Disiplin, çalışma, sadakat gibi güzel kelimeleri o kadar tatsız bir hale getirdiler ki birkaç güç için onları tamamen bırakmak daha iyidir.
Sevginden ortaya çıkıyorsa, yaratıcılığından ortaya çıkıyorsa, çalışmak güzeldir. O zaman işin ruhani bir niteliği vardır.
Disiplin öğreniminden, öğrenciliğinden, adanmandan, bağlılığından geliyorsa iyidir - o zaman senin için güzel bir alev gibi büyüyen, ışığıyla hayatını yönlendiren bir şeydir.
İtaat güvenden kaynaklanıyorsa, o zaman güzeldir - birisi daha güçlü olduğu ve sen dinlemezsen cezalandırılacağın için değil.
Bilgiden kaynaklanan sorular çöptür.
Sen Tanrı ve evren hakkında hiçbir şey bilmiyorsun; ruh, reenkarnasyon, gelecek hayatlar, geçmiş hayatlar hakkında hiçbir şey bilmiyorsun.
Bildiğin her şey kulaktan dolmadır. Insanlar etrafında gevezelik ediyorlar ye sen de sana önemli görünen her türden bilgiyi topluyorsun.
Neden önemli görünüyor? önemli
Martı Jonathan Livingston, Amerikalı yazar Richard Bach tarafından yazılmış, bir martının hayatını ve sürüyle birlikte olan yaşamını anlatan kısa romandır. Tabi ki bu esere bu gözle bakılmamalı... Kısa roman yerine uzun ve harika hikaye demeyi yeğlesem de benim en sevdiğim ve her zaman için en çok seveceğim kitaplardan biri olarak kalacak. Özgürlüğü bu kadar güzel imgeleyen bir kaç hikâye arasından biri... Şunu idda ediyorum ki bu kitabı okuyan herkes bir yerlerde kendi özgürlüğünü kısıtlayan şeyleri, kendine göre özgürlük tanımını ve nasıl özgür olması gerektiğinin yolunu görecek, kitabın imgelediği bir çok konuyuda yeniden tanımlayacak... Kitabı seviyorum ve herkesin hayatında mutlaka okuması gereken kitaplardan biri olduğunu söylüyorum...
Çözmediğiniz sorunlar gün gelir sizi çözer .
21
Hayatın özü, büyük sırrı olmazsa olmazı: Unutmak. Eğer
unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan.
unutmadan hayatını sürdüremez.
22