -“Öyleyse niçin benimle evleneceksin?” diye sordu -Bunun hiçbir önemi olmadığını,isterse evlenebileceğimizi söyledim. Zaten isteyen kendisiydi,ben sadece evet demekle yetiniyordum.
Reklam
“Nasıl istersen öyle yaşa, fakat bil ki, bir gün mutlaka öleceksin. Kimi seversen sev ama unutma ki, bir gün ondan ayrılacaksın. Dilediğin gibi davran, her yaptığının karşılığını mutlaka göreceksin.”
Sayfa 281
Esad Muhlis Paşa'nın Tesellisi :
Çalış gamginleri[kederlileri] şâd etmeğe (sevindirmeye) şâd olmakistersen / Sevindir kalb-i nâsı (insanların kalbini]gamdan åzâd olmak istersen!
Beni böyle sevda susuzu Beni böyle birbaşıma Koymak istemez de eğer Gelmek istersen yanıma Sakın ha Türküsüz çıkmayasın yollara
Sayfa 72 - Yurt Kitap YayınKitabı okudu
Gözlerindeki pınarları Saçlarındaki rüzgarları Tutuşturup da yangınlarda Koşmak istersen buralara Sakın ha Türküsüz çıkmayasın yollara
Sayfa 70 - Yurt Kitap YayınKitabı okudu
Reklam
Gelmek istersen yanıma Sakın ha Türküsüz çıkmayasın yollara.
Sayfa 67 - Yurt Kitap YayınKitabı okudu
'Bana seninle ne istersem yapmamı söylediğini hayal ettim.' 'Ciddi misin?' 'Hatta bana yalvardın. Biraz da ayaklarıma kapanmış olabilirsin.' Utanarak gülümsedi. 'Hayallerim kendini beğenmiş hırslarla dolu.' Dizlerimin üzerinde dururken soğuk zeminde uzanmak sorun olmadı. Uzanıp yalvarır gibi ellerimi kaldırdım. 'Benimle ne istersen yapabilirsin. Lütfen, sana yalvarıyorum. Tek istediğim sensin.' 'İstediğin kadar alay et. O zaman ne hayal edersem edeyim, şimdi ağzından çıkacak kibar bir söz için yalvaran benim. Beni sonsuza dek darmadağın ettin.' 'Alay etmiyorum.' diye fısıldadım tenine doğru. 'Seninle ben çok uzun süre zırhlarımızın içinde yaşadık. Artık ikimizin de bu zırhları çıkarmayı unuttuğundan şüpheleniyorum.'
Sayfa 231
Doğrusunu istersen bir insan öfkesini kontrol edemiyor, komşusu hakkında kötü konuşuyor, borçlarını ödemiyorsa o insan dindar değildir.
Sayfa 132 - Kapra YayıncılıkKitabı okuyor
"Seni seviyorum. İstersen inanma, belki de benim budalılığımdır, öyle bir fantezidir."
Sayfa 210Kitabı okudu
Reklam
Ama anlamıyor musun Amy? Yanlış düşünüyorsun. Hiçbir ilişki sana istediğin her şeyi veremez. Verdikleri belli­dir. Bir insandan istediğin her şeyi ortaya koyar -artık vücut kimyası mı olur , sohbeti mi, maddi desteği mi, fikir uyumu mu, iyilik mi sadakat mi ne istersen- ama bunlardan sadece üçü­nü alabilirsin. Üçten fazlası olmaz. Hadi çok şanslıysan dört. Kalanını başka yerde ararsın. Sana aradıklarının hepsini ve­ren biri ancak filmlerde olur. Ama film değil bu. Gerçek hayat­ta, ömrünün kalanını hangi üç özellikle geçirmek istediğini be­lirleyip bunları bir başkasında ararsın. Hayat budur işte. Teh­likenin farkında değil misin? Her şeyi bulacağım diye didinir­ken elindekilerden de olacaksın.
EY ORUÇ TUT BİZİ!
"Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı." (Âli İmrân, 183) Hataya düşmeye meyyâl hâlimiz, "Ey oruç tut bizi" nefse bırakma! Tutunacak dal arıyor elimiz; "Ey oruç tut bizi" nefse bırakma! *** Mideler aç kalsın, ruhları doyur, Hak'tan gelen affı, müjdeyi duyur, El, kol, ayak nerden istersen buyur; "Ey oruç tut bizi" nefse bırakma!
Sayfa 117Kitabı okudu
Avluya gittiğimde Estella'yı elinde anahtarlarla bekler halde buldum. Bana nerelere kaybolduğumu ya da neden onu beklettiğimi sormadı; sanki onu keyiflendiren bir şey olmuş gibi yüzüne pırıltılı bir pembelik gelmişti. Doğruca kapıya gitmek yerine içerideki koridora girip beni çağırdı. "Gel buraya! İstersen beni öpebilirsin." Uzattığı yanağına bir öpücük kondurdum. Öyle sanıyorum ki onu yanağından öpebilmek için her türlü zorluğa katlanırdım. Fakat o anki öpücüğün, basit bir çocuğa sanki sadaka verirmiş gibi verildiğini, bu yüzden de hiçbir şey ifade etmediğini hissediyordum.
Sayfa 128 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
"Biz aynı gökyüzüne aidiz. Ne kadar uzağa gidebilirsin ki! İster kapı komşum, ister dünyanın bir ucunda ol. Bu kalbe girdin ya bir kere, artık nerede istersen orada ol."
İnanma istersen yıldızların yandığına, Güneşin döndüğüne inanma, Doğrunun ta kendisini yalan bil, Ama seni sevdiğime inan Ophelia.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.