Yaradılışı öyleydi, sadece kavrarsa çalışabilirdi. Ürettiğinin ne olduğunu görmeden, yarattığı etkinin doğru ve güzel olması için şansına ve dehasının yıldızına güvenerek, karanlıkta ve körlemesine çalışamazdı. Yarattığı etkinin şansa bağlı olmasına tahammülü yoktu. Neden ve nasıl olmasını bilmesi gerekiyordu. Onunki her şeyi enine boyuna dikkate alan bir yaratıcı dehaydı.
Sayfa 227
Duygusallığa yer yoktu böyle bir zamanda
Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz.
Adil oyun diye bir şey yoktu. Bir kere devrildin mi sonun geldi demekti.
"En hızlı giden, yalnız gidendir."
Sayfa 103Kitabı okudu
İnsanın bu dünyadaki bütün çalışması köpükten öte bir şey değil.
"Bir zamanlar havai, hayat dolu, canlı olan ruhlarımız boyun eğmiş. Ağlamaklı..."
Sayfa 134Kitabı okudu
Geçmişte işçi sınıfına göre daha derli toplu görünen, iyi giyimli kimselerin zekanın iktidarına ve güzelliği taktir gücüne sahip olduğunu sanmakla ne büyük aptallık etmişti. Kültürün giyimle atbaşı gittiğine, üniversite eğitimiyle derin bilginin aynı şeyler olduğuna inanarak nasıl da kendini kandırmıştı.
Sayfa 295Kitabı okudu
Seni kitap okuyan insanlarla tanıştıracağım. Hayat, ancak böyle insanlarla bir araya geliyorsan yaşanmaya değer olur.