TÜZÜKAT-I TİMUR
Bu kahramanın, tarihte gerçekleştirdiği büyük işler sayesinde ünü aleme yaylarak şanı yükselmiş; bütün dünya halklarınin diline destan olmuştur. Yazdığı"Timur Tüzükleri" adli eseri ve diger kanunnameleri ise, bu kahramanın ne denli büyük bir dahi olduğunun en güçlü delilidir. Gerçek böyleyken; bu kahramana kirli dillerini uzatan
Ne acımasız bir şefkat! Sevgi her zaman bu kadar sahiplenicidir belki de!
Reklam
..... SÖYLER
1. Gönül Allâh'ı der Allâh'ı söyler Dilinde vird edip hergâhı söyler 2. Hayâli akl u fikri yâr olanlar Olur âgâh dil-i âgâhı söyler 3. Okuyan ilm-i Hakkı mektebinden Olup ârif fenâ fi'llâhı söyler 4. Kapısı toprağına yüz koyanlar Erer dergâhına dergâhı söyler 5. Ne hâcet derdini izhâra zîrâ Kişinin hâl-i derdin âhı söyler 6. Neyi sevmişse cân yâdında dâim Neyi görmüşse göz dil-hâhı söyler 7. Murâdın terk eden dosta Hulûsî Visâline erer ol şâhı söyler
Bazı kelimeler öyle esnekleşir ki asıl anlamlarını karşılayamaz hale gelirler, "okul" ve "öğretim" böyle kelimelerdir. Bir amip gibi dilin her aralığına girerler. ABM Rusları eğitir, IBM siyahi çocukları ve ordu, milletin okulu hâline gelebilir.
Sayfa 33 - Şule Yayınları, Ivan IllıchKitabı okudu
İzm'ler idrakimize giydirilen deli gömlekleri.
Mürşid-i Kamil
Kâmil insan, bütün mertebelerin toplamıdır ve ism-i azam makamındadır. İsm-i azamın ilahî isimleri bünyesinde toplaması gibi kâmil insan da mülk, melekût, ceberût ve lâhût âlemlerinin hepsini bünyesinde toplar. Dışta ve içte bir mertebe yoktur ki kâmil insan onu kuşatıp zâtî etkisiyle ona sirâyet etmesin, belki de o şeyin aynısıdır. Nitekim Hazret-i Ali kerremallâhü veche buyurur: Sen kendini küçük bir cürm sanarsın Halbuki büyük âlem sensin ve o sende gizlidir Eğer kâmil bir mürşide vâsıl olup nefsine ârif olursan, her şeyi kendinde ve kendini her şeyde bilip, aslında her şeyin kendin olduğunu yakînen bilirsin. Mesela on sekiz bin âlemin bir havan içinde dövülüp bir macuna dönüştürülerek ondan bir nesne yapıldığını farz etsek o şey kâmil insan olurdu. Kâmil insan, on sekiz bin âlemi on sekiz bin gözle seyreder. Her bir âleme dahil olup o âlemi münâsip bir gözle seyreder. Duyularla anlaşılanları his gözüyle, akılla bilinenleri akıl gözüyle ve manaları kalp gözüyle seyreder. Diğerlerini de buna kıyas et. Yalnızca zâhirdeki göz ile manaları anlayabileceğini zannedenlerin şüphede kaldıkları ehline mâlumdur.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.