Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

bana adınla seslen.

bana adınla seslen.
@julietromeo
Sıkı Okur
adın adım olsun.
istanbul
9 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski
8.3/10 · 127,8bin okunma
Reklam
iç ses hakkındaki düşüncemiz iki uç arasında gidip gelir: ya tam bir saçmalık olduğunu düşünürüz ya da Tanrı'nın sesi. ikisinin arasında bir şey olabileceği kimsenin aklına gelmez.
insanın kendi sesini duyması için deli olması gerekmez. aksine, en basit, en doğal şeydir bu. örneğin, insan kendine bir soru sorduğunda yanıtını ''o'' verebilir. o zaman tartışma tıpkı normal bir sohbette olduğu gibi devam eder. buna ''çağrışımı sürdürme'' ya da ''kendi kendine konuşma'' ya da konuşma partnerini ''içte olan bir tür öteki'' diye niteleyen eski simyacıların kastettiği anlamda ''meditasyon'' denebilir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
143 syf.
7/10 puan verdi
·
24 günde okudu
Dört Arketip
Dört ArketipCarl Gustav Jung
7.9/10 · 1.790 okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
Farabi - Var mısın ki Yok Olmaktan Korkuyorsun?
Farabi - Var mısın ki Yok Olmaktan Korkuyorsun?Mesud Topal
7.6/10 · 7,2bin okunma
Reklam
değişim kalıcı değildir, aksine: deneyimi sürekli kılmak ve ona inanabilmek için kitlenin verdiği sarhoşluğun tekrar tekrar yaşanması gerekir.
gölgesi tarafından ele geçirilen bir insan daima kendi ışığını keser ve kendi tuzağına düşer.
biraz abartmak pahasına da olsa, persona'nın, insanın gerçekte olduğu şey değil, başkalarının ve kendisinin olduğunu düşündüğü şey olduğu söylenebilir. (bu bağlamda schopenhauer'in yaşam bilgeliği üzerine aforizmalar adlı kitabını okumak çok yararlı olacaktır.) her halükarda, insan görüldüğü gibi olmaya teşnedir, çünkü genellikle persona nakit parayla ödüllendirilir.
öyle görünüyor ki, kendi varoluşunu boşu boşuna arayan ve bundan bir felsefe çıkaran insan, artık bir yabancı olmayacağı dünyaya giden yolu ancak simgesel gerçekliği yaşayarak yeniden bulabilir.
şimdi modern insan ruhsuzlaşmış bir dünyada köklerinden kopmuş bir yabancı.
Reklam
ilkel insanın zihni katı bir disiplini, yani bilgi eleştirisini henüz bilmez; ilkel insan için dünya, kendi fantezi ırmağındaki hayal meyal bir görüntüdür, özne ile nesne ayırt edilmeksizin iç içe geçmiştir. “hiçbir şey içerde değildir, hiçbir şey dışarıda; zira iç olan, dıştır.” goethe.
tanrı armağanı aklı, insanın en büyük hazinesini küçümsemek gibi bir niyetim yok. ama karanlığın olmadığı bir dünyada ışığın bir hükmü olmadığı gibi, tek başına akıl da anlamsızdır. annenin bilge öğüdünü ve doğanın her varlığa sınırlar koyan acımasız yasasını insan mutlaka dikkate almalı, dünyanın zıt güçler dengede tutulduğu için varolabildiğini asla unutmamalıdır.
déesse raison (tanrıça akıl) zaten bilineni aydınlatan ama özellikle de bilinmesi ve bilincinde olunması gerekenleri karanlıkta bırakan sahte bir ışık yayar. akıl bağımsızlaştıkça, gerçekliğin yerini doktrinleri koyan ve insanı, olduğu gibi değil, olmasını istediği gibi gören salt zihin haline gelir.
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.