Bulgarlar
Avarlar, 558-805 yılları arasında önce bir imparatorluk kurdular. Yıkıldıktan sonra da Orta Avrupa'da derin etkiler bıraktılar. Bu arada Attila Hunlarının kalıntıları ile karışan Ogurlar, Bulgarları meydana getirdiler. Magna (Büyük) Bulgarya Devleti'nin yıkılmasından sonra Tuna, İtil (Volga) ve Kafkaslar üç ayrı Bulgar topluluğu doğdu. Bir kısmı Hristiyanlık, bir kısmı Müslümanlık dinlerine girdiler. Neticede aynı kökten gelen boylar ayrı kaderi yaşadılar.
Sayfa 40Kitabı okudu
Avarlar, 558-805 yılları arasında önce bir imparatorluk kurdular. Yıkıldıktan sonra da Orta Avrupa'da derin etkiler bıraktılar. Bu arada Attila Hunlarının kalıntıları ile karışan Ogurlar, Bulgarları meydana getirdiler. Magna (Büyük) Bulgarya Devleti'nin yıkılmasından sonra Tuna, İtil (Volga) ve Kafkaslar üç ayrı Bulgar topluluğu doğdu. Bir kısmı Hristiyanlık, bir kısmı Müslümanlık dinlerine girdiler. Neticede aynı kökten gelen boylar ayrı kaderleri yaşadılar.
Avarlar, 558-805 yılları arasında önce bir imparatorluk kurdular. Daha sonra Orta Avrupa'da derin etkiler bıraktılar. Bu arada Attila Hunlarının kalıntıları ile karışan Ogurlar, Bulgarları meydana getirdiler. Magna (Büyük) Bulgarya Devleti'nin yıkılmasından sonra Tuna, Itil (Volga) ve Kafkaslar'da üç ayrı Bulgar topluluğu doğdu. Bir kısmı Hıristiyanlık, bir kısmı Müslümanlık dinlerine girdiler. Özellikle vurgulanması gereken bir başka Türk kökenli topluluk Sabarlardır. Batı Sibirya'dan kopup gelerek Kafkaslarda yaklaşık bir yüzyıl hâkim olmuşlardır. Sabarlar Bizans tarihi kaynaklarında özellikle gelişmiş teknolojileri ile ün kazanmışlardır. Ayrıca 520'li yıllarda İncil'in Türkçeye tercüme edildiği dahi bildirilmiştir. Üç yüzyıllık bir ömre sahip Hazar Kağanlığı farklı dinlere tanıdığı geniş bir hoşgörü ile tanınmıştı. Zamanın iki büyük imparatorluğu Bizans ve İslâm (Emevî ve Abbasi) imparatorluklarını Kafkaslarda başarı ile durdurmuşlardı. 860'larda Peçenekler, bir yüzyıl sonra Uzlar (Oğuzlar), devamında da Kuman-Kıpçaklar, Orta Asya'dan koparak Doğu Avrupa ve Balkanlara gelerek önemli tarihî roller oynadılar.
Sayfa 13 - Kronik Kitap 1. BaskıKitabı okudu
itil(volga) bulgarları ve islam
Bulgar tüccarının, gerek Hazar ilinde ve bilhassa Harezm'de, gerekse Samaniler ülkesinde İslam tüccarı ile sıkı temasları neticesinde, Bulgarlar arasında islam dini yayılmaya başladı. 10. yüzyılın sonlarında, Bulgarlara ait en eski kayıtlar, onları, camileri ve mektepleri mevcut, tacir ve çiftçi bir kavim olarak göstermektedir.
Sayfa 282 - bilge kültür sanat yayınevi
Türklerin zorlayıcı ilişkilerle değil de daha çok ticari-siyasi ilişkilerin dayatmasıyla 10. ve 11. yüzyıllarda İslamiyet'i benimsedikleri görülmektedir. İlk Müslüman olan Türk halkının bugünkü Volga (İtil) Irmağı'nın orta kısımlarında yaşayan İtil Bulgarları olduğu, bunların hakanları Almış'ın 912 yılında Müslümanlığı seçtiği biliniyor. Müslümanlığı seçen bu boylar bu dinin havariliğini üstlenerek Budist, Maniheist, Mazdeist ve Şamanist Türkler üzerine seferlere çıkıyorlardı. Bu durumu Divânu Lügâti't-Türk'te rahatça izleyebilmekteyiz.
"Kelngizleyű aktımız
Kendler üze çıktımız
Furkan evin yıktımız
Burhan üze sıçtımız"
(Uygurların- üzerine sel gibi aktık. Kentlerine girdik. Put evlerini yıktık. Putlarının üzerine pisledik.)
Sayfa 11Kitabı okudu
"Aynı modeli avrupaya taşıyan Avarlar, 558-805 yılları arasında önce bir imparatorluk kurdular. Yıkıldıktan sonra da Orta Avrupa'da derin etkiler bıraktılar. Bu arada Atilla Hunlarının kalıntıları ile karışan Ogurlar, Bulgarları meydana getirdiler. Magna(Büyük) Bulgarya devletinin yıkılmasından sonra Tuna, Itil(Volga) ve Kafkaslar üç ayrı Bulgar topluluğu doğdu. Bir kısmı Hristiyanlık, bir kısmı Müslümanlık dinlerine girdiler."
Sayfa 40
Müslüman itil Bulgarları Fransız rahibi sinirlendiriyor
Bu noktalardan büyük Bulgarya sahalarına kadar kuzeyden beş günlük mesafedir. Hangi şeytanın oralara Muhammetin dinini götürdüğünü gerçekten sadece bilmek isterdim. Zira İran sınırını belirleyen Demirkapı'dan, stepler boyunca Volga nehri'ni izleyerek ölçülürse Bulgarya'ya kadar otuz günlük mesafeden fazladır. Volga'nın ağzındaki birkaç yer müstesna, bu hatta hiçbir yerleşim yeri yoktur. Bu Bulgarlar en kötü cins müslümanlardır, öyle ki diğerlerinden daha fazla Muhammed'in dinine bağlıdırlar
Sayfa 85Kitabı okudu
