Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Jungiyen yaklaşımda rüya yorumunun üç ana basamağı mevcuttur: 1) Rüyanın detaylarının eksiksiz ve net bir şekilde anlaşılması; 2) Kişisel, kültürel ve arketipsel olmak üzere üç düzeyden biri veya fazlasında çağrışımların ve amplifikasyonların aşamalı olarak derlenmesi; 3) Amplifikasyonla zenginleştirilen rüyanın, rüya sahibinin yaşam durumu ve bireyleşme süreci bağlamına yerleştirilmesi .... .... Amplifikasyon, Jung'un yorum (özellikle de rüya yorumu) için kullandığı yöntemin bir öğesidir: ÇAĞRIŞIM vasıtasıyla bir rüyanın kişisel bağlamını belirlemeye çalışmış, AMPLİFİKASYON vasıtasıyla rüyayı evrensel imgelemle ilişkilendirmiştir. Amplifikasyon, rüya sembolizminin metaforik içeriğini açıklığa kavuşturmak ve zenginleştirmek için mitik, tarihsel ve kültürel paralelliklerin kullanılmasını içerir. Jung bundan imgenin içinde gömülü olduğu ‘psikolojik doku’ olarak bahseder. (sayfa 15, 7. dipnottan kesit)
Sayfa 56
(Bu kitabı okurken) Benimle birlikte çıkacağınız bu yolculuğu değerli kılan üç hayatî neden var bence. Birincisi; oyalanma ile geçilmiş bir hayat bireysel düzeyde eksik kalıyor. Dikkatinizi uzun süre veremez olduğunuzda gerçekleştirmek istediğiniz şeyleri gerçekleştiremiyorsunuz. (Bir kitap okumak istiyorsunuz ama sosyal medya mesajlarından ve paranoyalarından başınızı alamıyorsunuz. Çocuğunuzla kesintisiz birkaç saat geçirmek istiyorsunuz, ama patronunuzdan mesaj geldi mi diye e-postalarınıza bakıp duruyorsunuz.) Bu konu hakkında düşünmek gereğinin ikinci nedeni bu dikkat parçalanmasının sadece bireysel düzlemde değil, toplum genelinde de krizlere yol açıyor olması. İnsan türü olarak, iklim krizi gibi eşi görülmemiş bir sürü fay hattı ve tuzakla karşı karşıyayız ve önceki kuşakların aksine, bu büyük güçlükler karşısında pek harekete geçmiyoruz. Neden peki? Bunun kısmen dikkat arızalandığında sorun çözme becerisinin de arıza yapmasından kaynaklandığını düşünüyorum. Büyük sorunların çözülmesi için pek çok insanın uzun yıllar boyunca o sorunlara odaklanması gerekiyor. Odaklanma konusunda derinlemesine düşünme gereğinin üçüncü nedeni aralarında en umut verici olanı, bana kalırsa. Ne olup bittiğini anlarsak, olanları değiştirmeye başlayabiliriz. Yazar James Baldwin -benim gözümde yirminci yüzyılın en büyük yazarı- şöyle diyor: "Yüzleştiğiniz her şeyi değiştiremezsiniz, ama yüzleşmeden hiçbir şeyi değiştiremezsiniz." insan elinden çıkma bir kriz bu, yine kendi ellerimizle çözülmesi mümkün.
Reklam
Rüyalarla çalışmak belki de kompleksleri değiştirmeye yönelik en dolaysız ve doğal yaklaşımdır.
Sayfa 48
Gaipten Gelen Ses
Jung, rüyalarda gaipten gelen veya kaynağı belli olmayan bir sesin söylediklerini Benliğin emri olarak anlamamız gerektiğinden bahseder. Bu kitabın 6. Bölümünde de okuyabileceğiniz gibi bu ses, çoğunlukla tartışmasız bir şekilde dürüst ve doğru olduğu hissini uyandırır ve bir durumu ihtilafa yer bırakmayacak şekilde ve tamamen hakikatte olduğu haliyle ifade eder. -ç.n. (Dipnot)
Sayfa 43
Telafi Olarak Rüyalar
Jung’un arkadaşı ve meslektaşı Dr. Bennet’e göre, Jung’un bir ‘rüya teorisi’ olarak adlandırılmaya en yakın görüşü, psişenin kendi kendini düzenleyen bir sistem olduğu; bilinçle bilinçdışı arasında telafi edici bir mekanizmanın bulunduğudur. Bu, rüya yorumu açısından zamanla kullanımdan düşmeyen ve psikoterapistlerce geniş çapta kabul gören bir ilkedir. Terapist, bir rüyayı incelerken her zaman hangi bilinçli tavrın bu rüya ile telafi edildiği üzerine düşünmelidir. Jung, telafinin otomatik bir şekilde gerçekleşen bir süreç olarak tek bir rüyada gözlemlenemeyeceğini ortaya koymuştur; telafinin nasıl gerçekleştiğini görebilmek için bir dizi rüyayı (bir rüya serisini) incelemek gerekir. (Dipnot)
Sayfa 41
Bireyleşme Süreci
Bireyleşme Jungiyen teoride merkezi bir kavramdır. Kişinin bilinçli bir şekilde kendi psişesinde doğuştan var olan, bireysel potansiyelleri anlamaya ve geliştirmeye çalıştığı süreci ifade eder. Arketipsel olasılıklar çok geniş olduğu için her bireyleşme süreci, doğal olarak mümkün olan şeylerin hepsini birden yerine getirmekte kaçınılmaz olarak başarısız olacaktır. Bu nedenle önemli olan başarının miktarı değil, kişiliğin benmerkezci ve narsisist eğilimlerini takip etmek veya kolektif kültürel rollerle özdeşleşmek yerine kendi derin potansiyeline sadık kalmasıdır.
Sayfa 35
Reklam
Fakat sonunda rüyaları Jungiyen olmayan bir perspektiften gönül rahatlığıyla ele alamaz hale geldim. Diğer tüm rüya teorileri Jungiyen görüşe ait özel vakalar gibi görünüyordu ama benim için Jung'un geniş vizyonunu mevcut başka herhangi bir teoriye sıkıştırmak mümkün değildi. Artık ikna olmuş bir Jungiyendim.
Sayfa 13
·
Puan vermedi
Jungiyen Rüya Analizinin Temelleri
Rüyalarla yakından ilgilendiğim ve bu konuda Jungiyen ekolden başka kaynak tanımadığım için bulduğum her şeyi çölde su bulmuş gibi okuyorum. Bu kitabın faydası rüya analizi ile ilgili bilgileri sistematik olarak derleyip toplamış olması. Dili pek çok çeviriye kıyasla akıcı; anladığım kadarıyla Jungiyen psikoloji çevirmenin ilgi alanına girdiği için dipnot ve ekler bölümünde önemli bir katkısı olmuş. Teorik açıdan el altında bulunması faydalı bir kitap, özellikle de rüya yorumlarken yapılmaması gerekenleri de hatırlattığı için. Jungiyen rüya analiziyle ilgili daha çok kitap çevrilmesini temenni ediyorum. Vaka örnekleriyle beslenmiş metinler harika olurdu.
Jungiyen Rüya Analizi
Jungiyen Rüya AnaliziJames Hall · Timaş Yayınları · 202310 okunma
360 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Öncelikle kitap alışagelmişsin birazcık dışında. Hikayeler sırasıyla yaşanmıyor. (Serim, düğüm ve çözüm bölümleri olarak) Aynı anda birkaç kitap okuyormuş hissi yaşatıyor. Zaten benim de ilgimi çeken bu olmuştu ve aynı zamanda okuman var sebep olan da. Bir solukta okuyabileceğiniz kitaplardan.
Bir Sonraki Hayatımız
Bir Sonraki HayatımızLauren James · Yabancı Yayınları · 2016491 okunma
'Boş yere ümitleniyoruz,'dedi Brenda. 'Ama sanırım hiç umudumuz olmamasından iyidir...'
Reklam
Bariz görsel işaretler yaratmak dik­katinizi arzulanan bir alışkanlığa çekebilir. 1990'ların başında Amsterdam'daki Schiphol Havaalanı'nın temizlik personeli her pisuvarın ortasına sineğe benzeyen küçük bir çıkartma koydu. Anlaşılan erkekler pisuvarın karşısına geçtiklerinde böcek sandık­ları şeylere nişan alıyorlardı. Çıkartmalar hedefi tutturmalarını iyileştirdi ve pisuvarların etrafına "sıçratmalar" önemli ölçüde azaldı. Daha ileri analizler de çıkartmaların tuvalet temizlik maliyetlerini yılda yüzde 8 oranında azalttığını gösterdi.
Sayfa 92 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Kötü alışkanlıkları tekrarlamak bu kadar kolayken, iyileri oluşturmak neden bu kadar zordur?
Sayfa 33 - Pegasus Yayınları
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.