Bırak dünyanın parasını, pulunu, oyununu, eğlencesini bir İbrahim Ethem yangınıyla düşelim yollara!
Bırak arasın damda devesini arayanlar.
Biz bırakalım arkamızda Belh'i.
Bırak tacın, tahtın, sorgucun, altının, gümüşün peşine gitsin gidenler!
Sadağımızdaki son oku koyalım bir köşeye.
Biz heybemizde bir kuru ekmek, ahirette geçer akçe biriktirmek için düşelim yollara!
Gönül ehli birileri çıkar elbet karşımıza! Kahire'de, Şam'da, Bağdat'ta, Halep'te, Musul'da kitap kokan sokaklarda buluruz kendimizi şu misraları terennüm ederek:
"Baksana kim boynu bükük ağlayan?
Hakk-ı hayatın senin ey Müslüman!
Kurtar o biçareyi Allah için,
Artık ölüm uykularından uyan!"
Bırak dünyanın parasını, pulunu, oyununu, eğlencesini bir İbrahim Ethem yangınıyla düşelim yollara!
Bırak arasın damda devesini arayanlar. Biz bırakalım arkamızda Belh'i.
Bırak tacın, tahtın, sorgucun, altının, gümüşün peşine gitsin gidenler!
Sadağımızdaki son oku koyalım bir köşeye.
Biz heybemizde bir kuru ekmek, ahirette geçer akçe biriktirmek için düşelim yollara!
Gönül ehli birileri çıkar elbet karşımıza!
Kahire'de, Şam'da, Bağdat'ta, Halep'te, Musul'da kitap kokan sokaklarda buluruz kendimizi şu mısraları terennüm ederek:
"Baksana kim boynu bükük ağlayan?
Hakk-ı hayatın senin ey Müslüman!
Kurtar o biçareyi Allah için,
Artık ölüm uykularından uyan!"
Kahire Tıp Fakültesinin müessisi (kurucusu), direktörü ve Mehmet Ali Paşa'nın müşavirlerinden biri olan Clot Bey'in bu husustaki izahatı da mühimdir
"Suriye'nin Mehmet Ali'nin elindeki ülkelere ilhakı zaruri bir mesele idi. Nil kenarında teessüs edecek müstakil bir devlet büyük bir varlık teşkil edebilirdi. Fakat bu gayeye varmak için Suriye'nin Mısır'a ilavesi elzemdi. Memleketin umumi vaziyeti, kendisini harici bilhassa Süveyş üzerinden gelecek istilcilara karşı koruyacak bir vaziyette değildir.
Tarihte Fatimilerin ve Napolyon kumandasındaki Fransızların yapmış oldukları seferler istisna edilecek olursa, İranlıların, Yunanlıların, İslamlarin ve nihayet Türklerin yaptıkları muazzam istil(a)ciların daima şarktan, Suriye üzerinden, Mısır'a geldiklerini görmekteyiz. Bundan dolayı Mısır'ın müstakil olarak emniyet içinde yaşaması, ancak Suriye'yi hudut yapmakla mümkündür. Çünkü Mısır'ın tabii hudutları Süveyş'te değil, Toroslardadır."
İsmail’i destekledikleri için İsmailiye olarak bilinen ikinci grup, Emevi dönemindeki ilk Şiiliğin aşırılıkçı öğretilerini ve ayaklanmacı yöntemlerini miras alarak bunları değişen yeni durumlara uyarlamışlardı. 908 yılında kızı Fatıma’nın soyundan geldiği için Peygamber’in akrabası olduğu iddiasıyla birinci Fatımi halifesi olarak İsmaili Uneydullah’ı tahta çıkaracak kadar başarılı oldular. İlk üç Fatımi halifesi yalnızca Kuzey Afrika’da hüküm sürdü; ama dördüncü halife el-Muiz, 969 yılında Mısır’ı ele geçirerek Kahire şehrini yeni başkent olarak kurdu.
Böylece Ortadoğu’da ilk kez Abbasi yetkisini ismen bile tanımayan, üstelik kendi halifeliklerini ilan eden bağımsız ve güçlü bir hanedan başa geçti ve tüm İslam dünyasının liderliği konusunda Abbasiler’e meydan okudu. Bunlar Sünni halifeliğinin kuramsal temelini bile kabul etmiyorlardı.
Üniversitede kadınların varlığı,hala ilgi ve merak uyandıran bir tuhaflıktı , özellikle , sesleri zaman zaman arkadaşlarının kulağına gidecek kadar yükselse de birbirleriyle bakışıp fısıldaşan birinci sınıf öğrencileri arasında.
Örneğin, insanlar Kahire sokaklarında tadımlık bir devrim havası soluyup evlerine gidebilmekte, "devrimde görüşürüz" diyerek birbirlerinden ayrılabilmektedirler.